İKİ REKÂT NAMAZ KILACAKSIN!

Handenur YÜKSEL Mısır’ın yetiştirdiği büyük âlimlerden biri olan Muhammed Şâzelî; Hazret-i Ebûbekir Sıddîk soyundan olup, doğum tarihi bilinmemektedir. Küçük yaşta öksüz kalan Şâzelî, XV. yüzyıl ortalarında yaşamıştır. Mısırlı meşhur hadis âlimi İbn-i Hacer el-Askalânî’nin medrese arkadaşıydı. Muhammed Şâzelî; ilim, amel, hâl, zühd ve Allah Teâlâ’ya muhabbette pek ileriydi. Memleketin her yanından ziyaretine gelenler, çözemedikleri meseleleri ona sorar ve yanından memnun […]

Continue reading »

Vefatının 523. Yıl Dönümü Münasebetiyle MOLLA GÛRÂNÎ

Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com FETİH SABAHI YALIN KILIÇ ATEŞ HATTINA KOŞAN ÂLİM Osmanlı Devleti’nin kuruluş senelerinde askerî ve idarî faaliyetlere paralel olarak ilmî faaliyetlere de önem verilmiş, ikinci Osmanlı hükümdarı Orhan Bey, fethinden bir yıl sonra İznik’te ilk medreseyi açmıştı. Bursa’nın fethiyle birlikte Kaplıca ve Yıldırım medreseleri kurulmuş, Rumeli’ye geçilip Edirne’nin başkent olmasıyla bu çalışmalar Edirne üzerinde yoğunlaşmıştı. Osmanlı hükümdarlarının birçoğu […]

Continue reading »

OSMANLILARIN DOĞUYA YÖNELMESİ – YAVUZ DÖNEMİ (1512-1520)

Ahmet MERAL ahmetmeral61@gmail.com Milletimde ihtilâf u tefrika endîşesi, Gûşe-i kabrimde hattâ bîkarâr eyler beni; İttihâd oldu hücûm-ı hasmı def’a çâremiz, İttihâd etmezse millet, dâğdâr eyler beni… (Yavuz Sultan Selim) Yavuz Sultan Selim’in Osmanlı Devleti’nin yönetimini üstlendiği yıllarda İslâm dünyası Osmanlı, Safevî ve Memlûklulardan oluşan üç büyük hanedanlık tarafından yönetilmekteydi. Bu büyük devletlerin dışında, Mâverâünnehir bölgesinde hüküm süren ve Safevîlerle rekabet […]

Continue reading »

KİMİN KOYDUĞU YASAKLARI ÇİĞNİYORSUN?

Handenur YÜKSEL Tasavvuf ve kelâm sahasındaki eserleriyle tanınan ünlü mutasavvıf Abdullah Ensârî, 1006’da Herat’ta doğdu. Soyu, sahâbeden Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin oğlu Mett’e kadar ulaşır. Herevî lâkabıyla tanınan Abdullah Ensârî, on dört yaşına geldiğinde vaaz verecek seviyede bilgi sahibiydi. Okumaya düşkünlüğünü anlatırken; gece-gündüz ders çalıştığını, yemek yemeğe bile vakit bulamadığını, kendisini annesinin yedirip içirdiğini söyler. 70 bin beyit Arapça şiir ezberlediği […]

Continue reading »

II. BÂYEZİD DÖNEMİ -3- (1481-1512)

Ahmet MERAL ahmetmeral61@gmail.com OSMANLI DEVLETİ’NİN DENİZLERDE GÜÇLENMESİ Osmanlı Devleti’nin gerek yakın doğu ve Doğu Akdeniz’deki yükselişi, gerekse denizcilik alanında büyük gelişme göstermesi II. Bâyezid dönemine rast gelmektedir. II. Bâyezid, açık denizlere hâkim bir deniz gücüne sahip olunmadığı sürece Venediklilerle baş edilemeyeceğini, dolayısıyla devletin geleceği için Doğu Akdeniz’de deniz hâkimiyetinin kurulmasının çok önemli olduğunu anlamıştı. Bu amaçla Osmanlı donanmasını yeni bir […]

Continue reading »

ÂFİYET, CENNETE GİRMEKTİR!

