KANIYOR GÖZLERİMİZ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)   Şimdi gurbet sahurundan taşarız, Vuslat iftârına âşık yaşarız, Farz oruç refref olur, yol aşarız, Gönlü tam dildi mübârek Ramazan!..   Yerde lâkin kanıyor gözlerimiz, Çok zulüm var, yanıyor özlerimiz, Devri anlattığı an sözlerimiz, Küfre irkildi mübârek Ramazan!   vezni: feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)               (fa’lün)

Continue reading »

TEK KURTULUŞ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) İnsanda mahâret mi, ne duyduysa söz etmek? Zor günde hüner, en yüce dâvâyı öz etmek! Allâh’a giden yol nice muhtaç dolu Seyrî, Tek kurtuluş İslâm ile görmek ve gözetmek!   vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

Continue reading »

SIRAT GECESİ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)     İbâdet ehline gündüz kadar hasat gecesi, Cihanda her gece insân için sırat gecesi, Sarıl duâlara Seyrî, sonunda inşallah, Kitâbımız sağımızdan olur Berat Gecesi.   vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün (fa’lün)   27 Ağustos 2007

Continue reading »

GİDEN VARIR NURLU İZDEN

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)     Yüce yüce duran dağlar, Yükümüz ağırdır sizden. Sizde bin bir ırmak çağlar, Seller akar fakat bizden.   Cehenneme uçma ey kuş, Cennetle yap değiş-tokuş, Yollar girift, viraj, yokuş; Giden varır nurlu izden.   Çok yakın sûr-i İsrâfil, Savrulacak fareyle fil, Hak şifâdan kaçan gafil; Nâra düşer kaypak dizden!   Omuz omuz sevap, günah, Biri […]

Continue reading »

İREM Mİ CEHENNEM Mİ?

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)     Kendinde isen; bahşedilir damlana deryâ, Kendinde değilsen; yutar ummânını gayyâ… Kendinde isen; Bâğ-ı İrem’dir bütün âlem, Kendinde değilsen; sana cennet de cehennem!.. Kendinde isen; ballar akar gönle zehirden, Kendinde değilsen kir akar ballı nehirden!..   vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

Continue reading »

GAZZE’DE KİM KAZANIR?

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)   Ne mükemmeldi asırlarca o mü’min Gazze, Bunu kıskandı yahûdî, ona yağdırdı füze, Döndü binlerce şehid kabrine el-ân, oldu, Soykırım gerçeği hakkında ne dehşetli müze! Buna rağmen dayanır kutlu diyâr, ey Seyrî, Kazanır sâdece mazlum, çıkar elbette düze!   vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)                                       (fa’lün)

Continue reading »

YÜREKLER YANDI

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)   Sırr-ı târih bu, değişmez, yok edenler yok olur, Koca Nemrut gibi en zorba böcekler yandı…   Katliamlar, yine zâlimlere olsun acı son, Koru mü’minleri yâ Rabbi, yürekler yandı…   Söyle Seyrî ebedî müjde var imdâd edene, Onca mazlûma kerem etmeyecekler yandı…   vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)                              (fa’lün)

Continue reading »

NE OLSUN BU DÜNYÂ?!.

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)   Çıldırdı cehennem gibi âfet dolu dünyâ, Mazlumları ezmekte felâket dolu dünyâ!   En saf, duru vitrin gibi en kirli dolaplar, Şefkat adı altında da vahşet dolu dünyâ!   Zulmün yine kampanyası hırçın, kara, sinsi, Kâfir keseler uğruna şiddet dolu dünyâ!   En devleri küfrün yine mü’min yörelerde, Hunharca tepinmekte, cinâyet dolu dünyâ!   İnsanda meleklik yönü aldandığı gündür, Şeytan gibi ellerde, ne lânet dolu dünyâ!   Her türlü oyun oynanıyor, türlü sınırda, Cetveller elifsiz, ne ihânet dolu dünyâ!   İslâm diye kaç memleketin üstüne düşman, Cellat gibi […]

Continue reading »

GÖRMEDİN.. GÖRSEYDİN EĞER!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ)   Bütün âlemlerin Rabbi olan «Allâh»ın murâdı ve hükmü üzere, yüce bir muhabbetle var oluş ezelinden yüce bir aşk ebediyyetine doğru «Allah»tan yine «Allâh»a yola çıkıp O’nun sonsuz rızâsını ve vuslatını gece-gündüz kulluk gayretiyle kazanmaya geldiğimiz bu fânî tarlanın «Allâh»’a dönüş rotasında bize sermedî bir rahmet ve cennet olacak tüm hazırlıklarımızı ihlâs ve sevda ile edâ […]

Continue reading »
1 2 3 4 5 42