NASIL VAR?

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com İki arkadaş lokantadan içeri girerken çekingen olanı tekrar sordu: –Ben bugün züğürdüm, senin paran var değil mi? –Merak etme, var dedim ya! Güzelce karınlarını doyurdular. Hesaba sıra gelince bir de baktılar ki mutfakta bulaşık yıkıyorlar. Beriki sitem doluydu: –Bana param var demiştin, bu ne? –Var olduğunu sen de gördün! –Tabiî, tabiî… 80 liralık […]

Continue reading »

SAHÂBE-İ KİRAM

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Peygamberimiz -aleyhisselâm-; insanlığın kurtuluşu için tebliğe ilk başladığı andan itibaren erkek-hanım, genç-ihtiyar, zengin-fakir, hür-köle ayırımı yapmaksızın bütün insanları İslâm’a davet etti. İlk müslümanlar dikkatli bir şekilde incelendiği zaman, içlerinde toplumun her kesiminden fertlerin bulunduğu görülecektir… Ayrıca ilk müslümanların genellikle gençlerden oluşan bir topluluk olduğu dikkatimizi çekmektedir. Müslüman olduklarında birkaç kişi 50 yaş civarında, birkaç kişi […]

Continue reading »

Millî Birliğimizin Zirve Bir Timsâli:
ÇANAKKALE HARBİ

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Oğuz Han Destanı’nda, birlik ve beraberliğin önemine dair şöyle bir örnek yer alır: “Oğuz Han, vefatına yakın altı oğlunu başına toplar. Onlardan aldığı bir ve iki oku eliyle, üç oku da dizinde kırar. Her birinden aldığı altı okun ise kırılamayacağını onlara göstererek; «Bundan ders alın; birbirinize destek olun.»” der. Yine devletin bekāsı için, Orhun […]

Continue reading »

BÖLÜK BÖLÜK

ŞAİR : Hakkı ŞENER hakki_0111@hotmail.com Ehl-i tevhid olan, duysun sözümü; Neden yön aynı da yol bölük bölük?.. Bu girift bilmece dağlar özümü; Maksudumuz aynı, hâl bölük bölük… Herkes kendi meşrebini övüyor, Kimi didişmeyi çokça seviyor, Kimisi ah edip dizin dövüyor, Figan içimizde, dil bölük bölük… Kuyu kazıp durur gardaş, gardaşa, Dönüp de bakmıyor dökülen yaşa, Her yanda ayyûka çıktı kargaşa, […]

Continue reading »

O GÜN…

ŞAİR : Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com Bir gün var ilerde mutlak gelecek, O gün işin sarpa sardığı gündür… Allâh’ın her va‘di olunca gerçek, Korkunun belleri kırdığı gündür… Yıldızlar dökülür ay-güneş söner, Dağlar yürütülür dümdüz olur yer, Gökler var olduğu ilk hâle döner, Rabbin semâları dürdüğü gündür… «Kalk!» emri verilir Sur’la beşere, Herkes bölük bölük gelir mahşere, İnsanın zerrece hayra ve […]

Continue reading »

Hakk’ın Rızâsına ve Cennete Doğru; MÜSTAKÎM BİR YOLCULUK

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi SIRAT KÖPRÜSÜ İnsan bir yolcu… Elestten ebede bir yolcu… Cennetten dünyaya, dünyadan ukbâya, doğumhâneden gasilhâneye, kabirden de mahşere bir yolcu… Bu uzun yolun sonunda müthiş bir yol ayrımı var: Sırat Köprüsü… İnsan ya Sırat Köprüsü’nden geçip, ebedî huzur ve saâdete, yani Allâh’ın rızâsına, cennetlere kavuşacak yahut -Rabbimiz muhafaza buyursun- cehennem üstüne kurulmuş bu köprüden […]

Continue reading »

Güzel Bir İstikamet İnsanı HACI ALİ KAPLAN AĞABEY

YAZAR : Sami GÖKSÜN 2012 yılının son günü, Kayseri’den dâr-ı bekāya doğru bir yıldız kaydı. O yıldız, ömrünü gönül hizmetine adamış Hacı Ali KAPLAN Ağabeydi. 1933 yılında Kayseri’nin Erkilet Nâhiyesi’nin Emmiler Köyü’nde dünyaya gelen Hacı Ali KAPLAN Ağabey, 79 yıllık ömrünün son birkaç senesini çeşitli hastalıklarla geçirdi. Son bir haftadır da yoğun bakımdaydı. 31 Aralık 2012 Pazartesi günü sabah saat […]

Continue reading »

İLGİLENMEK VE BİLGİLENMEK

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Allah Teâlâ Hazretleri; neyi nasıl isteyip neyi nasıl emrettiyse, o öyle olmalıydı şüphesiz. Aynı şekilde Peygamberimiz -aleyhisselâm-; Allâh’ın emirlerini ve yasaklarını nasıl anlattıysa, öyle anlatılmalı ki istenilen sonucu elde edebilelim. İnsanları düştükleri uçurumdan kurtarmak için yapılacak çağrı; çok önemli olmakla birlikte, çağrı yeri ve zamanı da çok önemlidir. İşte bunun için Peygamberimiz -aleyhisselâm-, ilk önce […]

Continue reading »

Sırât-ı Müstakîm ve İSTİKAMET SAHİBİ OLAN KİMSELER

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İstikamet; «kalkmak, dikilip ayakta durmak» mânâsındaki «kāme» kökünden gelmektedir. «Boy-bos, endam» demek olan «kāmet» kelimesi de aynı kökten gelir. Çünkü boy-bos, ancak kişinin ayağa kalkıp boyunun uzunluğunu görenlere arz ettiğinde müşâhede edilebilir. İstikamet, lügatte; «dosdoğru olmak, sağa-sola eğrilmemek» mânâsını ifade eder. İslâm’ın ilke ve prensiplerini sıkı bir şekilde takip etme anlamında kullanılması; […]

Continue reading »

Emrolunduğun Gibi DOSDOĞRU OL!

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Bütün peygamberler, ömürleri boyunca insanlara dosdoğru olmayı öğrettiler. Hayatları, Hak yolunda dosdoğru olmanın mücadelesi içinde geçti. Bu uğurda her biri; En dayanılmaz çilelere, ıstıraplara ve musibetlere göğüs gerdi. Gerekirse can verdi. Kalbi delen dünyevî cazibeler karşısında da, en ağır zorluklar karşısında da onlar, istikametlerini asla bozmadılar. Sadece emrolundukları gibi yaşadılar, öyle yaşattılar. Hazret-i […]

Continue reading »
1 83 84 85 86 87 93