Kâinat Dengesi İçinde İNSANIN YERİ

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Allah Teâlâ, bir âyet-i kerîmede ölçüyü koyduğunu belirttikten hemen sonra ölçü ve tartıda adaleti gözetmeyi emrediyor.1 Allâh’ın ölçüyü koymasını, yalnızca «alışverişte terazinin kullanılmasını insanlara ilham ve emretmesi» şeklinde yorumlamak oldukça eksik bir anlam olur. Burada ölçü ile daha çok Allâh’ın kâinatta kurduğu mükemmel nizam ve mevcudâtın birbiriyle bir saat gibi âhenk içinde çalışması kastedilmektedir. Çünkü bu […]

Continue reading »

Vefatının 72. Yılında Millî Şairimiz MEHMED ÂKİF

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Mehmed Âkif ismi benim zihnimde bir şairden önce mükemmel bir insanı tedâî ettirir. Yok hayır, bu cümlemle İstiklâl Marşı şairimizin şairliğini -hâşâ- hafife alıyor değilim! Bununla nazmı bir araç olarak kullandığını, şiiriyyeti geri plâna attığını da îmâ etmiyorum. Bilâkis o, kelimenin tam mânâsıyla hakikî bir şairdi. İsteseydi şairane bir coşkunlukla sorular sorup felsefî meseleleri şiire terceme […]

Continue reading »

Şiirimizdeki Büyük Kâinat: TASAVVUF

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com İlim, fikir ve sanat insan zihninin mahsulüdür. Dolayısıyla insandan ve onun dünyasından ayrı mütalâa edilemez. İnsanın zihin ve gönül dünyası ne kadar âhenkli ise verdiği mahsuller de o kadar âhenk içinde olur. Zihin ve gönlü karmaşa içinde olanların iç yüzleri ürettiklerine de akseder. İnsanın zihnen ve rûhen âhenk içinde olması, içinde yaşadığı dünyaya bağlıdır. Değerlerini farklı […]

Continue reading »

Bayram Var… BAYRAM VAR…

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Bayram kelimesinin, Farsça «bezm» ve «râm» kelimelerinin birleşiminden meydana gelmiş olabileceği dile getirilir. Bilindiği üzere «bezm», «yiyip içme, sohbet ve eğlenme meclisi»; «râm» ise «hoş ve mesut» gibi anlamlara gelmektedir. Bu etimolojik tahlilin doğruluğu kat’î olarak teyit edilemese de, bayramların sevinç, neşe ve saadet zamanları olduğunu göstermesi bakımından dikkate değer.* Dinimiz bayramların bu yönünü nazar-ı itibara […]

Continue reading »

Âşinâya Âşinâ… BÎGÂNEYE BÎGÂNE…

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Dil-besteyiz ahbâbe, esîriz yâre, Onlardır açan gönülde bin bir yâre… Bîgânelerin kahrını görmüş değiliz; Ta’n ettiğimiz nâfiledir ağyâre… Sevdiklerine gönülden bağlı ve yâre esir olduğundan, onların ise gönülde bin bir yâre açtığından, hiçbir zarar görmediği ellerden boş yere yakındığından böyle dert yanar, büyük üstat Yahya Kemal… Ancak dert yanıyor olsa da, dostlarının olması bakımından talihli sayılır […]

Continue reading »

Manzum Tarihî Tiyatro DEVE Mİ, DOMUZ MU? 15 ON ALTINCI SAHNE

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com [Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında Endülüs ve Mağrip’te geçmektedir. Kuzeydeki Katolik krallıkları tehdit oluşturmaya başlamış, bunun üzerine Kuzey Afrika’daki Murâbıt İmparatorluğu’nun kurucusu Yusuf bin Taşfîn’den yardım istenmiştir. Ancak Yusuf, Endülüs’ü ele geçirerek emirlerini Fas’a sürgün etmiştir.] (Ağmat’ta Mûtemid’in hapsedildiği zindan) Sahnedekiler: Mûtemid Şahıslar: MÛTEMİD: Âlim ve […]

Continue reading »

Manzum Tarihî Tiyatro DEVE Mİ, DOMUZ MU? 14 ON BEŞİNCİ SAHNE

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com [Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında Endülüs ve Mağrip’te geçmektedir. Kuzeydeki Katolik krallıkları tehdit oluşturmaya başlamış, bunun üzerine Kuzey Afrika’daki Murâbıt İmparatorluğu’nun kurucusu Yusuf bin Taşfîn’den yardım istenmiştir. Ancak Yusuf, Endülüs’ü ele geçirerek emirlerini Fas’a sürgün etmiştir.] [Ağmat’ta Mûtemid’in tutulduğu zindan.] Sahnedekiler: Mûtemid, Îtimad, iki kızı, şairler […]

Continue reading »

Saadetin Sırrı: MADDE VE MÂNÂ DENGESİ

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Her şeyin, maddî ve mânevî olmak üzere iki cephesi olduğu söylenebilir. Varlık, fizik ve metafizik olarak; din, prensipler ve onlarla hedeflediği amaçlar olarak; insan, beden ve ruh olarak; kelimeler, lafız ve mânâ olarak… hep çift cephelidir. “Biz her şeyi çift olarak yarattık.” (Zâriyat, 51/49) âyetindeki «çift» kelimesini buna bir işaret olarak anlamak da mümkündür. Nitekim; “Nefisler […]

Continue reading »

Manzum Tarihî Tiyatro DEVE Mİ, DOMUZ MU? 13

Dr. Harun ÖĞMÜŞ ON ÜÇÜNCÜ SAHNE [Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında Endülüs ve Mağrip’te geçmektedir. Kuzeydeki Katolik krallıkları tehdit oluşturmaya başlamış, bunun üzerine Kuzey Afrika’daki Murâbıt İmparatorluğu’nun kurucusu Yusuf bin Taşfîn’den yardım istenmiştir.] [Yıl, 483/1090; Merâkeş’te1 Yusuf’un sarayı] Sahnedekiler: Yusuf ve kumandan Seyr bin Ebûbekir. Şahıslar: YUSUF BİN TAŞFÎN: Kuzey […]

Continue reading »

Manzum Tarihî Tiyatro DEVE Mİ, DOMUZ MU? 12

Dr. Harun ÖĞMÜŞ [Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında Endülüs ve Mağrip’te geçmektedir.] Kuzeydeki Katolik krallıkları tehdit oluşturmaya başlamış, bunun üzerine Kuzey Afrika’daki Murâbıt İmparatorluğu’nun kurucusu Yusuf bin Taşfîn’den yardım istenmiştir.] ONUNCU SAHNE (Yıl: 481 / 1088) Sahnedekiler: Yusuf, kumandanı Dâvud bin Âişe, Mûtemid. Şahıslar: YUSUF BİN TAŞFÎN: Kuzey Afrika’da Murâbıt […]

Continue reading »
1 2 3 4 5 6