SEGÂH KÂR-I NÂTIK

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) -Sayın Prof. Dr. Alâeddin YAVAŞÇA’ya- Neylerde SEGÂH nağmesi dillerde sadâsı Gönlümce sürer haşre kadar canda safâsı Yâr, yar-i cenânım Hem rûh-i revânım Hicranda yakar âşığı cânâne hayâli HÜZZÂM ile zâhir imiş elhanda cefâsı Feryâd ü figānım Âvâze-i cânım Bîgāne değil seyrine yârânımız aşkın Âhenk evinin tâ açılır EVC’e semâsı Yâr, gayre nihânım Yârâne ayânım Gül vechini gösterse […]

Continue reading »

SULTANAHMET CAMİİ

Mustafa Necati BURSALI Bu mübarek vakitte gönlüm dedi ki bana: Ey mânâ ceylânı yâr, nazar kılma yabana!.. Burda ebedî bir ruh, burda vefâ izi var, Hem cennetin kokusu, hem Mustafâ izi var!.. Fânusların içinde sanki pırlanta kutu, Başında kar beyazı bir güzellik bulutu!.. Benim burda gördüğüm gülzâr-ı cennet mi ne? İnsanı çeker alır Allâh’ın sevgisine!.. Burda zaman bir başka, burda […]

Continue reading »

GAZEL

Memduh CUMHUR Söyleyin neyleyecek halk-ı cihan yâdımızı? Sildiler defter-i dilden de garip âdımızı… Hani Azrâ hani Vâmık hani Aslı’yla Kerem? Unutup gittik o sevdâ dolu ecdâdımızı… Nice Leylâ nice Şîrin yeniden doğsa bile; Bulamaz şimdi ne Mecnun ne de Ferhâdımızı. «Vatanın zevki mülâkāt-ı ehibbâ iledir» Ne muhabbet kodu devran ne dil-i şâdımızı… Yok mudur zerrece insâf şu Cumhûr içre? Kimse […]

Continue reading »

BEN BUYAM

Memmed ASLAN Sen benim dilimi kesebilmezsen, Haksızlık önünde susan değilem. Sen benim dünyama sızabilmezsen, Ucuz isteklere lisan değilem. Rabbim ne verdiyse, neyemse, buyam; Benim öz nerem var, benim öz kıyyam! Söylediğin nedir, ne kıymet koyam?!. Deme ki: «Kulak as!» Asan değilem! Gönlümün söz adlı kıblegâhı var, Yani; «Lâ ilâhe illâllâh»ı var! Benim ders aldığım bin bin dâhi var; Ceddine arkalı […]

Continue reading »

KAR YAĞARKEN

LEYLÎ (Şükran IŞIK) Kar altına gizlendi saksıdaki çiçekler, Pencereden içeri kar incecik elendi. Toprağın yüzü gülsün kar suyu içecekler, Nazar değmesin diye gözler de sürmelendi. Karakış perdesini yavaş yavaş aralar, Sanki semâ‘ ediyor semâdan yağan karlar, Bahçelerde kartopu oynayan çocukları, Cam ardından sevinçle seyreder ihtiyarlar. Akşamın huzmeleri kar üstüne düşüyor, Gecenin bakışından ateş bile üşüyor, Fırtınalar kırıyor çamların dallarını; İçimdeki […]

Continue reading »

İNŞAATÇI

Lâtif MAHMAT Yıllarca çalıştı çok mesken yaptı, Villâ, apartman ve gökdelen yaptı, Sonuncu eseri, zâtına mahsus; Kapısız, ışıksız bir mahzen yaptı.  

Continue reading »

MUHARREM AYI

Hakkı ŞENER Elestü bezminde verilen ikrar, Zamâna şahittir Muharrem ayı… Hak bir halîfeye kılınca karar, İnsâna şahittir Muharrem ayı… Melekler hayretten gelirken vecde, İlâhî emirle kıldılar secde, Secdeyle birlikte aldılar müjde, İhsâna şahittir Muharrem ayı… Cennette imtihan başladı o dem, Bir zelle işledi Havva’yla Âdem, Böylece dünyaya bastılar kadem, Figāna şahittir Muharrem ayı… Burada ikisi ayrı düştüler, Yalvarıp Huda’ya çok […]

Continue reading »

SONUN BAŞI

Hadi ÖNAL Yıllar mı eskidi, ben mi yaşlandım? Gökteki yıldızlar soluyor şimdi. İçimden boşluğa asıldı zaman, Gün tükendi; akşam oluyor şimdi. Sebep canda saklı, can bu konakta Hakikat her renkte, karada akta Arama boşuna çıkmaz sokakta Hayal saçlarını yoluyor şimdi. Gözler nemli bakar, gönülde eyvah! Giden sevgililer; ah üstüne ah. Ha düştü düşecek tetikte silâh, Sular kaynağına doluyor şimdi. Bin […]

Continue reading »

GAZEL

Harun ÖĞMÜŞ Sen gönlümü gölgen gibi ardınca yedersin, Ben yurt ederim; nerde boyun, gölgeni sersin! Hayran bırakırsın yürüsen servi boyunla, Her lâhza gülistanda olur güllere dersin. Mü’min seni elbette sever kâfir isen de; Çok kâfiri küfrün ile sen mü’min edersin! Gamzen acımaz öldürür, aşkınsa diriltir; Yaktıkça kül etmez nice bir nâr-ı Sekar’sin! Hârun; selefin, derdi, bağından yine güller; Erbâbı olan […]

Continue reading »

MENZİL UZAK DEĞİL

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) Yorgun yüreğimde düğümlenir sır, Düşlerim hayıra yorulur elbet… Ümitlerim bir bir şafağa yansır, Gönül yaraları sarılır elbet. Gönül güle âşık olmuş bir kere, Hicran ateşiyle düştüm sefere, Bülbülün gözüyle bakınca yere, İbrahim sofrası kurulur elbet. Hakikat yolunda çekilen çile, Sabır nimetiyle gelmez ki dile, Zaman kıskacından yol aç menzile, Menzil uzak değil varılır elbet. Yüreğin elinde öne […]

Continue reading »
1 858 859 860 861 862 1.015