İSLÂM’DA HELÂL ve HARAM

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Sözlükte helâl «serbest olmak», haram ise «yasak olmak» anlamında mastardır. Ancak helâl serbest kılınan, haram ise yasaklanan nesne ve fiiller için kullanılır. Haram, saygı duyulan ve dokunulmaz olan değerlere de denilir. Meselâ; Mescid-i Haram, Kâbe’yi çevreleyen mescid; harem, otunun koparılması ve kendisinde suç işleyenin cezalandırılması dahî yasak olan Mescid-i Haram ve çevresindeki Müzdelife, […]

Continue reading »

Şânlı Mazimizden Seçme Nükteler
TEVEKKÜL ARTINCA

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Ahmed bin Hanbel, 781 senesinde Bağdat’ta doğdu. Babası o küçükken vefat edince yetişmesi ile annesi ilgilendi. Eğitim yaşına geldiğinde, zamanın en önemli ilim merkezlerinden biri olan Bağdat’a gitti. Hâfız olduktan sonra, İslâmî ilimleri devrin hocalarından tahsil etti. Ciddiyeti, takvâsı, sabrı, metânet ve tahammülü ile akranları arasında hep kendini belli etti. Basra, Kûfe, Mekke-i Mükerreme, […]

Continue reading »

MEHMED ÂKİF’İN ATA YURDUNDA… -2-

YAZAR : Prof. Dr. Osman ÇETİNKAYA osmancetinkaya@sdu.edu.tr İSA MULAJ İSTANBUL’DA… Temmuz 2013’te Suşisa Köyü’nde görüştüğümüz Mehmed Âkif’in amcazadesinin torunu İsa Mulaj Öncü Eğitimciler Derneği tarafından Aralık 2013’te İstanbul’da düzenlenen V. Ulusal Öğretmenim Sempozyumu’nda bir bildiri sundu, Eğitim ve Barış Paneli’ne katıldı. İsa Mulaj; “Mehmed Âkif’in Arnavutluk’ta ve Kosova’da çok az tanınıp bilindiğini, kendisinin akrabası olmakla birlikte, Âkif’i devrinin çok önemli […]

Continue reading »

MEHMED ÂKİF’İN ŞİİRİNDE AİLE

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com XVIII. asırda askerî sahada başlayan batılılaşma; XIX. asrın sonu ve XX. asrın başlarında giderek genişleyerek fikir, kültür ve yaşayış tarzını da içine alacak şekilde ivme kazanmış, sonunda kadın ve aile konularına kadar dayanmıştı. Dâru’l-muallimâtların (Kız Öğretmen Okulları) kurulması vb. gibi müsbet gelişmeler de olmakla birlikte, kadın ve aile konusunda benimsenen prensiplerin ve yapılan […]

Continue reading »

ÎMAN DOLU GÖĞSÜN ZAFERİ

YAZAR : Sami GÖKSÜN Çanakkale Harbi, tarihin kaydettiği en büyük savaşlardandır. Renkleri, ırkları, dilleri değişik, çeşitli milletlerden oluşan, insan selini andıran düşman orduları; milletimizin üzerine saldırmış, askerlerimizin göğsüne mermi ve bomba yağdırmıştır. Öyle müthiş bir istîlâdır ki, sanki yerin altından binlerce dinamit fışkırmış, yerler ölü püskürtmüş; Gelibolu Yarımadası’nın sırtlarına, derelerine, vadilerine yağmur gibi insan uzuvları serilmişti. Uçaklar bomba atıyor, ağır […]

Continue reading »

Millî Birliğimizin Zirve Bir Timsâli:
ÇANAKKALE HARBİ

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Oğuz Han Destanı’nda, birlik ve beraberliğin önemine dair şöyle bir örnek yer alır: “Oğuz Han, vefatına yakın altı oğlunu başına toplar. Onlardan aldığı bir ve iki oku eliyle, üç oku da dizinde kırar. Her birinden aldığı altı okun ise kırılamayacağını onlara göstererek; «Bundan ders alın; birbirinize destek olun.»” der. Yine devletin bekāsı için, Orhun […]

Continue reading »

«Türkleri, Müslümanlık nâmına harekete geçirin!» BÂBANZÂDE AHMED NAİM

YAZAR : Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com Bu ayki yazımızda sizlere; “Irkçılık dâvâsı dînimizce reddedilmiştir. Şer’î tabirle bu bir «dâvâ-yı câhiliyye»dir. İslâm’ın varlığı ve devamına, müslümanların refah ve saâdetine indirilen müthiş bir darbedir. Hele ki, bütün İslâm diyarları elden çıkmış, diyâr-ı küfr olmuş iken, buradaki bir avuç müslümanın; «Türk’üm, Kürt’üm, Lâz’ım, Çerkez’im» tarzında yeni heveslerle birbirleriyle olan bağlarını gevşetmeleri nasıl doğru olabilir? […]

Continue reading »

HASAN BASRİ ÇANTAY

YAZAR : Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com “Dinle vatan ayrılmaz bir bütündür. Din giderse vatan da ortada kalmaz!” HASAN BASRİ ÇANTAY Bu ay sizlere; “Şiir, hikâye ve sâir eserleriniz ıstırapları teselli etmeli, sosyal hayatımızın her safhasını apaçık göstermeli, hurâfelerle pençeleşmeli, hayatta başarıya ulaşmanın yollarını anlatmalı, bir şeyin iyi veya fena olduğunu ispat etmeli… Öyle ki eseri okuyanlar, zihinlerinde yeni bir uyanış, yeni […]

Continue reading »

Dünya, O’na Muhtaç; İNSAN, O’NA ŞÜKRAN BORÇLU…

YAZAR : Sami GÖKSÜN Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’i iyi tanımak ve O’nu anlamak, müslüman olarak öncelikli vazifemizdir. O’nu insanlara en güzel anlatan ve tanıtan, yüce kitabımız Kur’ân-ı Kerim’dir. Muallim Naci’nin ifadesiyle Kur’ân; «Dest-i kudretle yazılmış bir hilye»dir. Yani Efendimiz’i bize bütün yönleriyle tanıtır. O’nu tanımaya Âl-i İmrân Sûresi’nin 164. âyetiyle başlayalım: “Andolsun ki; içlerinden, kendilerine Allâh’ın âyetlerini […]

Continue reading »

EDEBÎ SÖZ VE TELKİN

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com İster edipler, ister edebiyatçılar olsun; edebî söz üzerine söz söyleyenlerin, üzerinde durduğu en mühim hususlardan biri, «telkinden kaçınma» ikazıdır. Ancak her şeyde olduğu gibi, bu düsturda da; ifrat ve tefritten kaçınmak, itidali yakalamak lâzım. Telkin; bir duygu veya düşünceyi, söz yoluyla muhataba aşılamaktır. Edebiyatta telkinin ifrat hâli; Nasihat ve telkini, kaba saba bir üslûpla, samimiyetten uzak […]

Continue reading »
1 2 3