ŞAİRLERLE HASBİHÂL -3-

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) -müşâare- Nedîm: Bu imtidâd-ı cevre ki bahtın şitâbı var, Mihnet-medâr olan feleğe intisâbı var. Eyler nesîm-i subhu bize gird-bâd-ı gam, Bu rûzgâr-ı bî-mededin inkılâbı var. Tâlî: Hem andelîbi var, bu bağın hem kilâbı var, Bir av’aveyle bülbülü ilzam hesâbı var. Bin bir zulümden ah biri değmez mi gayrete? Bir intizâr-ı cilve-i adl ızdırâbı var. Görmek diler […]

Continue reading »

HADÎS-İ ŞERİFLERDEN MÜLHEM… BEYİTLER ve KIT‘ALAR

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) I Müslüman kimdir onun vasfını bir duymalı Gül’den: «Ehl-i İslâm’a zarar gelmez o elden ne de dilden.» II Sultân-ı Rusül söyledi cem‘iyyete baş kim, «Sultânı odur millete her kim ise hâdim.» III Nisbet; gönül temâyülü, taklit ve meylidir: «Bir kavme benzeyen, o yaban kavmin ehlidir!» IV Mahşer gününde ümmetimin hoş alâmeti: Abdest uzuvlarında beyaz nûr işâreti. […]

Continue reading »

ADI ÜSTÜNDE… (S.A.S.)

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Yüce Mevlâ O’nu gösterdi cemâlin sorana, Yüce Mevlâ O’nu gönderdi celâlin sorana, Tercümân oldu, Rasûl oldu O kul Rahmân’a… Adı üstünde «Muhammed»dir O pek çok övülen, Hakk’a mahbub ta ezelden ebediyyen sevilen!.. Şân-ı Peygamber’i anlatmaya bir harf kâfî!.. «Ve rafa‘nâ leke zikrak!»1 O muhâtab «kâf»ı, O’nun ahlâkı, temiz kalbi Kitâb’ın zarfı!.. Adı […]

Continue reading »

UZAKTAN ŞİDDET EĞİTİMİ

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Seyrettire seyrettire her türlü vebâli, Kanlarla barutlarla dolup taştı hayâli; İthâm edecek başkası yok, ellerimizle, Fir’avn-ı zamân eyledik evlâd ü ıyâli… vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün DİPLOMA… Cennet yolunda bir kanat olmazsa, diploma; Sırtında yük olur, onu hasretle toplama! Takvâyı tahsil etmeli, tek imtihan budur… Fânîde «Kaç netim?» diye boş ver hesaplama! vezni: […]

Continue reading »

MEVLÂ İLE SOHBET

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Osmanlıca hâlini okumak için tıklayınız… Yüceyse, Kur’ân’la yücedir semâ… Gölgesiyle «arz»a, şan veren hümâ… Okunması için, indi bu kitap: Bizzat kıraattir, isim-müsemmâ… Bu ulvî sofradan uzak durmak ne? Anlamamak nedir, kalbin mi âmâ?.. Tembelliği etme, cehle bahane, Apaçıktır kitap, değil muammâ!.. İhlâsla, takvayla, açılır sırlar; Gayretlerin şevki, feyze rehnümâ… Taş da olsa kalbin, ısrarla oku, Mermeri […]

Continue reading »

DUÂYA DAVET

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Duâdır Arş’a rehber, Niyazla bul salâhı… İcâbet etmek ister, Kulun cömert İlâh’ı… Açıldı el semâya, Yöneldi kalp Hudâ’ya, Gelince ruh hizâya; Hesâb et inşirâhı… Çevirse türlü düşman, Gâvur, nefis ve şeytan, Duâsı ehl-i îman; Elinde tek silâhı… Seherde çiğ misâli, Gözünde yaşla Tâlî, Duayla bul mecâli; Gönülde intibâhı… vezni: mefâilün / feûlün

Continue reading »

YEK NAZAR

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Gönle Mevlâ kaleminden çekilen nur bu nakış, Kaleminden akar âteş, sır olur harlı yakış, Çekilen nur, sır olur, sürme olur nurlu bakış, Bu nakış, harlı yakış, nurlu bakış, Hakk’a akış… vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)

Continue reading »

AMERİKAN MECLİSİNİN İŞGALİNE TARİH

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) 6 OCAK 2021 ABD meclisinde bombalı bir kalkış var!.. İki buçuk asırlık tiyatroyu yıkış var!.. En medenî barbarlar ve sandık hırsızları, Ne dürüstçe kazanış ne uslu bırakış var!.. «Amerika» denince akla gelen ne varsa, Kibir, gurur, ırkçılık, kargaşa ve yakış var!.. İşte tam bu esnada, bağlanalım âleme; Vietnam’da kahkaha, Meksika’da alkış var!.. Irak sokaklarında dolaşan bir […]

Continue reading »

SÎMÂYA DAİR

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Şu güzel çehre, bu dünyâda emânet geliyor, Kendi san‘at eseriymiş gibi, kul sergiliyor… Terse döndürdü bezirgân, güzelin ölçüsünü, Nice çirkin sıfat artık çelebîler çeliyor. Peçenin hasmını gel gör ki surat maskelidir, Katbekat sürdüğü yaldızla neler perdeliyor? Silinir sahte güzellik, kararır pudralı yüz, Bir mihenk ustası, hâlisleri koftan eliyor. Öbür âlemdeki sîmâ ise, kulluk eseri, Yüzün ukbâya […]

Continue reading »

VAR MI GÖNÜL?

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Bu zemin boş; yedi kat gökte yerin var mı gönül? Sana âit yücelikten haberin var mı gönül? (Seyrî) Hak deyip sînede güm güm vuruşun var mı gönül? Şu yaman rüzgâra dimdik duruşun var mı gönül? Yolcusun! Söyle gönül yolculuğun hangi yöne? Nerdedir menzil-i maksud? Varışın var mı gönül? Mal ve mevkiyle böbürlenmeye gelmiş değiliz, Hakka, hayrâta […]

Continue reading »
1 2 3 4