Cemiyete El Uzatan İslâm’da SOSYAL SORUMLULUKLARIMIZ

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İslâm, içtimâî yönü oldukça güçlü olan bir dindir. Zekât, hac, emr bi’l-mârûf ve nehy ani’l-münker gibi prensipleri toplumla yakından alâkalıdır. Özünde Allâh’a bir yakarış ve duâ olan namaz da aslında böyledir. Cuma ve bayram namazları gibi yalnızca cemaatle edâ edilebilen namazlar, namazın içtimâî yönünü gösteren en açık delildir. Cemaatle edâ edilmesi münferit edâ edilmesine […]

Continue reading »

SU VE MEDENİYET

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Bütün canlılar sudan yaratılmış ve hayatlarını su ile idâme ettiriyorlar. İnsanlar; tarih boyunca hep su etrafında yerleşmiş, medeniyetler hep su havzalarında gelişmiş. Sümer, Akad, Âsur ve Bâbil gibi eski Mezopotamya medeniyetleri Fırat ve Dicle nehirleri arasında, eski Mısır medeniyeti Nil’in kenarında kurulmuş. Hintliler için Ganj Nehri çok önemli bir yer tutmuş ve hâlâ tutmakta… […]

Continue reading »

AŞK VE ESTETİK ZEVK

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Zamanımızda birçok kavram gibi aşk kavramı da aşındı. Bu, hem işitilen kıssalardan belli, hem de aşkı dile getirdiği söylenen sözlerden… Dün aşkın ve âşık olmanın bir âdâbı-erkânı vardı. Dünkü âşıklar, bin canları olsa her birini sevgiliye fedâ etmeye hazırdılar: Bin cân olaydı kâşki ben dil-hastede Tâ her biriyle bir kez olaydım fedâ sana (Fuzûlî) […]

Continue reading »

ÖMÜR VE YAŞAMAK

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Ömür ve yaşamak aynı şey zannedilir. Bu sebeple bu ikisi arasında bir doğru orantı kurularak herkesin ömrü kadar yaşadığı düşünülür. Hâlbuki bana göre bu iki kavram arasında çok temel bir farklılık vardır. Ömür, Allâh’ın dünyada canlı olarak kalacağımızı takdir ettiği süredir. Herkes bu süreyi dünyada canlı olarak tamamlar. Yaşamak ise bu müddet içerisinde zevk […]

Continue reading »

KUR’ÂN MÛCİZESİ

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com On dört asır evvel kimsenin dikkatini çekmeyeceği, tarihin kayıtta olmayacağı Hicaz’da Mekke adındaki bir kasaba… «Kimsenin dikkatini çekmeyeceği, tarihin kayıtta olmayacağı» diyoruz. Çünkü tarih boyunca dikkatler hep saltanat ve debdebenin olduğu ışıltılı yerlere yönelmiş, tarihçiler hep oralarda kayıt tutmuştur. Siz; tarihçilerin, herhangi bir zaman diliminde kendi hâlinde yaşayan sıradan insanları yazdıklarını gördünüz mü hiç? […]

Continue reading »

TOPLU VURDUKÇA YÜREKLER…

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Birlik ve beraberlik kelimeleri hep siyasî mânâda anlaşılır. Bu da -bir bakıma- tabiîdir. Ancak birlik ve bütünlüğün siyasette olduğundan daha fazla önem arz ettiği bir alan daha vardır. O da benlik ve şuur alanıdır. Çünkü siyasetin alanı cemiyettir. Cemiyet ise fertlerden oluşur. Ancak fertleri benlik ve şuur bütünlüğüne sahip bir cemiyette siyasî birlik ve […]

Continue reading »

Dînimizde ve Kültürümüzde KIYÂMET

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Arapça asıllı bir kelime olan «kıyâmet», lügatte «kalkış» anlamına gelir. Dînî bir kavram olarak ise kuruluşundan beri bir saat gibi muntazaman çalışmakta olan kâinattaki nizâmın bozulup Allâh’ın diledikleri dışında bütün canlıların ölmesini ve tayin edilen vakitte yeniden diriltilerek bambaşka bir hayata başlamalarını ifade eder. Kâinat nizâmının bozulması kıyâmetin birinci safhasını, insanların diriltilip hesaba çekilerek […]

Continue reading »

Hastalığın Sevimli Yüzü ŞİİRİMİZDEKİ HASTALIK

Gülşen-i Efkâr Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Sıhhat, -Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in buyurduğu gibi- sahip olduğumuz zamanlarda kıymetini bilmediğimiz büyük bir nimettir. Maalesef çoğu zaman onun değerini bir yerimiz ağrıyıp sızladığı zaman anlarız. Anlamamak mümkün mü? En küçük bir baş ağrısı dahî neşemizi kaçırıp bizi muattal hâle getirir ve yapmamız gereken işlerin yüzüstü kalmasına sebep olur. Kısa […]

Continue reading »

Şiirimizdeki Büyük Kâinat TASAVVUF -2-

Gülşen-i Efkâr Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Tasavvuf, İslâm kültür ve medeniyetinin birçok sahasında derin izleri olan bir düşünce ve yaşayış tarzıdır. Tarih boyunca bu düşünce ve yaşayış tarzına itiraz edenler olmuştur. Bunlar bugün de vardır, muhtemelen yarın da olacaktır. Ancak onun, müslümanların kültür ve hayatının en ince teferruatına kadar nüfuz ettiği inkâr edilemez bir hakikattir. Bilgi kaynağı olarak […]

Continue reading »

Ebediyet İştiyâkımızın Tezâhürü ÇOCUKLARIMIZ

Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com İnsan, fânî beden elbisesi içinde ebediyet iştiyâkı duyan bir ruh taşımaktadır. Bu sebeple kendisine verilen mahdut ömür içerisinde adını bâkî kılmak için aşkla, şevkle çabalar. Ebediyet iştiyâkı, insanın dünyada ürettiği her şeye az veya çok tesir eder. İlim adamlarının ve sanatkârların ortaya koydukları eserlerde, ticaret erbabının kazançlarında bu duygunun payı vardır. Bazıları yaptıkları işlerle sadece […]

Continue reading »
1 2 3 4 5 6