MANTAR ÜZERİNE BİR TEFEKKÜR

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Geçenlerde karşılaştığım bir soru: “İtikadının/inancının bozuk olduğunu bildiğimiz yazarların kitaplarını okuyabilir miyiz?” Soruyu çoğaltmak mümkün: “Batının tekniğini alıp ahlâkını almamak mümkün mü?” “Menfî inanç ve fikriyata sahip öğreticilerin bulunduğu okullara gitmeli mi? Gitmezsek o bilim dallarından uzak kalmış olmaz mıyız?” “Neden bizim güçlü bir sinemamız yok?” “Mektep-medrese ayırımı nereden çıktı?” Ben o ilk soruya […]

Continue reading »

İslâm Medeniyetinde İLİMLERİN TEŞEKKÜLÜNÜN BAŞ ÂMİLİ: KUR’ÂN

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İslâm medeniyetinin temelinde Kur’ân yer almaktadır. Bu sebeple müslümanların yaptığı ilmî çalışmalarda temel sâik Kur’ân olmuştur. Hazret-i Osman’ın istinsah ettirdiği mushafların imlâsı demek olan; «İlmü Resmi’l-Mushaf», Hazret-i Osman devrinde Kur’ân’ın çoğaltılıp belli başlı merkezlere gönderilmesi neticesinde ortaya çıkmıştır. Bu ilim farz-ı kifâyedir. Hattâ bir kısım âlime göre mevzubahis imlânın bugün dahî mushaflarda […]

Continue reading »

Bilim, İhtiyaç, Madde ve Mânâ Harmanında; HAMLE SIRASI BİZDE…

YAZAR : H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com İslam medeniyetinin Moğol İstîlâsı’ndan sonra maruz kaldığı büyük yıkım ve ondan sonraki dönemde pozitif bilimler sahasındaki üstünlüğün batıya geçişi, müslüman mütefekkirleri uzun zamandan beri meşgul eden bir meseledir. Neden İslâm medeniyeti bugün batının geliştirdiği maddî üstünlüğü elde edememiş, kendi attığı temellerin üstüne ilmî bir medeniyet inşa edememiştir? İşin doğrusu bugünkü pozitif bilim dallarının temeline […]

Continue reading »

MELEKLER ÜŞÜMESİN

YAZAR : Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Son yıllarda; “Ben inancımı çok şükür yaşıyorum ve yaşatıyorum.” diyen yazarların, konuşmacıların üzerinde durdukları konulardan biri de geçmiş yıllarla mukayeseler yapıp, geçmişte çekilenleri anlatmak oluyor. Ben de aynı yılları yaşadım. Önemli olan; yaşanan acıların dile getirilmesinden çok, o devirde yaşayanların; «İmbikten süzülen İslâmî zarâfet»in bugün yaşanıp yaşanmadığının dile gelmesidir. Bu konuda susmak, yaşadığımız yanlışları dile […]

Continue reading »

ÖMÜR TAKVİMİNDE KAÇ YAPRAK KALDI?!.

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Her gün fânî kazançlar uğruna; elindeki takvime saat saat, bazen her dakika bakan insanoğlu, yazık ki ömür takviminin yapraklarına neredeyse hiç bakmıyor. Baksa her şey değişecek. Baksa ve görse, neler neler fark edecek… Cennete koşacak, cehennemden kaçacak. O takvimi okuyabilse; Cehâletler, yerini gerçek ilme bırakacak. Ahlâk yeşerecek. Merhamet ve şefkat coşacak. Garipler, kimsesizler […]

Continue reading »

ÖLME! NE OLUR…

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com –Ömer! Kaç şarjörün kaldı? –Dört tane tam dolu, namludaki de yarım. Senin? –Aynı sayılır… Bak şimdi; kesinlikle konumunu muhafaza et! Tahminim burayı gözetliyorlar. Bir hayli beklediler çünkü… Miğferimi süngüye takıp, kaldıracağım! Eğer saldırı olursa ve ne taraftan yapıldığını fark edebilirsen işaret ver, hemen durayım! Bizi öldü sansınlar! Yoksa dünyanın şarjörünü boşaltırlar buraya… –Tamam, Salih! Ben […]

Continue reading »

KIYÂMETİ KOP(AR)AN ŞAİRLERİMİZ

YAZAR : İlyas KAYAOKAY okaykaya_1991@mynet.com Bir nâle eyledim ki kopardım kıyâmeti! (Osman Nevres) Kıyâmet, lügat mânâsı ile; “Âlemin sona ermesi ve yeniden dirilmek…” demektir. Kıyâmet, İslâm’ın temel îman esaslarından biridir. Kıyâmet ile ilgili pek çok şey söylenip yazılmıştır. Hiç şüphesiz doğrusunu yüce Allah’tan başkası bilemez. Kıyâmet senaristlerinin başını hiç şüphesiz Mayalılar çekmektedir. Maya Takvimi’ne göre 21 Aralık 2012 sözde kıyâmet […]

Continue reading »

Ortaklıkta İstikrar İçin ÇALIŞMALI, ÖĞRENMELİ, KAZANMALI, PAYLAŞMALI…

YAZAR : Ahmet ZİYLAN İstanbul’a geldiğimizde hedefimiz büyüktü. Fakat bu büyük hedefi gerçekleştirecek sermayemiz yeterli değildi. Bankayı, krediyi de bilmezdik. Fâizden kaçınıyoruz. Fakat bir şeyimiz vardı: İtibarımız, nâmımız… Gaziantep’teki ticaretimiz, bizi tanıyan herkeste; dürüstlüğümüzü, itibarımızı perçinlemişti. Bu sebeple sermaye bulabilirdik… Finans ihtiyacımızı gidermek için herkesten para istedik, kiminden 1.000, kiminden 3.000, kiminden 500 TL… Tam 36 ortağımız oldu. İçlerinde; kapı […]

Continue reading »

GEÇİMSİZ OLAN BİZ MİYİZ, İLİŞKİMİZ Mİ?

YAZAR : Aynur TUTKUN aytutkun@gmail.com Halk arasındaki; “Beş parmağın beşi de bir mi?” sözü, insanlar arasındaki kişilik farklılıklarını kabullenmede gayet soğukkanlı bir yaklaşımı telkin etse de; ilişkilerde yaşanan anlaşmazlıklarda bu soğukkanlılığı hepimiz her zaman muhafaza edemeyebiliriz. Geçimsiz, kişiliksiz, kötü, fena, huysuz, gıcık… gibi nitelemeleri, problem yaşadığımız karşımızdaki insana yapıştırıveririz. Oysaki geçimsiz, kötü, gıcık… insandan ziyade; problem yaşanan bir meseleden, geçimsizlik […]

Continue reading »

ONA; «SULTÂNU’L-ULEM» DEYİNİZ!

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@hotmail.com Muhammed Hüseyin Hâtibî Bahâeddin Veled, 1125 yılında Belh’te dünyaya geldi. İlk tahsilini babasından gördükten sonra, dedesi Ahmed Hâtibî ve Necmeddîn-i Kübrâ’dan ders aldı. Dînî ilimler, hikmet ve tasavvuf alanında önemli bir seviyeye ulaşıp bu ilimler ışığında vaizlik ve müderrislik yaptı. Hicrî 610 yılında hacca gitmek niyetiyle ailesini de yanına alarak Belh’ten ayrıldığında oğlu Celâleddin […]

Continue reading »
1 639 640 641 642 643 1.015