Kefeninin Markası Ne?

Ali Rıza BUL Meşhur fıkradır: Nasrettin Hoca bir ziyafete katılmış, kendisiyle pek ilgilenen olmamış. Bir zaman sonra, aynı adamın bir daveti daha olmuş. Hoca bu sefer kürkünü giyip gitmiş. Daha kapıdan girer girmez ayakta karşılanıp başköşeye buyur edilince, hoca kürkünün yenlerini çorbaya batırmaya başlamış. Bir yandan da: «Ye kürküm, ye!» diyormuş. Kılık-kıyafetin ya da günümüzdeki daha geniş, daha şümullü ifadesiyle […]

Continue reading »

Testi Kırılmadan Önce…

YAZAR : M. Ali EŞMELİ Meşhurdur: Nasrettin Hoca, suya gönderdiği çocuğun eline testiyi vermiş ve; “–Testiyi kırmadan getir.” diyerek bir de tokat patlatmış. Yanındakiler hocaya söylenmişler: “–Hocam, çocukcağız testiyi kırmadı ki, tokat atıyorsun! Bu yaptığın doğru bir iş değil!” Hoca istifini bozmadan cevap vermiş: “–Doğru söylüyorsunuz; ancak testiyi kırdıktan sonra tokat atmanın ne faydası olur?” Burada tokat, tasvip edilecek bir […]

Continue reading »

Dünya Nereye

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Bugün dünyada derece derece artan sıcaklıkla birlikte yeryüzünde hayatiyetin ömrü hakkındaki tahminler de derece derece kısalıyor. Bundan sonra neler yapılacağı bir başka konu. Fakat gelinen noktanın sebeplerine baktığımızda, dünyanın havasını bozan, suyunu kirleten, toprağını çölleştiren, ateşini yükselten hususların, tamamen batı medeniyetinin yan etkilerinden ibaret olduğunu görüyoruz. Bunlar: Şuursuzca tüketim, her ne pahasına olursa olsun kalkınma, fütursuz fen […]

Continue reading »

Deve mi Domuz mu? (Manzum Tarihi Tiyatro)

HARUN ÖĞMÜŞ (Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında İşbîliye’de (Sevilla) geçmektedir.) BİRİNCİ SAHNE Şahıslar: MÛTEMİD: Âlim ve sanatkârları seven şair ruhlu cömert bir emir. İşbîliye emiri İBN-İ AMMAR: Ebûbekir İbn-i Ammar. İyi bir diplomat, güçlü bir şair. Mûtemid’in başveziri. İBN-İ ZEYDUN: Ebûbekir İbn-i Zeydun. Mûtemid’in ikinci veziri. Meşhur Endülüs şairi Ebu’l-Velid […]

Continue reading »

Milli Birlik ve Din

EMİN IŞIK Din îmandan, îman candan, can vicdandan ayrı değil. Vatan tarihten, tarih sanattan, sanat dilden, dil milletten ayrı değil. Millet; dilin, dinin, sanatın, vatan ve iklimin, tarih ve kaderin hep birlikte yoğurup, meydana getirdiği kültürel varlığın adıdır. Aynı inanç ve değerlerin meydana getirdiği insan kitlesidir. Âdem topraktan yaratıldı. Onun soyundan geldik. Biz de topraktan yaratıldık. Hem bedenimizi teşkil eden […]

Continue reading »

Kamus ve Namus Meselesi

DURSUN GÜRLEK Gazetecisinden bakanına, din görevlisinden sokaktaki vatandaşına, milletvekilinden öğretmenine kadar geniş bir kesim -ne yazık ki- Türkçeyi güzel kullanamıyorlar. Konuşurken kulak zevkimizi dumûra uğratıyorlar. Sadece bununla kalmayıp cehaletlerini de açığa vuruyorlar. Meselâ kültür dünyamızla ilgili kelimeleri ve kavramları birbirine karıştırıyorlar. «Evkaf» kelimesini, «efkaf» diye telâffuz eden vakıf mensuplarına rastlıyoruz. Çemberlitaş’ta, tarihî eserlerden birinin duvarındaki ilânda «kültür» kelimesinin «kultür», «tezhip» […]

Continue reading »

Benim Bir Karıncaya Ulu Nazarım Vardır

Ayla AĞABEGÜM Küresel ısınma bütün dünyada ciddî iklim değişikliklerine sebep olmaya başladı. Türkiye, küresel ısınmadan en çok zarar görecek ülkeler arasında yer alıyor. 2007 yılı yazında yüzyılın en sıcak günleri yaşanacak. UV (ultraviyole/mor ötesi) ışınlarıyla ilgili uyarılar gündeme geliyor, cilt kanseri oranının artacağı düşünülüyor, susuz bir yaz bekleniyor.” haberlerini basından üzülerek takip ediyoruz. Doymayan insan nefsinin geldiği son nokta… Abdülhak […]

Continue reading »

Lâdinî (Profane) Şiir mi, Hüsniyat Şiiri mi?

Ahmet SEVGİ Bilindiği üzere Fuat KÖPRÜLÜ (1890-1966) bizde batılı anlamda Türk edebiyatı tarihçiliğinin kurucusudur. Geniş bilgisi ve yorulmak bilmez çalışkanlığı ile genç yaşta ilim çevrelerinin dikkatini çeken bu müstesna kabiliyet, özellikle Türk edebiyatı alanındaki eserleriyle adını ölümsüzleştirmiştir. Bugün Türk edebiyatı tarihi hakkında yazılıp söylenenlerin birçoğu -doğru veya yanlış- onun tespitleridir. Biz bu makalemizde ilk defa Fuat KÖPRÜLÜ tarafından kullanılan ve […]

Continue reading »

Fetih Projeleri İçinde…

SEYR M. ALİ EŞMELİ İstanbul fethi gibi büyük, muhteşem ve eşsiz bir tarihî gerçeğe sadece hamasî duygularla bakmak, yanlış olur. Çünkü bu bakış, dün ile iftihar etmekten öte geçmez. Bu da, o günkü muazzam başarının bugüne yansıması gereken derin ve güçlü açılımlarına kapı açmaz. Yani mesele, fetihteki farklı pencerelerden akseden ve yeni fetihlere/büyük açılımlara ışık tutacak gerçekleri görebilmek. O takdirde […]

Continue reading »

Ulubatlı Hasan

ÜMİT FEHMİ SORGUNLU Askerler o gün erkenden kalktı. Uykusuz geçen bir gecenin sabahında yüzler gergin, tedirgin ve heyecanlıydı. Dudaklarda hâlâ geceden kalma dua mırıltıları vardı. Bölük bölük, abdest tazelemek için ibriklere yürüdüler. İbrikçibaşının akıttığı incecik sulara birkaç el birden uzandı. Hasan’ın içi içine sığmıyordu. Bu kutlu yolda kendisinin de öncü seçileceğine inanıyordu. Önce Molla Gûrânî ve Akşemseddin gibi büyüklerin himmeti, […]

Continue reading »
1 47 48 49 50 51 58