HAYÂ ETMEK LÂZIM!

İrfan ÖZTÜRK Îmânın kemâli Rasûl-i Zîşân Efendimiz’e muhabbetle mümkündür. O’nu her şeyden ziyade seveceğiz, sayacağız; O’nu incitmemeye çalışacağız. Böyle yapmadıkça, îmânımız kemâle ermez, îmânı kemâle ermeyenler de elbette âlâ olamaz, esfel olurlar. -Sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’den «sıradan biri» gibi bahsetmek, sünnetini hafife almak, O’nun âlinden, ailesinden, aile büyüklerinden bahsederken ileri-geri konuşmak O’nu incitmektir, Arş-ı âlâyı gazapla titretecek bir edepsizliktir. […]

Continue reading »

SAFİYYE HALA’NIN EĞİTİM METODU

Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in sevgili halası, bizim de halamızdır. «Halamız sayılır.» demedik, «Halamız.» dedik. Hattâ öz halamızdan önce gelen halamızdır o bizim. Safiyye Hala -radıyallâhu anhâ-, İslâm güneşinin doğduğu o ilk günlerde İslâm nûru ile nurlanarak, halalığının yanında Peygamberler Sultanı’na sahâbe olma şerefine ermiş seçkin şahsiyetlerden biridir. Müslüman, İslâm esaslarına göre şekillenen şerefli insandır. Kimliğini, […]

Continue reading »

Allah Rasûlü’nün Terbiyesinde ASR-I SAÂDET TOPLUMU

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi BAŞKA MÛCİZEYE HÂCET YOK! Sayısız mûcizelerle geldi. Sükûtu bile insanlığa mûcizeler tevzî etti. Her hâli ve her yaptığı, ayrı bir mûcizevî kıymete hâiz oldu. Bu sebeple O Varlık Nûru j hakkında; İslâm usûl-i fıkhının yani hukuk metodolojisinin en önemli sîmâlarından olan Karâfî der ki: “Peygamber j Efendimiz’in sahâbeden başka hiçbir mûcizesi olmasaydı, sahâbe-i kiram […]

Continue reading »

BİZE, BİZDEN BİR PEYGAMBER -Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem-

Prof. Dr. Ömer ÇELİK omercelik08@hotmail.com Allah Teâlâ’nın beşeriyete en büyük ikrâmı, Peygamberlerin Efendisi Hazret-i Muhammed -aleyhisselâm-’ı bize peygamber olarak göndermesi ve bizi O’na ümmet yapmasıdır. Meccânen nâil olduğumuz bu nimetin şükrünü îfâ edebilmek için; O’nu tanımak, O’nun hayatını hayatımıza mîzan etmek ve kulluğun her sahasında O’nu kendimize üsve-i hasene olarak rehber almak mecburiyeti vardır. Âyet-i kerîmede buyurulur: “Andolsun ki sizin […]

Continue reading »

KALPTEN KALBE AKIŞ VAR

İrfan ÖZTÜRK Tasavvuf yollarında ehl-i sünnet mutasavvıflar yürüdüğü gibi, bazı ehl-i bid’at de mârifet vadisinde yol almaya çalışmıştır. Fakat velâyet nûru ehl-i bid’atin kalbine inmez. Onlar mârifete yaklaşamamıştır. Çünkü kalpte bid’at pisliği dururken; gönül, ehl-i sünnet îtikādı ile tezyin edilmedikçe Cenâb-ı Hakk’ın cemâlî sıfatları böyle bir hâneye asla tenezzül etmez. Bugün dînimizi İmam Rabbânî ve emsalleri gibi büyük âlimlerin kitaplarından […]

Continue reading »

SAFİYYE HALA

Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr İslâm güneşi doğmuş, karanlıktan aydınlığa geçiş süreci başlamıştı. Bu süreç içinde İslâm nûruna sırtını dönerek karanlıklar içinde kalıp karardıkça kararanlar olduğu gibi, İslâm nûru ile nurlananlar da vardı. Bunlardan biri de Safiyye bint-i Abdülmuttalib idi. Hazret-i Safiyye -radıyallâhu anhâ- Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in öz halalarından biriydi. Diğer halalar henüz şaşkınlık içinde bocalarlarken, Safiyye Hala […]

Continue reading »

Yaratılana Şefkat EHL-İ İSLÂM’A MUHABBET

Dr. Âdem AKIN ademakin@yuzaki.com Muhammed YETİM muyetim@yuzaki.com VASİYET 33/A Her Müslüman’ın sadece Müslümanlığı sebebiyle olan haklarını kollayıp gözet. İslâm, her Müslüman’ı şahsiyet itibarıyla nasıl eşit tutuyorsa sen de o şekilde eşit davran. (Aralarından hiç birini hakir görme.) Asla; “Şu kişi saltanat ve makam sahibidir; şu, kıymetsiz biridir; şu, servet sahibidir; şu, fakirdir; şu, büyüktür, şu, küçüktür…” deme. Kimsenin hakkına -ister […]

Continue reading »

EN BÜYÜK EDEBİYAT MÛCİZESİ: KUR’ÂN

Prof. Dr. Ömer ÇELİK omercelik08@hotmail.com Her peygambere döneminde meşhur olan ilim, irfan ve terakkîye göre mûcizeler verildi: Hazret-i Musa döneminde sihirbazlık had safhaya çıkmıştı. Ona mûcize olarak; «asâ» verildi. Yere atılınca bir anda kocaman bir ejderhâ oluyor; sihirbazların bütün sihirli değneklerini yutuveriyordu. Koynuna sokup çıkardığı eli bembeyaz oluveriyor; yüksek voltajlı bir ampul gibi parıldıyor, ışık saçıyordu. Hazret-i İsa devrinde tıp […]

Continue reading »

MÜSBET İLİM GÖZÜYLE ZİKİR

İrfan ÖZTÜRK Zikir, lügatte; hatırlamak, zihinde tutmak, unutmamak ve anmak demektir. Tasavvuf büyükleri zikri, yollarının aslı kabul etmişler ve usuller geliştirerek zikirler icrâ etmişlerdir. Zikir, Kur’ân-ı Kerim’de 250’den fazla yerde geçmektedir. Mutasavvıflara göre gerçek zikir; «Allâh’ı şiddetle (aşkla) sevmek, ondan nasıl korkulması gerekiyorsa öyle korkmak, gafletten kurtulup, hakikate ermek ve Allah’tan başkasını unutmaktır.» Çünkü Allah; “Unuttuğun zaman Rabbini zikret (hatırla).” […]

Continue reading »

PEYGAMBER TAVSİYESİ

Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Babasının baskı ve işkencelerinden kurtulan Hâlid bin Saîd, sevgili hanımı Ümeyme ile beraber İslâm güneşi ile aydınlandıkları gibi, namaz nûru ile nurlanıyorlar, her geçen gün kendilerini daha iyi yetiştiriyorlardı. Amr ile Fâtıma da aynı gülistanın gülleri durumundaydılar. Amr kardeşi iken, Fâtıma da yengesi oluyordu Hazret-i Hâlid’in. Diğer kardeşleri îman etmedikleri için, düşmanlıklarını sürdürüyorlardı. Ayrıca bir araya gelmeleri […]

Continue reading »
1 142 143 144 145 146 168