İki Kavram İki Dünya FETİH VE İSTÎLÂ

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Fetih, «açmak» mânâsında Arapça asıllı bir kelimedir. «Kapıyı ve pencereyi açmak» örneğinde olduğu gibi müşahhas varlıklar hakkında kullanıldığı gibi; mecâzen, duyularla idrak edilemeyen mücerret konularda da kullanılır.1 Mecâzî anlamı da kendi içinde ikiye ayırmak mümkündür: Biri, «ülkeler ele geçirmek, servet ve sâmân elde etmek» gibi maddî bir boyuta; diğeri ise, «daha önce meçhul olan ilimler keşfetmek» […]

Continue reading »

Dengeler TAHTEREVALLİ OYNASA DA!

Hikmet AÇIKSÖZLÜ İki kolu da çolak olduğu hâlde Koca Yusuf gibi bir pehlivanı yenen Mü’min pehlivanın bu başarısını ilk öğrendiğimde inanamayacak derecede şaşırdım. Sonradan anladım ki Mü’min pehlivanın galibiyetinin sırrı, onun ömrü boyunca üzerinde durup her zaman dile getirdiği büyük bir hakikatti: Denge gerçeği. Denge, bütün bir kâinatı ve insanı ölçülemeyecek kadar hassas ayarlarla kuşatmış bulunan bir nizamın en mükemmel […]

Continue reading »

Unvanlarıyla SULTAN ALPARSLAN

Asım UÇAROK Büyük Selçuklu Sultanı, Malazgirt Zaferi’nin başkumandanı, Anadolu’nun kapılarını Müslüman-Türk halkına sonuna kadar açan büyük hakan Alparslan’ı genellikle Türk ve dünya tarihinin önemli dönüm noktası Malazgirt Zaferi’yle tanıyoruz. Sultan Alparslan, şahsiyeti ve muvaffakiyetleriyle bazı unvanlara sahip olmuştur. Bu künye ve unvanlar onu daha iyi tanımamıza yardımcı olacaktır. BURHÂNU EMÎRİ’L-MÜ’MİNÎN Alparslan, tıpkı kendisinden birkaç asır sonra gelecek Osman Bey mefkûresinde […]

Continue reading »

Hayra veya Şerre/Sonsuz Zafere veya Mağlûbiyete Dair… SİZ HANGİ KAPIDASINIZ?

M. Ali EŞMELİ seyri@yuzaki.com 17 Ağustos 1999 depreminde Sakarya’da idim. 45 saniyenin unutulmaz dehşetinde neler neler yaşandı! O günlerin yığınla hâdisesinden ibretli bir sahne var ki hiç unutmuyorum. Altı katlı bir binanın en üst katında bir aile… Depremin kucağında yürekleri titreyerek uyanıyor. Henüz hiçbirine bir şey olmamış vaziyette. Ancak hepsi de başkaları gibi büyük bir panik ve dehşet içinde. Herkes […]

Continue reading »

Yeniden Sılaya BİR MÜBAREK SEFER

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Sefer hâlindedir insanoğlu. Oldu olası öyle. Önce var olup, adı zikredilmeye değer bir varlık oluncaya kadar nice milyar yıl geçti üzerinden. Ademden vücuda, topraktan rûha bir seferdi bu. Varlık Nûru’nun yüzü suyu hürmetine yokluktan varlığa doğru çıkılan bir sefer; Varlık çün sefer kıldı, Dost andan bize geldi, Vîran gönül nûr doldu, Cihanım yağma olsun!.. (Yûnus Emre) […]

Continue reading »

“Şiir Hikmetli Söz Söyleme Sanatıdır.” KEMALPAŞAZADE -II

Prof. Dr. Nihat ÖZTOPRAK noztoprak@marmara.edu.tr Mısır fatihi ve ilk Osmanlı halifesi Yavuz Sultan Selim ile birlikte gezerken Kemalpaşazade’nin (öl. 940/1534) atının ayağından bir parça çamur sultanın kaftanına sıçradı. Paşazade çok üzüldü ve ne yapacağını şaşırdı. Öyle ya, bir cihan padişahının kaftanını kirletmişti. Onun bu hâlini fark eden sultan derhâl duruma müdahale etti ve: “Âlimin atının ayağından sıçrayan çamur bizim için […]

Continue reading »

Manzum Tarihî Tiyatro DEVE Mİ, DOMUZ MU? 15 ON ALTINCI SAHNE

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com [Endülüs’te Emevî Hilâfeti çökmüş, her il müstakil bir devlet hâline gelmiştir. Hâdise, 466/1074-488/1095 yılları arasında Endülüs ve Mağrip’te geçmektedir. Kuzeydeki Katolik krallıkları tehdit oluşturmaya başlamış, bunun üzerine Kuzey Afrika’daki Murâbıt İmparatorluğu’nun kurucusu Yusuf bin Taşfîn’den yardım istenmiştir. Ancak Yusuf, Endülüs’ü ele geçirerek emirlerini Fas’a sürgün etmiştir.] (Ağmat’ta Mûtemid’in hapsedildiği zindan) Sahnedekiler: Mûtemid Şahıslar: MÛTEMİD: Âlim ve […]

Continue reading »

Ne Yazık DOĞMUYORUZ ŞİMDİ O TOPRAKLARDA

Ayla AĞABEGÜM Gizli bir his bana, hâtif gibi ihtâr ediyor; Çok yavaş, yalnız içinden duyulan sesle, diyor: «Gitme kal! Sen bu taraf halkına dost insansın: Onların meşrebi, iklîmi ve ırkındansın.» (Yahya Kemal) Yahya Kemal’in «Koca Mustâpaşa» şiirini son günlerde defalarca okuma ihtiyacını duyuyor, şiir bittiğinde bir hayal âlemine dalıp dinleniyorum. Gazetelerin bir kısmı iktidarın yayın organı gibi, bazen manşetler bile […]

Continue reading »

İnsanî İhtiyaçlar Harmanında… HELÂL GIDA… MÂNEVÎ TERBİYE… HAKİKÎ İLİM… MUHTACIZ…

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi İnsan bu dünyaya üç temel ihtiyaçla gelir. Bu üç ihtiyacın dünya hayatında karşılanması îcap eder. Aksi hâlde maddî ve mânevî açıdan açlık ve mahrumiyet ile insanlık zedelenir. İnsanın temeldeki bu üç ihtiyacını öncelik ve önemleri itibarıyla tasnif etmek gerekirse ilk sırada beşerî/bedenî ihtiyaç gelir. Çünkü her şeyden evvel hayatın devam ettirebilmesi, insanlık ve kulluk […]

Continue reading »

KUR’ÂN’IN VÂRİSLERİ

Prof. Dr. Ömer ÇELİK omercelik08@hotmail.com Ölenler geride bıraktıkları yakınlarına mallarını miras bırakırlar. Bir gayret sarf etmeden elde edildiği için en kolay kazanç gibi görünen miras malı yüzünden birbirine giren, darılan kardeş ve akrabalar da az değildir. Hâlbuki o vârisler de gün gelir ölürler ve pek değer verdikleri mallar sıradaki emanetçiye geçer gider. Peygamberler ise mal-mülk cinsinden miras bırakmamışlardır. Onların bıraktığı […]

Continue reading »
1 878 879 880 881 882 1.015