Handenur YÜKSEL İlk dönem Horasan sûfîlerinden olan Hâtim-i Esam, Belh’te doğdu. Esamm (sağır) lâkabını, kendisine soru sorarken elinde olmayarak çirkin bir ses çıkaran bir kadıncağızı, bu mahcubiyetinden kurtarmak amacıyla; “Duymuyorum, sesini yükselt!” diyerek, sağır taklidi yaptığı için aldığı rivâyet edilir. Hayatını Horasan bölgesinde geçiren Hâtim, şeyhi Şakîk-i Belhî’den tasavvuf terbiyesi almıştı. Tasavvuf kaynaklarında hadis ilmiyle de ilgilendiği, bazı tâbiîlerden hadis […]

Continue reading »

Akdeniz’de Osmanlı Hâkimiyetini Perçinleyen Zafer CERBE DENİZ SAVAŞI

Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com Osmanlı Devleti’nin Cerbe Adası1 ile ilk münasebetleri XV. yüzyıl sonlarındadır. O yıllarda Cerbe hâkimi olan Ebû Zekeriya Yahya, tâbî olduğu Tunus Sultanlığına karşı isyan ederek idareyi eline geçirmiş, devrin Osmanlı padişahı II. Bâyezîd’e gönderdiği mektupta, Trablusgarb’ı zapteden düşmanın Cerbe’ye saldırdığını, fakat alamadığı belirterek; “Siz bizim halîfemizsiniz, destek bekliyoruz. Kullarınızı ihmal etmeyiniz.” demişti. Trablusgarb’ın geri alınması için yardım […]

Continue reading »

II. BÂYEZİD DÖNEMİ -2- (1481-1512)

Ahmet MERAL ahmetmeral61@gmail.com CEM SULTAN’IN ESÂRET YILLARI Kasım Bey, Rodos hükümdarı tarafından Cem’e bir davet mektubu ve ahitname verilmesini sağlamış ve Cem Sultan’ın tereddütleri ancak verilen bu güvencelerle ortadan kaldırılabilmişti. Gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra Cem Sultan, maiyetinde bulunan otuz yedi kişiyle Rodos’a vardı ve ihtişamlı bir törenle karşılanarak bir saraya yerleştirildi. Rodos beyi D’Aubusson ve Rodos şövalyeleri Fatih’in küçük oğlunun […]

Continue reading »

DÎNİMİ KURTARMAK İSTİYORUM!

Handenur YÜKSEL Evliyânın büyüklerinden Ab-dülkādir Geylânî -rahmetullâhi aleyh-, 1078’de İran’ın Gilân (Geylân) şehrinde doğdu. Künyesi Ebû Muhammed’dir. «Gavsu’l-Âzam», «Sultânu’l-Evliyâ» gibi lakaplarla da anılır. Babası Ebû Sâlih; Hazret-i Hasan’ın soyundandır, annesi Fâtıma da seyyidedir. Bunun için Abdülkādir Geylânî; hem seyyid, hem de şeriftir. Küçük yaşta babasını kaybeden Geylânî, on sekiz yaşına gelince annesinden izin alıp ilim tahsili için Bağdat’a gitmiş; orada […]

Continue reading »

II. BÂYEZİD DÖNEMİ (1481-1512)

Ahmet MERAL ahmetmeral61@gmail.com Fatih Sultan Mehmed’in; çıktığı son seferinde Maltepe’de hastalanarak vefatı, devletin belli bir süre sarsıntı içerisine girmesine ve İstanbul’da karışıklıkların çıkmasına yol açtı. Fatih’in iki oğlundan büyüğü ve Amasya Sancakbeyi II. Bâyezid, babasının vefatından sonra kendisine ulaşan çağrı üzerine maiyetindeki 4.000 askerle 9 günlük bir yolculuğun ardından İstanbul’a ulaşarak tahta çıktı. Ancak Fatih’in Konya’da sancakbeyi olan diğer oğlu […]

Continue reading »
1 27 28 29 30 31 52