GECENİN KALBİ SEHERDE DUÂ…

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com Yaz tatili bitmiş, okullar yeni döneme; «Merhaba!» demişti. Yeniden okul sıralarına dönmenin heyecanı, küçük yürekleri en tatlı şekliyle kaplamıştı. Yeni arkadaşlar, yeni sınıflar, yeni bir çevre… Zeynep bu sene, dördüncü sınıfa devam edecekti. İlk dersin zili çalmıştı. Sınıfa girdiğinde yeni arkadaşları, hemen dikkatini çekti. Hem ilk dersin heyecanı hem de yeni arkadaşlarla tanışacak olmanın heyecanı, […]

Continue reading »

DRİNA KÖPRÜSÜ -2-

YAZAR : Prof. Dr. Osman ÇETİNKAYA VİŞEGRAD 2013 Vişegrad Slav kökenli bir kelime olup, «yukarı/üst kale, yukarı köy/kent» gibi anlamlara gelmektedir. Vişegrad, Balkanlar (Bosna-Hersek, Bulgaristan) ve Avrupa’da (Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Ukrayna vd.) diğer birkaç kentin veya coğrafî yerin de adı olarak kullanılmaktadır. Drina kenarında yer alan, Drina Nehri’nin arasından akıp geçtiği Vişegrad; Bosna-Hersek, Sırp Cumhuriyeti sınırları içinde kalan bir ilçedir. […]

Continue reading »

KARDEŞLİK ŞUURU TARİHTE Mİ KALDI?

YAZAR : Sami BÜYÜKKAYNAK skaynak48@hotmail.com Globalleşen bir dünyada yaşıyoruz. Dünya o hâle geldi ki; en uzak köşesinde yaşanan bir hâdise, saniyesinde en ücra yerlere ulaşıyor. Adını hiç duymadığımız yerleşim yerindeki bir vak’adan, sanki yanı başımızda olmuş gibi ânında haberdar olabiliyoruz. Tabiî ki haberdar olmak, insanın üzerine muazzam bir sorumluluk yüklüyor. İster istemez, duyduğunuz bir haber karşısında tepki vermek zorunda kalıyorsunuz. […]

Continue reading »

HİCRETİN HİCRANI

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Hicret, hicr, hicran hep aynı kökten gelen kelimeler. Ayrılık, dolayısıyla gurbet, hüzün, hasret, iç burkulması, gönül yarası demek. Hepimizin az-çok tattığı bir duygudur. Tahsil görürken, askere giderken, ekmek parası kazanırken, gelin olurken… Bunların hiçbirini yaşamamış olanımız illâ ki çocukluğunda kısa bir süre de olsa ailesinden ayrı kalmış, şairin; Zülfün beni bağlar ve çeker […]

Continue reading »

ÜMMET

YAZAR : H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Şehir hatları vapuruyla karşıya geçiyorum, yanıma oturan iki hanımın konuşması kulağıma çalınıyor. Arapçayla Türkçe karışık bir dille konuşuyorlar. Tıpkı Siirt, Mardin gibi güney illerimizin halkı gibi… Bilhassa çocuklarına Türkçe seslendikleri için hiç Suriyeli göçmen olacakları aklıma gelmiyor. “Biz Türk asıllıyız, ana dilimiz zaten Türkçe. Buraya gelmeden önce Türk televizyonlarını seyrediyorduk. Bu yüzden çocuklar zaten […]

Continue reading »

DEĞİŞTİREBİLECEKLERİ TEK ŞEY VARDI!

YAZAR : Dr. Çetin DEMİRCAN cetindemircan2@hotmail.com Ne yerlerini değiştirebiliyorlardı, ne yurtlarını… Ne evlerini, ne giysilerini… Onlar da biliyorlardı ki, durumlarıyla ilgili, değiştirebilecekleri tek şey vardı. “–Aşımız…” dediler, “–Biz yaparız!” “–Pişmiş aş vermeyin, malzemeleri verin, biz kendimiz yaparız, hiç olmazsa bu bizden olsun. Kendimizi yurdumuzda hissettiren bir şeyler olsun!” dedi Suriyeli sığınmacılar. İnsanlık tarihi böyle acı hicret örnekleriyle dolu. İnsanlar zulme […]

Continue reading »

Yüksek Hasletlerin Tezâhür Sahnesi HİCRET

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Bütün canlılar kendilerini ve faaliyetlerini tehdit altında gördüklerinde; fırtınadan kaçan bir geminin durgun bir koya kapak atması misali, daha emin bir mekâna sığınırlar. Bu, şartlara göre geçici veya daimî ikāmet yeri; onların toparlanmaları, güçlenmeleri, hattâ zaferle, eski yerlerine tekrar dönmeleri için bir imkândır. Bu cümleden olarak, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in İslâm takvimine […]

Continue reading »

KALPTEN BİR BESMELE

YAZAR : Sami GÖKSÜN İnsanın maddî olarak da mânevî olarak da en mühim uzvu kalptir. Sevgili Peygamberimiz, şöyle buyurur: “İnsanın vücudunda bir et parçası vardır ki; o et parçası sâlih olursa bütün vücut sâlih olur, o et parçası bozuk olursa bütün vücut bozuk olur. Dikkat edin o et parçası kalptir.” (Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Musâkât, 107) Kalbin çalışmasındaki maddî bozukluk, […]

Continue reading »

ALLÂH’IN SEVDİĞİ İKİ KELİME

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Sahîh-i Müslim’de Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh- rivâyetiyle, Server-i Âlem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyuruyorlar: “İki kelime vardır ki; lisanda hafif, terazide ağır, Allah Teâlâ’nın yanında çok sevgilidir. Bu iki kelime; «Sübhânallâhi ve bi-hamdihî, Sübhânallâhi’l-azîm»dir.” Bu iki kelimeyi her mü’min her zaman söylemeli ve mânâlarını kalbinde saklamalıdır. Çünkü bu iki kelimenin içinde mübârek ilimler ve […]

Continue reading »

PEYGAMBERİMİZ’İ LÂYIKI İLE TANIYOR MUYUZ?

YAZAR : Aydın TALAY aydintalay@gmail.com Misyonerler ve batılı ülkeler; saâdet ve selâmete ulaştıracak bir sistem ve rehberden mahrum olmalarına rağmen, sömürü üzerine kurulu hayat tarzları için harıl harıl çalışmakta ve hattâ bizim mukaddes dâvâmıza karşı gençlerimizin şevkini yok edecek her türlü gizli plân ve projeyi sergilemektedirler. İşin en acı yanı; çağdaş, demokrasi ve benzeri süslü ve ambalâjlı kelimelerin arkasına sığınan […]

Continue reading »
1 604 605 606 607 608 1.023