MÂNÂSINA ER!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Üç-beş kuruş uğrunda paramparça avuçlar, Ummânı mı, külhânı mı, bilmem ne avuçlar! Suçtur; bu namaz yalnız eğilmekle kılınmaz, Açlık ve susuzluktan ibâret mi oruçlar? Vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

Okumaya Devam Edin...;

KİMLER KİME ZİMMETLİ?

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Dünyâda garipler ve yetimler, üşüyorlar, Bencil ısınanlar, yedi gökten düşüyorlar. Bir yanda keyif ehli, duyarsız hegemonya, Bir yanda sefâlet dolu, açlık dolu dünyâ. Eyvah dolu enkāza bakın; nerde hamiyyet? Kimler, kime zimmetli, uyansın beşeriyyet! Ey şefkatin insâfı, uyan, bunca figanla, Ey merhametin kalbi, bu feryatları anla! Ey aynı vücûdun sayısız uzvu olan biz, Birlikte huzûruz ya […]

Okumaya Devam Edin...;

LÂ-MEKÂNLARA…

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Bizler ki cennetin ve cemâlin garîbiyiz, Dönmek vazîfemiz, o mübârek vatanlara!.. Âlemde coşkumuz yedi kat kubbeden öte, Sığmaz bu rûhumuz şu betondan tavanlara! Fânî vücûd adımlarımız, metre metredir, Bâkî gönül adımlarımız, lâ-mekânlara!.. mef’ûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün

Okumaya Devam Edin...;

BÜYÜK AYASOFYA CÂMİİ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Bu mübârek câmi, bir müjde-i Peygamber olan feth-i mübîn ile muammer ve Cenâb-ı Hakk’ın «belde-i tayyibe» ifadesiyle işaret ettiği zafer hikmetine müyesser bir câmi-i kebîr. Hasret dolu bir fetretin ardından tekrar ibâdete açılması münasebetiyle Hakk’a şükür, halka tefekkür… Tekbîr ile, Hak erlerinin başladı marşı, Allah sesimiz, tuğlarımız, süsledi Arş’ı. Bir çağladı Han Mehmedimiz, yirmi birinde, Dağlar […]

Okumaya Devam Edin...;

GERÇEKLERİN ÖNÜNDE

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Fânî safâya kanma, binâ eyle sonsuzu, Gel-geç olan nasîbi umanlar, gelip geçer! Yârın ufukta yeller eser, perdeler uçar, Gerçeklerin önünde yalanlar gelip geçer!.. vezni: mef’ûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün

Okumaya Devam Edin...;

VAR MI GÖNÜL?

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Bu zemin boş; yedi kat gökte yerin var mı gönül? Sana âit yücelikten haberin var mı gönül? (Seyrî) Hak deyip sînede güm güm vuruşun var mı gönül? Şu yaman rüzgâra dimdik duruşun var mı gönül? Yolcusun! Söyle gönül yolculuğun hangi yöne? Nerdedir menzil-i maksud? Varışın var mı gönül? Mal ve mevkiyle böbürlenmeye gelmiş değiliz, Hakka, hayrâta […]

Okumaya Devam Edin...;

O’NUNLA IŞILDAR

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Bir ay gibi hurşîdi gören gözler ışıldar, Peygamber’i seyrâna eren özler ışıldar, Hem göz ile, hem öz ile seyreyle Habîb’i, Coştukça Muhammed diyerek, sözler ışıldar! Vezin: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün    

Okumaya Devam Edin...;

TAKAS ETME!..

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Zannetti kör nefis, var başka bir tat, Havvâ’yı da Âdem’i de etti mat!.. Aldırmadı haram ile helâle, Hatâ yaptı akıl, düştü melâle… Güzeli çirkinle eylersen takas, Yâr ile bağını keser bir makas…

Okumaya Devam Edin...;

Henüz Tanımadan da GÖRENLERİN DİLİYLE O -sallâllâhu aleyhi ve sellem-…

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Rasûl’e hicreti emretti Varlığın Rabbi, Medîne semtine râm oldu Mekke’nin kalbi. … Kadid’de uğradılar yol tarafta bir çadıra, Bu, Ümmü Mâbed’e âitti, handı yolculara. Yemek verir ve su ikrâm ederdi her gelene, Fakat bugünkü misâfir süt isteyince, o ne; –Anam, babam Sana kurban, deyip de açtı keder: –Şu boş koyundan eğer, süt çıkarsa, Sen sağıver! Hudâ […]

Okumaya Devam Edin...;

SALEVAT OLMASA!..

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) O Can Muhammed’e eylerse dil salât ü selâm, Nasîb olur iki dünyâda türlü türlü merâm… Okunmasaydı o fermân-ı Hak olan salevat, Bu halka belki konuşmak dahî olurdu harâm… vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün

Okumaya Devam Edin...;
1 2 3 4 5 17