YÂ RABBÎ! SÖYLE DE VERSİNLER…

Mehmet MENCET Bir iftar programında Vehbi VAKKASOĞLU Bey anlatmıştı: Bir imam, memleketinde yaptıracağı Kur’ân kursu için para topluyormuş. Ancak para isteme konusunda çekindiği için konuyu utana sıkıla açmış bulunduğu bir mecliste. Dinleyenler; “–Hocaefendi bugüne kadar neredeydin? Bütün camilerde hep para toplandı, artık bayrama da birkaç gün kaldı, bundan sonra bulamayız…” demişler. İmam da üzülmüş, çekilmiş kenara. Oradaki bir zât-ı şerif; […]

Continue reading »

NİÇİN YARATILDIK?

H. Kübra ERGİN hkubraergin571@gmail.com Allah Teâlâ bir âyet-i kerîmede buyuruyor ki: “Ben cinleri ve insanları, (başka bir maksatla değil) sırf Bana ibâdet etsinler diye yarattım.” (ez-Zâriyât, 56) Allâh’ın kitâbı Kur’ân-ı Kerîm’in beyanlarının bir üslûbu vardır; ifadeler kesinlik ve kuvvet bakımından lisan âlimlerinin uzun uzun îzahlar yapacağı şekilde te’kîd edilmiştir. İnsanoğlu elbette şu fânî ömrünü bir şeye inanıp bağlanarak geçirecek ve […]

Continue reading »

YALNIZ HAK RIZÂSI İÇİN…

Sami GÖKSÜN İnsanlığın buram buram hasretini çektiği, fakat nefsânî ihtiraslarından kurtulup bir türlü kabul edemediği gerçek nizam; İslâm’ın ana kaynağı, bütün cemiyetleri nûra, kurtuluşa, medeniyete, şahsiyet ve samimiyete kavuşturacak olan Allah kelâmı, Kur’ân-ı Kerim’dir. Kur’ân; bizleri samimiyetin ufuklarına taşır, şahsiyet ve karakterin zirvesine yerleştirir. Kur’ân’dan ışık almayan ruh ölüdür. Yine Kur’ân’dan aydınlanmayan toplum da ölüdür. Kur’ân’a îmânı canlı olmayan insan […]

Continue reading »

KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -38- HAZIRLIK ZAMANI

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi KULLUK AHDİ Cenâb-ı Hak, insanı kulluk için yarattı. Âdem Babamız’ın bütün zürriyetine, ruhlar âleminde; “–Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” diye sordu. Bütün insanlar olarak; “–Evet, buna şâhidiz.” cevabını verdik. (el-A‘râf, 172) Zira o âlemde her şey alenî ve perdesizdi. Ruhlar; Cenâb-ı Hakk’ın azamet, kudret ve sonsuz tecellîlerini temâşâ hâlindeydi. Sonra bu imtihan dünyasına geldik. Bu […]

Continue reading »

SOSYAL MEDYADA PROTESTOLAR

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Efdal olan ibâdet: Allâh için muhabbet; Allâh için husûmet… Bir müslümanın en fazîletli kulluk düsturunun «hubb-i fillâh ve buğz-ı fillâh» olduğunu bildiriyor, nazmen tercüme etmeye çalıştığımız hadîs-i şerif. (Ahmed, 5/247) Kötülüğe sırasıyla; eliyle, diliyle ve kalbiyle müdahale etmek gerektiğini bildiriyor bir başka mübârek nebevî tâlimat. •Bunun ferdî tarafı insanın îmânını test etmesi. Kalbinin, inancının tasvip etmediği […]

Continue reading »

Şer‘î Kaidelerle Tasavvuf -12- DERDE GÖRE REÇETE

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM (Şâzelî meşâyıhından Ahmed Zerrûk [v. 899/1494] Hazretleri’nin; tasavvufu, usûl ve fıkıh kaideleriyle anlattığı Kavâidü’t-Tasavvuf ve Şevâhidü’t-Taarruf adlı eserinin tercüme ve şerhine devam ediyoruz.) İFŞÂ ETMEMELİ Önceki kaidede, ehil olmayanları ele veren bazı hususiyetleri dile getirdikten sonra; müellifimiz, tasavvuf ilmini ehil olmayanlardan esirgeme davranışının sebeplerine temas etmekte. Madem tasavvufun bazı meseleleri, ehil olmayan kişileri hatalı bir şekilde […]

Continue reading »

BİZİM, FAKAT BİZİM DEĞİL!

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Öleceğiz… Her doğan gibi. Kefenleneceğiz… Her ölen gibi. Toprağın altına gireceğiz… Her kefenlenen gibi. Yalnız kalacağız… Her toprağın altına giren gibi. Hesap vereceğiz… Toprak altındaki yalnızlığımızla. Öyleyse bu dünyada sahip olduklarımıza, acaba çok mu mânâ yüklüyoruz? Hepsi geçici nihayetinde. Hiçbiri hesap verirken yanımızda olmayacak. Ama biz hepsinin hesabını vereceğiz. Paramızın, malımızın, mülkümüzün, evlâtlarımızın, hâl-hareketlerimizin ve bütün […]

Continue reading »

GIDÂ BOZUK, LOKMA HARAM OLUNCA!..

Osman TAŞ osmantas909@gmail.com   İbâdetten lezzet alamaz olduk, Gıdâ bozuk, lokma haram olunca!.. Bir türlü huşûu bulamaz olduk, Gıdâ bozuk, lokma haram olunca!.. Beden kafesinde esir bülbüller, Nefis dikenince sarıldı güller, İblis ordusunca tutuldu yollar; Gıdâ bozuk, lokma haram olunca!.. Hâfıza kayboldu, beyin kirada, Rûhumuz kan ağlar, yürek yarada, Her derdin çaresi, sandık parada; Gıdâ bozuk, lokma haram olunca!.. Fıtratı […]

Continue reading »

GELEN GÖÇER

ECRÎ (Huzeyfe YÜKSEL) Bu dünyâya elbet, gelen kul göçer. Göçen kul ya zengin ya yoksul göçer. Kazancın kalır burda, bâkî yere, İbâdet denen kârlı mahsul göçer. Riyâkâr ameller ulaşmaz göğe, Gönülden amellerse makbul göçer. Düşün! Onca ekranların yıldızı, Ölüm vakti bîkes ve meçhul göçer. Gör Ecrî! «Param, her şeyimdir.» diyen, Ölürken de saymakla meşgul göçer. vezni: feûlün / feûlün / […]

Continue reading »

Toprak Nimetine Şükür: ÖŞÜR

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM Cenâb-ı Allah, insanı Zâtına kulluk için yarattı. Kulluk yani ibâdetin çeşitleri var: Bedenî ibâdetler, mâlî ibâdetler, hem mâlî hem bedenî ibâdetler… Mâlî ibâdetler içinde, farz olan, İslâm’ın rükünlerinden, temel direklerinden biri de zekât. Zekâtın da çeşitleri var: Madenlerin zekâtı ayrı, besiciliği yapılan hayvanların zekâtı ayrı, toprak mahsullerinin zekâtı ayrı… Bu yazımızda toprak mahsullerinin zekâtından yani öşürden […]

Continue reading »
1 2 3 14