132. SAYI TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız, “Birlik ve beraberliğe her zamankinden fazla ihtiyacımızın olduğu bu günlerde…” denir, her zaman. Çünkü; Birlik ve beraberliğe ihtiyacın olmadığı bir zaman yoktur ki… Birlik ve beraberlik, dirlik ve dirilik demektir. Birleri beraber tutan, kurda kuşa yem etmeyen şey; tesbihin ipidir, kardeşliktir, uhuvvettir, vahdettir ve ittihattır… Camilerimizin safları misali, intizam ve insicam; ordunun safları misali, düşmana korku ve ihtişamdır […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -13-

YAZAR : Mehmet MENCET BASİT ZANNEDİLEREK DÜŞÜLEN BÜYÜK FÂCİALAR Bir kıssa vardır: “Günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş. Keyfi yerinde olan şeytan, sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ve ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemiş. Şeytan; kadını epeyce izledikten sonra, yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı bu, az ötede annesinin sütünün […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -12-

YAZAR : Mehmet MENCET BOŞANMA ve EBEVEYNLERİN ROLÜ Bugün gençler; bütün maddî imkânlarını son noktasına kadar zorlayıp, hattâ kredi bile alıp, hiç eksiksiz yuva kuruyorlar. Kimseye danışmadan, kafalarına göre bir eş seçiyorlar. Şimdilerde bir «elektrik alma» lâfı çıktı. Aileler birbirine uyumlu mu, rızâları var mı? Düşünmüyorlar. Aileler uyuşmayınca, biraz da maddî imkânsızlıklar, taksitler arasında bocalama, belki de iş kaybı… derken […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -11- AİLE MAHKEMESİ

YAZAR : Mehmet MENCET Önceleri tapu kadastro dâvâlarına bakarken; insanların gayrimenkulleriyle, evler, bahçeler, tarlalar vs. ile uğraşırken gittikçe daha fazla ihtiyaç duyulan aile mahkemesine tayin oldum. Daha önce böyle bir birim yoktu. O zaman da boşanmalar yok değildi ama bu işi asliye hukuk mahkemeleri yapıyordu. Daha önce milletin bahçesiyle, tarlasıyla meşgul iken; bu kez evlerinin mahremiyetine şahit olmak durumundaydım. En […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -10-

YAZAR : Mehmet MENCET   CÂLİB-İ DİKKAT Yıl 1990. Antalya’ya geleli bir yıl olmuş. Bir arkadaşım dedi ki: “Bizim mahallede cami yok. Cami vazifesini karşılayacak büyük bir mescid yapıldı. Semt olarak Antalya’nın sosyetik-turistik bir yerindeyiz. Fakat camiden rahatsız olan müteahhit; yaptırdığı evlerin değerini düşüreceği korkusuyla, mescidin kapattırılması için bir avukat tuttu. Böyle modern bir semtte, paçalarını sıvayıp takunya giyerek abdest […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -9-

YAZAR : Mehmet MENCET DİLİMİZDE SİĞİL BİTTİ!.. Osmanlı’dan kalan tapular zaman içerisinde birikmiş depolarda. Her gelen arasına birkaç belge ilâve etmiş. Lâstikle bağlanmış, yırtılmış dosyalar âdeta dökülüyor. Tabiî toz, pis içinde farkına varmadan işe yoğunlaşıyorsunuz. Dosyaları açmak için parmaklarımı ara sıra ıslattığımdan dilimde nohut büyüklüğünde bir siğil oluştu. Doktora gittim; “Parça alalım derhâl Ankara’ya gönderip gerekli tedaviyi yapalım.” dediler. Yeni […]

Continue reading »

127. SAYI TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız, “Bu sene hac yine kurbana denk geldi!” Bu ifade; dînî eğitimden nasibini almamış bir basın kuruluşu bu fâhiş hatayı yaptığından beri, ülkemizdeki “aydın” kesimin, dînimiz, öz kültürümüz, tarihimiz ve medeniyetimiz hususundaki cehâletini gösteren kara bir mizah unsuru olarak tekrarlanır. Hac ve kurban, zaten her sene Zilhicce ayında. Her yıl yaklaşık on gün geri gelen kamerî takvim sayesinde, bu […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -8-

YAZAR : Mehmet MENCET ANTALYA Temmuz 1988’de hiç beklemediğim bir anda tayinim Antalya’ya çıktı. Antalya’nın girişinde şu cümlelerle karşılaştık: «Şüphesiz Antalya dünyanın en güzel yerlerinden birisidir!» Temmuz ve Ağustos ayları, Antalya’nın en çekilmez sıcağının olduğu zaman. O yıllarda ev sıkıntısı çok. Nüfus fazla olmadığından kiralık ev çok az. Birisi asker arkadaşım diğeri sevdiğim bir dostum orada oturdukları için bize ev […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -7-

YAZAR : Mehmet MENCET MORİTANYALI ABDULLAH EFENDİ Moritanyalı Abdullah Efendi Kozan’da yaşayan bir Hak dostu idi. Kozanlılar gider, duâsını alır, kendisine hürmet duyarlardı. Babası da Allah dostu idi. Savaş yıllarında gelip Türkiye’ye yerleşmişler, kabri de Kozan’daydı. Abdullah Efendi’nin sohbeti güzeldi, insanları uzlaştırıcı bir üslûbu vardı. Bir arkadaşımın çocuğu olmuyordu; “Bir de onun duâsını alın.” dediler. Hanımı da rica etti. Arkadaş […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -6-

YAZAR : Mehmet MENCET HIRSIZLIK Kozan’da gönlü rûhâniyetli bir ablamız vardı. Bir gün eve telefon açmış, hanıma demiş ki: “Sana bir sır vereceğim ama vakti gelmeden kimseye söyleme! Gaybı Allah bilir. Mehmet Bey kardeşimin başına bir hâdise gelecek. Belki burada, belki de tayin olup gittiğiniz yerlerde. İşi ile ilgili; ama bu olay olduğu zaman sakın üzülmesin, merak etmesin, ona zarar […]

Continue reading »
1 4 5 6 7