«BANA YAZDIĞINI OKU»

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Muhammed bin Said Bûsîrî, 7 Mart 1212’de Mısır’da doğdu. Gençliğinde dînî tahsilin yanında dil ve edebiyat okudu. Gönlünde Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e hissettiği derin muhabbeti şiirlerinde kâğıda döktü. «Kasîde-i Bürde» ismiyle mâruf şiiri, -bir rivâyete göre- felçli vücudunun şifâsına vesile olmasıyla meşhur olmuştur. İmam Bûsîrî, 1296’da vefât etti. Kabri, İskenderiye’dedir. * İmam Bûsîrî’nin vücudunun […]

Continue reading »

ÇANAKKALE ŞEHİDLERİNİN FAZÎLETLİ ANNELERİ

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Çanakkale’de o şehidleri yetiştiren anneler ne güzel annelerdi. O anneleri yetiştiren yüce terbiye ne güzel bir eğitimdi. Bugün o şühedâ annelerinin kıymetini idrâk etmek ve onlara duâlar etmek hem îman hem de vatan borcumuz. Ayrıca onları yetiştiren İslâm’ın güzelliklerini ve üstün fazîletlerini idrâk etmek de, gelecek nesilleri de aynı ruh ile yetiştirebilmek bakımından en ciddî […]

Continue reading »

RÛHUMUZU BESLEYECEĞİMİZ MÜSTESNÂ VAKİTLER

Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com Yaşadığımız coğrafya, dünyanın en güzel yerlerinden birisi. Tarihi, kültürü, sahip olduğu zenginlikler ve içinde barındırdığı mânevî müessirler, bu coğrafyanın sürekli olarak belli meselelerle muhatap olmasına sebep oluyor. Uzun süredir umumî efkârımızı meşgul eden hastalıklar, felâketler ve sıkıntılar, cemiyet olarak gönül dünyamızı bir hayli yıpratıyor. İnsanız; her ne kadar güçlü olsak da karşılaştığımız olumsuz vâkıalar, rûhumuzda derin izler […]

Continue reading »

MESNEVÎ -14-

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com MÂŞUK DİRİ, ÂŞIKLAR ÖLÜDÜR* Akla arkadaş olmak akıldan geçmekten başkası değildir. / Nitekim dile de kulaktan başka müşteri yoktur. Allâh’a vuslatı dileyen, gönül yolundan yürümelidir. Çünkü sadece akıl ile Allâh’a vâsıl olmak mümkün değildir. İnsanda akıl iki türlüdür. Birincisi; «Akl-ı meâş». İkincisi; «Akl-ı meâd»dır. Nefsânî arzularının peşine düşen, dünyanın gāilesine kapılıp haz ve lezzetlerle gününü geçirmek […]

Continue reading »

GEL ZİKREDELİM ALLÂH’I!

Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com Kalpler itmi’nâna ersin, Gel zikredelim Allâh’ı! Bizden nisyânı gidersin, Gel zikredelim Allâh’ı! Zikrolsun günün siftahı… Îmânımız yenilensin, Yakînlerimiz bilensin, Letâifler tam dillensin; Gel zikredelim Allâh’ı! Göğsü sarsın inşirâhı… Zikredelim tâ derinden, Duysun vücut her yerinden, Her gecenin seherinden; Gel zikredelim Allâh’ı! Nur kaplasın her cenâhı… Analım da bizi ansın, Diller zikirle ıslansın, Nefs-i emmâre uslansın; Gel […]

Continue reading »

SEVDA GÜVERCİNLERİ

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com   Göğü hâleler sarar, mehtaplı bir gecede, Lâleler filizlenir, sînesinde düşlerin. Hayatın güzelliği saklı iki hecede, Özünde müjdeler var, masmavi gülüşlerin. Ay doğan o gözleri, rûhumu kuşatırken, Nazarı huzur verir, ufkuma ışık saçar. Kahverengi cemreler, baharı yaşatırken, Yerde yıldızlar ışır, gökte çiçekler açar. Şemse döner, uykumu bezeyen rüyalarım, Fezânın boşluğunda kaybolur, kör karanlık. Umut sarmaşığıyla örülen hülyalarım, […]

Continue reading »

ALLÂH’A MÎRÂC

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Tâif’in bağrında hicran dağladı, Ümmetin derdiyle Ahmed, ağladı. Yükselirken Hakk’a kalbinden kelâm, Geldi Cibril verdi Allah’tan selâm. Sonra Refref geldi göklerden Burak, Arş’ının üstünde mîrac sundu Hak: مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰيَاتِنَا Nurlu bir leylinde sır vermek için, Âyet âyet hakkı göstermek için, Şanlı Sübhan, etti ihsân ruh-beden, Mescidü’l-Aksâ’ya […]

Continue reading »

BEKLEME!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Aşk ile her an coşmaya haydi, Yâre gönülden koşmaya haydi!.. Haydi be dostum derdi yudumla, Gökleri tekrâr aşmaya haydi!.. Yâr ile mîraç var bize gönlüm, Secdeye candan düşmeye haydi!.. Şevk ile deryâ ırmağı bekler, Sel gibi ey göz taşmaya haydi!.. Haydi diyorsan bekleme Seyrî, Önce velâkin pişmeye haydi!.. müfteilâtün – müfteilâtün

Continue reading »

ŞAİRLERLE HASBİHÂL -2-

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) -müşâare, tanzim, yeniden söyleyiş- Aynî: Salâh-ı hâli mahveyler dem-i pîrîdeki gaflet, Tecellî-i füyûzât-ı sabâha hâb olur mânî.1 Tâlî: Seherde kalkamadıysan fecirde bâri uyan! Sabah feyizleri gökten yağarken etme ziyan! Şebâb-ı ömrü harâb eyledinse şehvet ile, Şu ihtiyarlığı olsun geçirme gaflet ile…2 Kuss bin Sâide: مَا بَالُ النَّاسِ يَذْهَبُونَ وَلَا يَرْجِعُونَ ؟!، أَ رَضُــوا فَـأَقَامُوا ، أمْ […]

Continue reading »

KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -38- HAZIRLIK ZAMANI

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi KULLUK AHDİ Cenâb-ı Hak, insanı kulluk için yarattı. Âdem Babamız’ın bütün zürriyetine, ruhlar âleminde; “–Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” diye sordu. Bütün insanlar olarak; “–Evet, buna şâhidiz.” cevabını verdik. (el-A‘râf, 172) Zira o âlemde her şey alenî ve perdesizdi. Ruhlar; Cenâb-ı Hakk’ın azamet, kudret ve sonsuz tecellîlerini temâşâ hâlindeydi. Sonra bu imtihan dünyasına geldik. Bu […]

Continue reading »
1 156 157 158 159 160 1.002