Kurtuba’nın Acısını İstanbul Unutturdu

DOÇ. DR. AHMET KAVAS Müslümanlar; dinlerini Arap Yarımadası’nın tamamında kısa zamanda yaydıktan sonra buranın dışındaki coğrafyalarda da yeni fetih hareketlerindeki başarılarıyla coşkunluklarının zirvesine çıktılar. Artık Akdeniz havzası, Kafkaslar, Orta Asya, Hint alt kıtası ve Afrika sahilleri toplumlarından milyonlarca insan İslâm ile müşerref olmuştu. Öyle ki Hazret-i Muhammed’e ilk vahyin gelişinin yüzüncü yılında Avrupa’nın en batısında yer alan Güney İspanya bile […]

Continue reading »

Fetih Projeleri İçinde…

SEYR M. ALİ EŞMELİ İstanbul fethi gibi büyük, muhteşem ve eşsiz bir tarihî gerçeğe sadece hamasî duygularla bakmak, yanlış olur. Çünkü bu bakış, dün ile iftihar etmekten öte geçmez. Bu da, o günkü muazzam başarının bugüne yansıması gereken derin ve güçlü açılımlarına kapı açmaz. Yani mesele, fetihteki farklı pencerelerden akseden ve yeni fetihlere/büyük açılımlara ışık tutacak gerçekleri görebilmek. O takdirde […]

Continue reading »

Ulubatlı Hasan

ÜMİT FEHMİ SORGUNLU Askerler o gün erkenden kalktı. Uykusuz geçen bir gecenin sabahında yüzler gergin, tedirgin ve heyecanlıydı. Dudaklarda hâlâ geceden kalma dua mırıltıları vardı. Bölük bölük, abdest tazelemek için ibriklere yürüdüler. İbrikçibaşının akıttığı incecik sulara birkaç el birden uzandı. Hasan’ın içi içine sığmıyordu. Bu kutlu yolda kendisinin de öncü seçileceğine inanıyordu. Önce Molla Gûrânî ve Akşemseddin gibi büyüklerin himmeti, […]

Continue reading »

Sazımız Terkimizde Özümüz Türkümüzde

SAADETTİN KAPLAN Sevdasını gönül sazının en ince «can teli»ne, azık ve umudunu yamalı çıkınına ve ölümü alnına dökülen perçemindeki «an teli»ne düğümleyerek yola çıkar Anadolu yiğidi… Gözyaşlarımız aksa da içimize, toprağa karışır terimiz; toprağı öykünür tenimiz. Diz vurur toprağa, şeydâ bülbül gibi figān ederiz. Apansız hazana erer taptaze gülşenimiz… Bu bizim eski huyumuz, kan basıncımız, kılcallarımızda bıngıldayan özsuyumuz… Hasret kanatlı […]

Continue reading »

Mevlana ve Nükte

PROF. DR. NİHAT ÖZTOPRAK Mevlânâ’ya göre şaka ve latîfe bir şey öğrenmek içindir. Bu yüzden onlar da ciddîye alınmalıdır. Görünüşlerine aldanmamalıdır. Ona göre önemli olan algılayıştır. Maskara kimse, ciddî şeyleri bile alaya alır, onun için herşey maskaralıktır. Akıllı insanlar böyle düşünmez, onlar için şaka ve nükte bile ciddîdir. “Benim beytim beyit değil bir ülkedir. Benim alayım (şaka) da alay değil […]

Continue reading »

Fetih ve İşgalin Farkı

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI Tarih öğretmeni Muhsin Bey, Osmanlı fetihlerini işgalden ayıran hususiyetleri sayıyordu. Fakat Zeki adındaki bir öğrenci anlattıklarına sık sık itiraz ederek sözünü kesiyordu: ¬“–Ama hocam, bu söyledikleriniz çok sübjektif şeyler. Fetih, işgal, istilâ… Neticede hepsi aynı şey. Belli bir ekonomik ve askerî güce sahip devlet veya milletin yeni topraklara açılması… Bu arada kendi ideolojisini de oraya taşıyor, tabiî […]

Continue reading »

TÜRKLERDE PEYGAMBER SEVGİSİ

PROF. DR. AHMET SEVGİ Türkler, İslâm dinini zorla değil; severek, isteyerek, gönül huzuruyla kabul etmişlerdir. Dolayısıyla bizde Allah ve Peygamber sevgisi her şeyin üstünde gelir. Edebî eserlerimiz bunun şahididir. Klâsik edebiyatımızı inceleyenler hemen her eserin başında «tevhid» ve «na’t»ın yer aldığını göreceklerdir. Biz bu yazımızda değişik eserlerden vereceğimiz örneklerle ecdadımızdaki Peygamber sevgisini -denizde damla misâli- dile getirmeye çalışacağız. İsterseniz, Yahya […]

Continue reading »

HALİMİZ O’NUN HALİNE BENZİYOR MU? 1 FARKLI BİR SÜKÛT…

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi Hazret-i Mevlânâ buyurur: “Kalbi Allah sevgisi ile dolu olan Hazret-i Osman, hutbe okunacak yere oturdu, ikindi vakti yaklaşıncaya kadar, dudaklarını kapadı, sustu.” “Halife’nin o uzun sükûtu sırasında kimsenin; «Haydi söyle!» demeye yahut mescitten dışarı çıkıp gitmeye gücü ve kuvveti yoktu.” “Halkın bedevîsine de, cahiline de, âlimine de bir heybet düşmüştü. Mescidin içi de, damı […]

Continue reading »

MUHYİDDÎN-İ ARABÎ’DEN VASİYETLER

DR. ÂDEM AKIN – MUHAMMED YETİM Muhyiddîn-i Arabî Hazretleri, öncelikle Kur’ân ve sünnetten süzdüğü bilgilerin, sonra da kendisinden önce yaşayan ulemâ ve evliyânın eserlerinin ve başta Fütûhât-ı Mekkiyye’si olmak üzere bütün kendi kitaplarının özünü 201 vasiyette toplamıştır. VASİYET 16 Sana tavsiyelerimden biri de şudur: Vitir namazını kılmadan uyuma. Çünkü insan uyuduğunda, Allah, onun rûhunu kabzeder. Nitekim kişi rüyasında kendini farklı […]

Continue reading »

Kendimizi Unutuyor muyuz?

DOÇ. DR. ÖMER ÇELİK Unutmak, önemli bir özelliğimiz. Bu sebeple insan ismini almışız. Babamız Hazret-i Âdem, Rabb’i ile yaptığı sözleşmeyi unutunca başına neler geldi? Şeytana kandı ve içinde bulunduğu cennet nimetlerinden mahrum kaldı. Dünya çilehanesinde hasret ateşiyle yanıp kavruldu. Bazen unuttuğumuz küçük şeyler, bize pahalıya mal olabilir. Yapacağımız bir alış-verişte yanımıza para almayı unutsak, çarşıdan eli boş döneriz. Sevdiğimize bir […]

Continue reading »
1 954 955 956 957 958 1.015