Ardıç Ağacı

CELİL (Halil GÖKKAYA) Bir ardıç ağacı olsaydım eğer, Senin hasretinle geçse her ânım, Benim yerim, senin yanınmış meğer Seni gölgelemek isterken canım, Dağ rüzgârı esse hep perde perde, Sürüm sürüm sürünseydim yerlerde, Yine beni severdin sen sultanım… Meyvelerim yağmalansın kuşlarla, Çimlenemem o kursaktan geçmesem! Kalacağım gözlerimde yaşlarla, Ellerinden bir damla su içmesem… Kara gözlü meyvelerim olsaydı, Alazımla şavkım seni bulsaydı, […]

Continue reading »

Resimdeki çocukluğum

Bestami YAZGAN Yağmur yağar, sular akar, sel büyür, İlkbaharda filizlenir dal büyür, Goncaları gelin eder gül büyür, Resimdeki çocukluğum büyümez. Bayram sevinciyle süslenir bazen, Yorgun anılara yaslanır bazen, Uzaklardan annem seslenir bazen, İsimdeki çocukluğum büyümez. Gözlerinde iki damla yaş durur, “Baba” diye yüreğimi çoşturur, Gölge gibi peşim sıra koşturur, Sesimdeki çocukluğum büyümez. Her çiçek dalında açar bir türlü, Her kuş […]

Continue reading »

İçten İçe Yanarım

Ahmet ARSLAN İçten içe har olup, korlanırım tüterken Yanıp tutuşan rûhun sezildiği yerdeyim… Kalbimin acısını hep içime atarken, Duyguların sessizce çözüldüğü yerdeyim… Feleğinde Leylâ’yım zor ayakta dururum, Sevgini bulamazsam eriyip de kururum, Bir ses versen gönülden ölümüne varırım, Aşk balının petekten süzüldüğü yerdeyim… Her şeyi bilen, duyan, garip hâlleri gören, Göz göz olan yarayı, ihsanlarıyla saran… Âlemleri kaplayıp semalarımda duran, […]

Continue reading »

34. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız, Tasavvuf, medeniyetimizin temel taşlarından. Dosta yapılan yolculuğun pusulası, Hak aşkının şifresi… Elbette bu şifrenin, bu sırların idraki zor… İfadesi ise neredeyse imkânsız… Fakat bütün bu zorluklar, yolun rehberleri elinde birer birer kolaylaşıyor. En sarp yokuşlar düze dönüyor o rehberlerle… Karanlık yolları Yesevî meş’aleleri aydınlatıyor. Fırtınalı boğazlarda Hüdâyî yolları açılıyor… Çünkü zorlukların içinde kolaylık, zahmetlerin içinde rahmetler gizli: Zorluğun […]

Continue reading »

Zamana Sığmayan Sözler

İbrahim Hakkı UZUN Sözlerin en güzeli Kur’ân-ı Kerim’de Cenâb-ı Hak; “Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt mü’minlere fayda verir.” (Zâriyât, 55) buyurarak hikmetli sözün, insanı daima olgunlaştırmaya medâr olduğunu vurgulamaktadır. Yani ey Peygamber! Sözlerin, söz okyanusunda yüzen o insanların canlarına gıda ve ruhlarına şifadır. Sen o mübarek gönülden, daima insanları Allâh’a götürecek sözler sun. Sen, merhamet menbaısın. Çünkü o […]

Continue reading »

Aynadan Yansımalar

H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Dışımı dürüstçe gösteren ayna gibi bir de içimi gösteren bir ayna olsaydı… Böyle bir ayna olsaydı, çekinmeden bakabilir miydim «gözlerimin içine…» Korkularımı, zayıflıklarımı, komplekslerimi sahte bir özgüvenle örttüğüm sosyal maskem düşse; içimdeki gerçek ben; sûretlense ve görünse… Hiç kuşkusuz ben de ne zaman dışımdaki kargaşadan sıyrılıp içime yönelsem; «gammaz can aynamda» görüyorum gerçek yansımamı. Çünkü kendimi […]

Continue reading »

Fenâ-fi’llâh ve Fenâ-fi’ş-şeyh

Sadettin KAPLAN sadettinkaplan@gmail.com Bilindiği gibi, tasavvuf; İslâm’ın özüne nüfuz amacıyla, bu inancın temel ve değişmezlerine dayanarak nefsi arıtıp, ahlâkı güzelleştirerek dini yaşamak ve bu şekilde Allâh’a ulaşmak bilgisi veya yaklaşımıdır… Tasavvuf; bir bakıma ruhta bedeni, bedende rûhu eriten, yok olmakla varlığını arıtan, dünya ile ukbâyı iç içe, hayat ile ölümü birlikte yaşamak gibi engin duygular manzûmesidir… Nurettin TOPÇU’ya göre tasavvuf; […]

Continue reading »

ROPÖRTAJ – Şerbet Şişesiyle İlâç İçirmek

Dr. Sâfi ARPAGUŞ Kimdir? 1967 yılında Amasya-Gümüşhacıköy’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada yaptı. 1990 yılında Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesinden mezun oldu. 1992 yılında Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Tasavvuf Anabilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak akademik hayata başladı. 1994 yılında Aziz Mahmud Hüdâyî’nin «Nasâyıh ve Mevâiz» isimli eseri üzerine yapmış olduğu çalışma ile yüksek lisansını; 2001 yılında «Mevlânâ’nın Dîni Anlatım Metodu» […]

Continue reading »

Kurtar Beni Oğlum!

Ali Rıza BUL Yurtdışında çalışan bir gurbetçimiz, oğlunu İstanbul’a getirmişti. Yaban ellerde kayıp gitmesinden korktuğu oğluna millî-dinî şuur kazandırmak için, onu bir eğitim müessesesine emanet etmeye karar vermişti. Veda ederken; çocuğuna, nasıl bir sorumluluk üstlendiğini şu cümleyle özetleyiverdi: «–Oğlum, beni cehennem azabından kurtar!» Aslında şuurlu baba; “Ey îman edenler! Kendilerinizi ve ailenizi, yakıtı insanlarla taşlar olan o müthiş ateşten koruyun.” […]

Continue reading »

Hem Zor, Hem Kolay

M. Ali EŞMELİ seyri@yuzaki.com Mutlaka kestane ağacı görmüşsünüzdür. Görmüşseniz, üzerindeki dikenli kestanesini de bilirsiniz. Henüz dalındaki kestane sadece bir kirpidir. Dikenli duvarlar içindedir. Elle tutmaya gelmez. Avucunuzu kan revan eder. Erbabı; Onu dalından uygun bir sırıkla toprağa silkeler. Sonra kirpisinin ağız kısmını bir nesne ile açtırarak dikenlerin içinden çıkarır. Güzel güzel taneleri artık elinize alabilirsiniz. Fakat o hâlde yiyemezsiniz. Serttir. […]

Continue reading »
1 906 907 908 909 910 1.002