MERHAMETİNİZİ AKTİFLEŞTİRDİNİZ Mİ?

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Bir grup arkadaş, minibüs tarzı bir araçla yolculuk yapmaktadır. Trafiğin yoğun olduğu bir dört yol ağzında, kırmızı ışıkta beklerlerken direksiyondakinin gözüne kaldırımın kenarında hareket eden bir şey takılır: –Şuraya bakın! Minicik bir yavru kedi! Yorumlar başlar: –Ah yazık! Ezilir bu hayvancağız! ­­–Senin de gözlerin iyi keskinmiş, nasıl da gördün. Zor seçiliyor vallâhi… ­–Ya gerçekten, hayvancağız geri […]

Continue reading »

RAHMETİ DİLİMİZDEN DÜŞÜRMEYELİM!

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Rahmet, rahmet edilene ihsanda bulunmayı gerektiren rikkat ve acıma duygusu demektir. 1 Türkçemizde rahmetin mukâbili olarak «esirgeme, acıma, bağışlama» gibi kelimeler kullanılır. Ancak bunlar içerisinde «esirgeme»; yerine göre «sakınmak, engellemek, hattâ cimrilik etmek» mânâsına gelir. Meselâ; “Falanca gözünü budaktan esirgemez.” deriz, “Rabbim! Rahmetini bizden esirgeme!” diye duâ ederiz. «Acıma» kelimesi de buna yakın bir […]

Continue reading »

Mânâsı ve Telâkkîsindeki Değişimle… MERHAMET VE GÜNÜMÜZ İNSANI

H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Birisi; “Allah rahmet eylesin!” diye söze başlasa ölmüş birinden söz edeceğini düşünürüz. Türkçemizde «rahmetli» sıfatını da hayat yolculuğunu noktalamış olanlar için kullanıyoruz. Belki rahmet kelimesinin dilimizdeki mânâ daralması yüzünden olacak; rahmet deryası içinde yüzdüğümüzü idrak edemiyoruz da sadece ölümden sonra «rahmetlik» olacağımızı zannediyoruz. Oysa kendisini en çok Rahmân ve Rahîm isimleriyle zikretmemizi tavsiye eden; «Merhametlilerin en […]

Continue reading »

Marazî Merhamet “ACIYACAĞINIZ TUTMASIN!”

Asım UÇAROK Her hususta olduğu gibi insan, merhamet hissinde de ifrat ve tefrit, yani artı ve eksi yönlerde aşırılıklara düşmek ihtimaliyle karşı karşıyadır. Her hususta insana lâzım gelen itidal ölçüsünü, insana şahdamarından yakın olan ve ona nefsinin neler fısıldadığını çok iyi bilen Rabbi vermiştir (K?f, 16). İnsanoğlu, merhamette de Rabbinden öteye geçemez. Cenâb-ı Hakk’ın insanoğluna itidal ölçüsü, bir fiilî kıstas, […]

Continue reading »

Dünya ve Âhirette MERHAMET BAYRAMI

M. Ali EŞMELİ seyri@yuzaki.com seyri@seyri.com Tramvaydayım. Eminönü’nden Beyazıt’a gideceğim. Daha ilk durakta yolcular hayli kalabalıklaştı. Yaşlı birine yer verdim. Tam tramvay hareket ederken kucağında küçücük bebesiyle bir anne bindi. Kadıncağızın hâli, ciddî bir hastalığı olduğunu açıkça belli ediyordu. Bitkindi. Mecalsizdi. Ayakta durmaya çalışıyordu. Gözleri yer aradı. Hâliyle boş yer bulamadı. Çaresizdi. Oturanlara doğru, acaba biri merhamet edip de yer verir […]

Continue reading »

BEKLENEN MİSAFİR

Sadettin KAPLAN sadettinkaplan@gmail.com Nicedir bekliyorduk yolunu. Ziyaretlerin hep haberlidir. En az iki ay önceden hanemizi onurlandıracağını biliriz. Ona göre hazırlanırız. Tehirsiz gelirsin; asla gelişini ertelemez, ziyaretini bir gün bile öne almazsın… Seni konuk etmek en yüce onurdur fakirhanemizde… Bizden öncekiler için onurdu, bizim için onurdur, bizden sonrakiler için onurdur… İblisin tahammülümüze çaldığı isyan karasını, ferâsetimizin loş dehlizlerini, merhametin gittikçe daralan […]

Continue reading »

Türk Dilinin Babası ALİ ŞİR NEVÂYÎ’DEN NÜKTELER

Prof. Dr. Nihat ÖZTOPRAK noztoprak@marmara.edu.tr Türk dilinin büyük şairlerinden biri sayılan Lutfî,1 Nevâyî’nin (öl. 1501) yeni yeni kendini göstermeye başladığı bir sırada yanına gelerek ondan bir gazel okumasını rica etti. Nevâyî de matla‘ beyti; Ârızın yapgaç közümdin saçılur her lâhze yaş Böyle kim peydâ bolur yulduz nihân balgaç kuyaş şeklinde olan gazelini okudu. Gazeli dinleyen Lutfî hayrete düştü ve; “Vallahi […]

Continue reading »

YAZIKLAR OLSUN SANA!

Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Bir dost; “Sıcaklarda fazla yorulma, Ramazân’a hazırlan!” demişti. Yalnız vücudumu değil, rûhumu da hazırlamalıydım. Mutasavvıfların eserlerini ve onlardan seçilmiş sözleri okurken, üzerinde düşünmeliyim. Eksiklerimi, yanlışlarımı bulmaya çalışmalıyım. Çocukluğumda tanıdığım insanları düşünürken; «Neden onları iyi insanlar olarak hatırlıyorum» diye soruyorum. Sonra devrimize dönüyorum; okudukları kitapları, dergileri, dinledikleri sohbetleri, katıldıkları dersleri hatırlarken dünyaya olan aşırı bağlılıkları beni ürkütüyor. Abdülk?dir […]

Continue reading »

Osman Kemâlî Efendi ve MEHMED ÂKİF’İN GÖZYAŞLARI

Dursun GÜRLEK dursun.gurlek@mynet.com Mimar Sinan’ın çıraklık eserim dediği Şehzâde Câmii’nin bitişiğinde yer alan medreselerden birinin adı; «Âmâlar Medresesi» idi. Kanunî Sultan Süleyman zamanında gözleri görmeyenler için vakfedilen bu medresede vakfiye gereğince âmâlar yiyip, içiyorlar ve diğer birtakım ihtiyaçlarını gideriyorlardı. Son zamanlarda vakfın şartlarına uyulmadığı için bu zavallı insanlar mağdur duruma düşmüşlerdi. Yıllar hem de yüz yıllar sonra yine âmâ bir […]

Continue reading »

MERHAMET

Hadi ÖNAL hadional@mynet.com Rahmân ve Rahîm, yüce Allâh’ın Kur’ân-ı Kerim’de en fazla geçen adlarındandır. Rahmân, acıma ve şefkati fazla olan; Rahîm bütün yaratıkları esirgeyen, bağışlayan, şefkat ve merhamet edendir. Merhamet; her iki adın da dokusunda yer alan, Yaratan’ın yaratılana en büyük hediyesi, yaratılanın da başta gelen ihtiyacıdır. Merhamet; sevgidir, şefkattir, acımadır, esirgemedir, korumadır. «Merhametlilerin en merhametlisi» olan Allah, ismi ile […]

Continue reading »
1 826 827 828 829 830 1.023