Şer‘î Kaidelerle Tasavvuf -10- NE OLURSAN OL GEL! EHİL OL DA GEL!

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM (Şâzelî meşâyıhından Ahmed Zerrûk [v. 899/1494] Hazretleri’nin; tasavvufu, usûl ve fıkıh kaideleriyle anlattığı Kavâidü’t-Tasavvuf ve Şevâhidü’t-Taarruf adlı eserinin tercüme ve şerhine devam ediyoruz.) KİME ÖĞRETMELİ? On Altıncı Kaide: Diyor ki Hazret: “Bir şeye ehil ve liyâkat sahibi olmak; ehil olanlara onu ihsân etmeyi, bezletmeyi gerektirir.” Yani Allah size bir ilim vermişse; o ilme liyâkatli olan kimselere […]

Continue reading »

İnsanları Etiketlemekten KAÇINMALIYIZ…

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Her insan kıymetli. Çünkü Cenâb-ı Hak insanın yaratılışında, ona bizzat kendi rûhundan üfledi. (Bkz. Sâd, 72) Onu yeryüzünde halîfesi kıldı. (Bkz. el-Bakara, 30) Ona diğer yaratılmışlardan farklı olarak akıl ve irade bahşetti. İlim verdi. Ve buyurdu: “Şüphesiz Biz insanı en güzel biçimde yaratmışızdır.” (et-Tîn, 4) Bununla birlikte her insan aynı zamanda farklı fıtratlar üzere yaratıldı. Böylelikle […]

Continue reading »

YÜCE ALLAH KİMİ SEVER?

Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com   Seven ve sevilen O yüce Vedûd, Kerim kitâbında verdi ki haber: Cemâlî vasıflar kulunda mevcûd, Olup da onlardan görürse eser; Dost olur kuluna, kulunu sever! Müşterek sıfatlar dostluk sebebi, Hak’ta fânî olmak aşkın mezhebi, Kemal bulduğunda kulun edebi, İlâhî ahlâka olunca meşher; Dost olur kuluna, kulunu sever! Temizleyip zâhirini su ile, Bâtınını takvâ duygusu ile, […]

Continue reading »

Kıymetli Okuyucularımız, «Yeniden besmele!» Bir şeyi sayarken, esas alınan külliyetli rakamın katlarına gelindikçe; «Dalya!» diye seslenme âdeti varmış. Seslenilirmiş ki, sayanlar dikkat etsin, hesabı doğru tutulsun. Bir de haberdar olsun, sevinilsin, şükredilsin. Bir bereket coşkusu olsun. Biz de tahdîs-i nimet kabîlinden, hamd etmeye, şükretmeye vesile olsun diye sesleniyoruz: 200’üncü sayımızla karşınızdayız. 2005 Mart’ından beri her ay hak ve hakikati, bizim […]

Continue reading »

HAKK’IN SEVGİSİ

Sami GÖKSÜN İnsanlığın muhtaç olduğu en önemli iki konu olan sevgi, muhabbet ve dostluk; bugün itibarıyla daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir noktaya gelmiştir. Dînimiz İslâm’ın temelini teşkil eden unsurlar arasında da yine bu iki husus en başı çeken mefhumlar arasında yerini almaktadır. Bu iki güzellik, hayatımızın her alanında ve her yerinde kendini göstermelidir. Özellikle milletimizin ve tarih boyunca kurdukları devletlerin […]

Continue reading »

NÛR İLE KARANLIĞIN MÜCADELESİ

Ali ÖZBEK aliozbek1997@outlook.com İslâm; geldiği ilk günden beri insanları hayra, iyiliğe ve güzel ahlâka davet eden bir dindir. İnsanların kendi aralarında oluşturdukları sun‘î sınırları, üstünlükleri ortadan kaldırıp, yerine îmâna ve amele dayalı üstünlüğü esas almıştır. (Bkz. el-Hucurât, 49/13) Bu durum, sahip olduğu makam ve mevkîyi sun‘î sınırlara ve üstünlüklere borçlu olan kimseler için sıkıntı oluşturmuştur. Bundan dolayıdır ki İslâm ile […]

Continue reading »

198. Sayı TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız, Cihâdın en büyüğü, nefse karşı yapılan. O hâlde zaferin en büyüğü de nefse karşı kazanılan. Yani hiçliğin zaferi… Tevâzu ile gelen izzet… Alçakgönüllülük ile gelen yücelik… Şükür ile gelen bereket ve kıymet… Merhamet ile gelen rahmet… Takvâ ile gelen kerem… Bu hakikatleri idrâk ettiren en mühim husus, Rabbimiz karşısında muhtaçlığımızı ve acziyetimizi müdrik olmamız. Âyet-i kerîme bizi kendimize […]

Continue reading »

KUTLU MENZİLİN KUTLU YOLCULARI

Ali ÖZBEK aliozbek1997@outlook.com Rabbimiz Zikr-i Hakîm’inde cennete girecek olan kullarının birçok özelliklerinden bahsetmektedir. Bunun yanı sıra bu özellikleri taşıdıkları zaman kullarını âhirette ne gibi güzellikler beklediğinden de bahseder. Âl-i İmrân Sûresi’nin 15 ve 16. âyetlerinde Rabbimiz; takvâ sahibi olup kendisine hakkıyla kulluk eden kullarının, altından ırmaklar akan cennete gireceklerini, orada onları çeşit çeşit nimetlerin beklediğini ve en önemlisi de nimetlerin […]

Continue reading »

Gerçek Nimetlere Gerçek Yansımalarla ŞÜKÜR!

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Cenâb-ı Hak, Rahmân Sûresi’nde; İnsanı yarattığını ve ona anlayıp, açıkça anlatmayı öğrettiğini ifade ediyor. Güneşin ve ayın bir hesaba göre hareket ettiğini buyuruyor. Göğü yükselttiğini ve kâinâta mükemmel bir denge koyduğunu söylüyor. Bütün canlılar için yeryüzünü vâr ettiğini, orada çeşit çeşit meyveler, ürünler ve bitkiler yarattığını bildiriyor. Ardından soruyor: “Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?” (er-Rahmân, 13) Kudretini […]

Continue reading »

MEVLÂ İLE SOHBET

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Osmanlıca hâlini okumak için tıklayınız… Yüceyse, Kur’ân’la yücedir semâ… Gölgesiyle «arz»a, şan veren hümâ… Okunması için, indi bu kitap: Bizzat kıraattir, isim-müsemmâ… Bu ulvî sofradan uzak durmak ne? Anlamamak nedir, kalbin mi âmâ?.. Tembelliği etme, cehle bahane, Apaçıktır kitap, değil muammâ!.. İhlâsla, takvayla, açılır sırlar; Gayretlerin şevki, feyze rehnümâ… Taş da olsa kalbin, ısrarla oku, Mermeri […]

Continue reading »
1 2 3 4 10