O GÜN…

ŞAİR : Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com

Bir gün var ilerde mutlak gelecek,
O gün işin sarpa sardığı gündür…
Allâh’ın her va‘di olunca gerçek,
Korkunun belleri kırdığı gündür…

Yıldızlar dökülür ay-güneş söner,
Dağlar yürütülür dümdüz olur yer,
Gökler var olduğu ilk hâle döner,
Rabbin semâları dürdüğü gündür…

«Kalk!» emri verilir Sur’la beşere,
Herkes bölük bölük gelir mahşere,
İnsanın zerrece hayra ve şerre,
Eksiksiz karşılık gördüğü gündür…

Her kişi yüklenir kendi vebâlin,
Faydası görülmez evlâdın, malın,
Selim bir kalp ile sâdık ahvâlin,
Sâdıklara fayda verdiği gündür…

Zamanı gelince ince hesabın,
Her zerre günahın, her bir sevabın,
Küçüğü-büyüğü sayıp kitabın,
Her şeyi ortaya serdiği gündür…

Bir köprü kurulur inceden ince,
Altındaki gayyâ dipsiz derince,
Geçsin diye kullar amellerince,
Hakk’ın Sırât’ını kurduğu gündür…

Boyunlar bükülür, tutulur nefes,
Fısıltıdan başka duyulmaz bir ses,
Kendi kitabına çağrılıp herkes,
Huzurda diz üstü durduğu gündür…

Yüzler vardır nurlu, benzerler aya,
Nimetler içinde bakar Mevlâ’ya,
Bir de paslı kalbe ayna sîmâya,
Karanlığın katran kardığı gündür…

Söyle sen ilminle ne amel ettin?
Nereden kazandın nerde tükettin?
Ömür kasetine neler yüklettin?
Diye Rabbin bize sorduğu gündür…

Herkesin derdi var kendine yeter,
Peygamberler bile; «Nefsim, nefsim!» der.
İzin alıp Hak’tan ol Hayru’l-beşer,
Makām-ı Mahmûd’a vardığı gündür…

Mü’minedir müjde güzel âkıbet,
Allah’tan bir Rıdvan ve bir mağfiret,
Selâm yurdu cennet sonsuz âhiret,
Mü’minin felâha erdiği gündür…

Mücrimin o günde vahimdir işi,
Kurtuluş uğruna evlâdı, eşi,
Sığındığı dostu, kavim kardeşi,
Mümkün olsa fidye verdiği gündür…