ANADOLU, ANADOLU…

ŞAİR : VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) varoglu5@gmail.com Ne güzeldir memleketim, Anadolu, Anadolu… Toprağım pür bereketim, Anadolu, Anadolu… Alparslan açtı kapıyı, Osman Bey kurdu yapıyı, Fatih’im aldı tapuyu, Anadolu, Anadolu… Bağra bastın kaç milleti, Dünyada kurdun cenneti, Hep korursun emâneti, Anadolu, Anadolu… Aşkla karılmış dokusu, Yalnız Allah’tan korkusu, Bin bir evliyâ ülkesi, Anadolu, Anadolu… Senle yaşanır âdetim, Sensiz kalırım ben yetim, […]

Continue reading »

BU YARA SARILMALIDIR

ŞAİR : Hakkı ŞENER sairimam01@hotmail.com Mesut günler arzumuzdur her zaman, Canlar bu düş ile dirilmelidir. Ayrı ayrı gezdik hayli bir zaman, Ayrılık azapmış görülmelidir. Ümmet bir bedendir, ırklar âzâsı, Arap’ı, Türkmen’i, Kürt’ü, Zaza’sı, Gaye ise bunda Hakk’ın rızâsı, Birlik mayasıyla karılmalıdır. Bağlarımız ayıklansın dikenden, Yurt kurtulsun masum kanı dökenden, Birliğe, dirliğe silâh çekenden, Tez elden hesabı sorulmalıdır. Sonu gelsin iftiranın, […]

Continue reading »

HER NİMET BİR EMÂNETTİR

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com İnsan; «eşref-i mahlûkat» olarak, en yüksek değerle yaratılmıştır. Tabiî bu değer, onun «insanlık» keyfiyeti ve «ezel bezmi»nde verdiği söze uyma nisbetiyle tecellî eder. İnsan şahsiyetinin sahip olduğu bu kıvam; onun «âlâ-yı iliyyîn» ile «esfel-i sâfilîn» arasında lâyık olduğu mevkii belirleyecektir. Ahdine sadâkat, rûhâniyeti, «âlâ-yı illiyyîn»e kanatlandırırken; buna ihânet, onu «belhüm edâl» olarak aşağıların aşağısına […]

Continue reading »

O’NDA, O’NSUZ OLMA GÖNÜL!..

ŞAİR : Rıfat ARAZ rifat_araz@yahoo.com Dost nefhası say bu cânı; Özge hâle dalma gönül!.. Gece, gündüz an Sübhân’ı; Böyle garip kalma gönül!.. Gel varlığa sor sen seni; Gör «emânet» yüklü teni!.. Dört kapıda tut düzeni; El kapısı çalma gönül!.. Tefekkür et, olan işe; Bir sevdadır geldi başa!.. Kul odur ki menzil aşa; Nefsi, boşa salma gönül!.. Cehd et, dayan, bil […]

Continue reading »

KIT‘ALAR

ŞAİR : Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com Yüzleşir-Yüzsüzleşir İnsan var, hatasına nâdim olur bir ömür… İnsan var; ehl-i insaf, hatasıyla yüzleşir… Haklıysa hakkını ver, haksız ise yüz verme Haksıza yüz verirsen, gitgide yüzsüzleşir!.. Böyle Olmazdık Güçsüzün yanında ol, güçlüyü kayırmadan… Emânete sahip çık, düşmana duyurmadan!.. Bu hâle düşer miydik İslâm coğrafyasında?.. Yaşasaydık «DİN ile DÜNYA»yı ayırmadan!.. İstiyorlar «Mukaddes» neyin varsa, taş atmak […]

Continue reading »

DÖNMEYE DEĞİL ÖLMEYE -2-

YAZAR : Ahmet ZİYLAN Geçen yazımızda, ailelerde yaşanan ayrılık ve boşanma sebeplerini yazacağımızı belirtmiştik. Aile yuvasını bozan en mühim sebeplerden biri: İSLÂMÎ YAŞANTI ve KÜLTÜR EKSİKLİĞİ, ÎMAN ZAYIFLIĞI Allah kadını kocasına, erkeği karısına emânet etmiş; “Emânetin kıymetini bilin, ihânet etmeyin!..” demiştir. Zulmeden, emânete ihânet etmiş sayılır. Emânete ihânet münafıklık alâmetlerinden biridir. Sadece karın veyahut kocan değil; malın, evlâtların, paran da […]

Continue reading »

BİR ÂLEMİ, KUL OL DA GÖR!..

YAZAR : Rıfat ARAZ rifat_araz@yahoo.com Gönül, bir can cevherini; Su, od, toprak, yel ol da gör!.. İki ömrün hoş seyrini, Has petekte bal ol da gör!.. Dost’tan aldım hâl dilini; Gaybın bin bir ahvâlini!.. Kulun sonsuz ikbâlini, Aşk odunda gül ol da gör!.. Dayan, duy bu mârifeti; Alan Sen’sin emâneti!.. Hak’tan gelen hidâyeti, Halka açık el ol da gör!.. Tâ […]

Continue reading »

MUHTARLA HOCANIN MUHABBETİ

ŞAİR : Hakkı ŞENER sairimam01@hotmail.com Güzel camimize hoş geldin hocam, Kilimi, halısı sana emânet! Gözün gibi koru senden tek ricam, Dikeni, çalısı sana emânet! Gelmezse arayıp sorma malûmat, Bayramdan bayrama gelir cemaat, Herkesin gerçeği hayatla memat, Dirisi, ölüsü sana emânet! Köyümüz aydındır bileni çoktur, Yükseklerde dostu olanı çoktur, Beşine beş katıp kılanı çoktur, Cahili, velîsi sana emânet! Akşamdan akşama içenler […]

Continue reading »

İbretlik Bir Kıssa ve Alınacak HİSSE

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Anlatırlar… Kuş Kalesi denilen kasabada; şükreden zenginlerden, hayır sahibi, ilmi ile âmil ve bir mürşid-i kâmil olan îman ve irfan sahibi el-Hâc Faruk Şinâverdi Efendi nâmında bir zât yaşardı. Bu mübârek zât, bulunduğu kasabanın nurlu bir kandili gibiydi. Sahip olduğu malın, kendisine emânet olarak teslim edilmiş bulunduğunu fark etmiş ve bu emâneti hayra sarf etmeye memur […]

Continue reading »

MÜSLÜMANSAN MES’ULSÜN!

YAZAR : Sami BÜYÜKKAYNAK skaynak48@hotmail.com Mes’ûliyet, geniş ve insan varlığını ilgilendiren bir kavram. Tek başına yaşaması zor olan insan, ister istemez sorumluluk duygusuna sahip olmak zorundadır. Cenâb-ı Hakk’ın kodlamasına göre insan; toplumda bir yeri, bir duruşu olan varlıktır. Bir insan; farz-ı muhal, tek başına bir ormanda dahî yaşasa, onun da bir sorumluluğu vardır. Yaşadığı ormandaki diğer varlıklara karşı mes’ûliyeti vardır. […]

Continue reading »
1 2 3 4 5