Tasavvuf Deryâsı SEYYİD TÂHA’L-HAKKÂRÎ -kuddise sirruh- HAZRETLERİ

YAZAR : Aydın TALAY aydintalay@gmail. com Dökülen takvim yaprakları ve su gibi geçip giden hayat serencâmı içinde, Allâh’ın emri istikametinde topluma yön vermeye çalışan mârifet erbabının gayreti başkadır. Zira onlar muhabbetin yoğurduğu, hizmetin coşturduğu gönül insanlarıdır. İşte Silsile-i Aliyye’nin otuz birinci halkasını teşkil eden ve 19. yüzyılda yaşayan Seyyid Tâha’l-Hakkârî Hazretleri; bu mübârek zâtlardan olup, dağları da bağları gibi çekici […]

Continue reading »

ÂH MİNE’L-AŞK!

YAZAR : Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com Aşk olsun! Aşkınız cemal olsun! Cemâliniz nûr olsun! Nûrunuz ayn olsun! Yazımıza Hazret-i Mevlânâ’nın selâm duâsıyla başlamayı büyük tasavvuf üstâdına vefâ sayarız. Hazret-i Mevlânâ bir aşk adamıydı. O zât-ı muhterem; insanı, eşyayı, varlıkları, kâinâtı yani âlemi gönül penceresinden seyreder ve değerlendirirdi. Fikirleri, düşünceleri, görüşleri «sevgi» ve «aşk» odaklıydı. Varlıkların oluşumunu, ayın doğuşunu, güneşin batışını, […]

Continue reading »

En Güzel Mürebbî: HAZRET-İ MUHAMMED

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com BİR HADİS: عَنْ عَبْدِ اللّٰهِ بْنِ عَمْرٍ و فقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللّٰه عَليْهِ وَسَلَّمَ : … وَإِنَّمَا بُعِثْتُ مُعَلِّمًا Abdullah bin Amr -radıyallâhu anh-’tan rivâyet edildiğine göre Nebî -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: “Muhakkak ki ben ancak bir muallim olarak gönderildim.” (İbn-i Mâce, Mukaddime, 17) BİR MESAJ: En güzel mürebbinin terbiyesine […]

Continue reading »

HELÂL ve HARAM KAZANÇ -3-

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Bugün toplum olarak çektiğimiz huzursuzluğun başta gelen sebeplerinden birinin de; «nesillerin beslendiği haram lokma» olduğunu unutmamak gerekir. Çünkü haram lokma, nesli bozar ve nesiller üzerinde meydana getireceği tahribatı bugünden kestirmek de cidden zordur. Anasını, babasını doğrayan; kocasını dilim dilim edip çöp bidonlarına atan; doğurduğu gayr-i meşrû çocuğunu köşe başlarına terk eden; başkasının kolundaki bileziği, elindeki çantayı […]

Continue reading »

ENTERESAN TEKLİFLER

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr İslâm güneşi her geçen gün daha çok aydınlatıyor, Peygamberimiz -aleyhisselâm- da, her geçen gün daha çok insana ulaşıyordu. Karanlıklar aydınlanırken, karanlık düşünceliler de sürekli yeni engeller çıkarıyorlardı. Hak-bâtıl savaşı bütün canlılığı ile alevlenmişti. Mekkeli müşriklerin önde gelen nasipsizleri yine kafa kafaya vermiş, yeni kumpaslar kurma telâşındaydılar. Bu nasipsizlerin başını Velîd bin Muğîre, Âs bin Vâil, […]

Continue reading »

İSLÂM; SEVGİ, BARIŞ ve HUZUR DÎNİDİR

YAZAR : Dr. Halis Ç. DEMİRCAN cetindemircan2@hotmail.com Câhiliyye döneminde zulmün had safhada olduğu, bu şiddet ve saldırganlıklara İslâm dîninin ilk müntesiplerinin de maruz kaldığı görülür. Bu zalimlikler karşısında bile Allah Teâlâ, mü’minlere; “Ey inananlar! Sabredin, düşmanlarınızdan daha sabırlı olun.” (Âl-i İmrân, 200) “Kötülüğü en güzel bir şekilde sav. O zaman seninle kendi arasında bir düşmanlık olan kişinin, sanki samimî bir […]

Continue reading »

DOSTA MUHABBETLE DÖNMEK

YAZAR : Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com Öleceğini sezdiği gün, Hazret-i Ebûbekir -radıyallâhu anh-’ın; “Eğer bu gece ölürsem beni yarına bekletmeyiniz. Zira benim için gün ve gecelerin en sevimlisi, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e en yakın olanıdır.” demesi; Bilâl-i Habeşî -radıyallâhu anh- Efendimiz’in de ölüm döşeğinde, hanımı başucunda; “Vay başıma gelenler!” diye ağlarken, kendisi sevinç içerisinde; غَدًا أَلْقَى الْأَحِبَّه مُحَمَّدًا وَصَحْبَه […]

Continue reading »

DÖNMEYE DEĞİL ÖLMEYE…

YAZAR : Ahmet ZİYLAN Bir zamanlar bu dünya hayatı gözümüzde değersizdi. Kadere bambaşka bir derinlikte îmân edilirdi. Dünya değersiz, kader de Allah’tan olunca; başa gelene sabredilirdi. Hele büyüklere hürmet işin içine girmişse, sabretmek tabiî bir vazife hâlini alırdı. Babalar babaydı. Sözleri emirdi. Emir demiri keserdi. Evlâtlar babalarına hem itaatkâr hem de hürmetkâr idi. Kocalar kocaydı. Hanımlar da hanım. Hanımlar beylerine […]

Continue reading »

Şanlı Mâzimizden Seçme Nükteler

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com ÇOBAN NELERE MUTTALÎ? Şâfiî mezhebinin kurucusu, büyük âlim ve müctehid İmam Şâfiî, 767 yılında Gazze’de doğdu. Baba tarafından soyu Hazret-i Peygamber’in büyük dedesi Abdimenâf ile birleşir. Temel eğitimini ibtidâî imkânlarla tamamladı. Etraftan topladığı kemikleri kalem yaparak ve bir devlet dairesinin atık kâğıtlarını kullanarak yazı malzemesi ihtiyacını karşıladı. Dokuz yaşlarında hâfız oldu. On üç yaşında […]

Continue reading »

MEHMED ÂKİF ARAP ÇÖLLERİNDE

YAZAR : Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com Dâr-ı Bekâ’ya irtihâlinin 78. yıldönümünde rahmetle anıyoruz! 1912-13 Balkan Savaşı yıllarıydı… Âkif Bey, maddî sıkıntı içine düşmüştü… Ailesinin geçimini bazı hatırlı kişilerin çocuklarına özel dersler vererek temine çalışıyordu. O günlerde, bir müşîrin (mareşalin) çocuğuna verdiği dersi bıraktığını duyan yakın dostu Midhat Cemal Bey; bu kârlı dersten neden vazgeçtiğini sormuş; “Geçen gün müşîrin oğlunun ağzından Peygamberimiz’in […]

Continue reading »
1 537 538 539 540 541 1.011