FIKRA ve NÜKTE

MÂNÂSIZ BİR ŞEY YAZMAK İSTEMİŞSİNİZ Victor HUGO’ya gençten bir adam, birçok şiirlerini okuduktan sonra: “–Üstat, şiirlerimi nasıl buldunuz?” diye sorar. Hugo bu yeniyetme şaire: “–Vezinsiz, kâfiyesiz ve mânâsız bir şey yazmak istemişsiniz. Hem de muvaffak olmuşsunuz, bravo!” der   YÜZÜ GÜLMEZ… Neyzen Tevfik bir gün, sert, kavgacı, geçimsiz bir adam olan komşusu Tahsin Bey’le karsılaşır. Tahsin Bey: “–Bugün hanımı dişçiye […]

Continue reading »

YENİ ÇIKTI

M. Ali EŞMELI   -Ziya Paşa’ya nazîre- Dün yoktu beyim, bunca musîbet yeni çıktı, Dermânı boğup mikroba rağbet yeni çıktı… Yaz kış sararıp solması çok eski cihânın, Lâkin ne rezâletlere dâvet yeni çıktı… Devranda büyükler bilinir kavgada meşhur Zinhar, küçücük yaşta cinâyet yeni çıktı! San’at gibi kim taktı o mâsûm ele pençe? On parmağının on katı şiddet yeni çıktı! Can […]

Continue reading »

Âh Oğul!

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI   Son aylarda eğitim yuvalarında sıklıkla karşılaşmaya başladığımız, yüreğimizi dağlayan cinayet hâdiseleri üzerine. Küçücük kalbini nefretle mi doldurdun oğul? Şu bahar vakti yazık, sen gülü soldurdun oğul! Ne fenâ işlere girdin ki fenâlaştı baban, Annenin hâline bak, saç başı yoldurdun oğul! Katılaşmış şu bakışlar, hani mâsum o gülüş? Neyi ispât edecektin, neyi oldurdun oğul? Nereden, rûha bulaşmış […]

Continue reading »

İSTANBUL ÇİÇEK AÇTI

Yusuf DURSUN   İstanbul ah İstanbul, «Her şeyinle güzelsin.» Yüzünde gül açınca, Dünyalara bedelsin. Uçuşun kelebekler, Elvan çiçek burada. Karanfil el sallıyor, Ihlamurlar sırada. Şair Nedim’le ruhum, Hâl diliyle bakıştı. İkinci Lâle Devri, İstanbul’a yakıştı. Yeşil çimene sermiş, Papatya döşeğini. Mor bakışlı menekşe, Bekliyor âşığını. Yedi tepe üstünde, Şahlanır hayal atı. Yelesinin içine, Saklanmış kasımpatı. Gonca gül ki ezelden, Çiçeklerin […]

Continue reading »

GÜL ŞEHRİ’NİN KIZINA

Şükran IŞIK   Bizden selâm götürün Gül Şehri’nin kızına, Rûhunuzu süsleyin Medîne yıldızına! Mecnun kapının tozu, ey Medîne leylâsı, Bizim de boynumuzda o sevginin halkası. Tatlı dilinle doldun gönlümün peteğine, İstanbul’un bahârı dökülsün eteğine! Rüzgârın ipek eli, yokla onu seherde, Okuduğu duâyı bize ilet ezberde… Şükran’la ışık oldum yüzüne bakmak için, Dağlardan Gül Şehri’ne eriyip akmak için… Neşe saçar, nur […]

Continue reading »

ŞAİR

Recep YILDIZ   Yıldızlar ağlıyor; gece bîçâre bir yürek, Allâh’a doğru göğsünü açmış da ürperir. Aşkın kanatlarıyla salınmak hayâli, tek… Leylâsı çölde, kendi şiirlerde can verir. Şâir, nasıl yürekleri fethetti aşk ile? Sarmaş-dolaş olunca bir âfetle, can gider. Bezminde ağlayan bir avuç gül verir çöle, Kalkar, şiir şiir yine cânânı meşkeder… Leylâ’nın ufka doğru alevlendi bûsesi; Şâir sükût içinde göğüsler […]

Continue reading »

YASLI ASYA

Olcay YAZICI Istırap kasîdesi, çölde susuz nilüfer İlenmez kaderine gazâ yolunda nefer Mirastır gözyaşları, Âdem ile Havvâ’dan Hisse almış kıssadan, Tûr dağında Mûsâ’dan Müjdeleyen esenlik: efsunlu ateş-gülü Direndirir, diriltir; Ibrâhim tevekkülü Eyüp’ün sabrı vardır, Yûsuf’un imtihânı Mazlumların feryâdı, kuşatır tüm cihânı Leylâ mecaz bir sevdâ, Mecnûn ilâhî âşık Aydınlatır zindanı Şark’tan yükselen ışık Belirir büyük günde, kim kudretli, kim garip? […]

Continue reading »

RUBÂÎLER

Mehmet Turan YARAR   Zâlim felek inlet beni sen, kır bakalım Çıldırmadı hâlâ diye çıldır bakalım Er geç giderim, zerrelerim toprak olur Çok kalmadı, gel toprağı yıldır bakalım. *** Şâir, gülüşün hoş, duruşun pek de yaman Mor dağlara hor bakmada burnun kocaman Her söylediğinden pire kalmaz geriye Sen kendini devlerle kıyâs etme aman!..

Continue reading »

BİRLİK TÜRKÜSÜ

Nafiz NAYIR   Uzaktaki kardeşim, yol beklermiş kaç demdir; İkimiz bir dünyanın ufukları gibiyiz. Babası amcam olur, dedeleri dedemdir; Biz onunla bir evin çocukları gibiyiz. Sevgimi azık etsem, hasretimi de kanat, Bir gün gitsem diyorum, beklendiğim diyara. Gece türkü tuttursam esen rüzgâra inat, Azerî balaları dalmışken uykulara… İçimdeki mukaddes meş’aleyi yakarak, Adım adım dolaşsam, bütün Kazak elini. Bir sevimli ihtiyar […]

Continue reading »

İÇE SİNMİŞ SÛRETLER

Mahmut TOPBAŞLI   Yüreğimde ikindiler birikir, Güneşin bürdesi düşer alnıma. Akıp gider ellerimden nice kir, Bir bahar müjdesi koşar yanıma… İçe sinmiş sûretleri anarak, Soylu bir türküyü taşır nefesim. Mermere damlayan suyla yanarak, Leylâsız çöllerde üşür nefesim… Berceste sözlerde ezelî hikmet, Yıldızlara su tadında özlemdir. Zamanı ıslatan bu yağmur elbet, Ruhumu yoğuran kutsî çilemdir… Bükük boyunlarda derviş edâsı, Hüznün hazinesi […]

Continue reading »
1 953 954 955 956 957 958