EDEP YÂ HÛ!..

Sami GÖKSÜN Cenâb-ı Hak, bizleri Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e ve O’nun hayatına uygun olarak yaşayıp, O’ndan müstefîd olan kimseler olarak «selâm yurdu»na (cennete) davet ediyor. Yeter ki mü’minler olarak; sahabe-i kiram efendilerimiz gibi edebimizle, ahlâkımızla, fazîletimizle ve sâlih amellerimizle Hak yolunda gayret ediyor olabilelim. Ecdâdımız bu noktada sahâbe efendilerimiz gibi Peygamber Efendimiz’e tâbî oldular. Böylece onlar da Peygamber […]

Continue reading »

Gerçek Nimetlere Gerçek Yansımalarla ŞÜKÜR!

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Cenâb-ı Hak, Rahmân Sûresi’nde; İnsanı yarattığını ve ona anlayıp, açıkça anlatmayı öğrettiğini ifade ediyor. Güneşin ve ayın bir hesaba göre hareket ettiğini buyuruyor. Göğü yükselttiğini ve kâinâta mükemmel bir denge koyduğunu söylüyor. Bütün canlılar için yeryüzünü vâr ettiğini, orada çeşit çeşit meyveler, ürünler ve bitkiler yarattığını bildiriyor. Ardından soruyor: “Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?” (er-Rahmân, 13) Kudretini […]

Continue reading »

Mü’minlerin Annesi HAZRET-İ ÂİŞE ES-SIDDÎKA BİNTİ’S-SIDDÎK -radıyallâhu anhâ-

Nüseybe AKSOY Hazret-i Âişe Vâlidemiz bi’setin 4. yılında Mekke’de doğdu. Babası Ebûbekir bin Ebû Kuhâfe, annesi Kinâne kabîlesinden Ümmü Rûmân bint-i Âmir bin Uveymir’dir. Küçük yaşlarda müslüman olmuştur. Allah Rasûlü’nün üçüncü zevcesidir. Nikâhları Mekke’nin son yıllarında, evlilikleri ise hicretin 2. yılı Şevval ayında Medine’de gerçekleşti. (Zehebî, II, 141-142) ALLAH RASÛLÜ’NÜN RÜYASI Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu evliliğe sâdık rüya […]

Continue reading »

AİLEDE HUZUR İÇİN…

İrfan ÖZTÜRK Rabbimiz, aile huzuruna büyük ehemmiyet vermiş ve bize şöyle duâ etmemizi telkin buyurmuştur: “…«Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takvâ sahiplerine önder kıl!»…” (el-Furkān, 74) Bu saâdetin sağlanması için, elbette karı-koca arasında güzel ahlâka, sevgiye, saygıya, merhamete ve karşılıklı hak ve vazifelere dayanan güzel bir münasebet şarttır. Cenâb-ı Hak, zayıfı güçlüye emânet eder. Annelik […]

Continue reading »

İMTİHAN DÜNYASI

YAZAR : Sami GÖKSÜN Cenâb-ı Hak; insanı bu dünyaya, ilâhî takdirin bir neticesi olarak göndermiştir. İnsan bu hakikati ve gayeyi kavrayamazsa, kendince belirlediği fânî ve küçük hesaplar peşinde ömrünü tüketmektedir. Oysaki insan, hayatının her ânında imtihanla baş başa kalmaktadır. Bunun böyle olacağını Cenâb-ı Hak, Ankebût Sûresi’nin ikinci âyet-i kerîmesinde şöyle beyan buyurur: “Şimdi bu insanlar sadece; «İnandık!» demekle kendi hâllerine […]

Continue reading »

Maksıdu’ş-Şerîa Nokta-i Nazarından İSLÂM’DA İBÂDET MEFHÛMU

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İbâdet kulluk demektir. İslâm, kulluğun yalnızca Allâh’a yapılmasını emreder. Kulluğun temelinde Allâh’a gönülden bağlanmak, O’nun yüceliğini kabul etmek (ta‘zîm), O’na itaat edip boyun eğmek (istislâm), bu konuda hiç kimseyi O’nun önüne geçirmemek, Onu sevmek (hubb), O’nun emirlerini çiğnemekten ve âhirette bunun âkıbetinden sakınmak (havf, takvâ), O’na dayanıp güvenmek (tevekkül), O’na yönelmek (teveccüh, inâbe) […]

Continue reading »

Emânetlerdeki İsraf

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi   YAZIK! Cenâb-ı Hak insana kıymet verdi; “Benî Âdem’i mükerrem kıldık…” (el-İsrâ, 70) buyurdu. En kıymetli şeyleri insana ihsân etti. Ruh verdi, akıl verdi, sıhhat verdi, ömür verdi. En kıymetli rehberi ve en muhteşem kitabı gönderdi. Sonra bütün bu kıymetleri, güzelce değerlendirmesi karşılığında yine çok kıymetli bir ikram va‘detti: Onu, cennet-i âlâya davet etti. […]

Continue reading »

Mânevî Terakkî ve Şahsiyet Medresesi Olarak TASAVVUF DÜNYAMIZ

YAZAR : Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com Kâinat, insan için çözülmeyi bekleyen muammâlar silsilesi ile dolu. Varlık âlemi insan için ne kadar karmaşıksa, bu âlemin içerisinde yaşayan insan da o kadar karmaşık ve sırlarla dolu. İnsanı tanımlayan ilim adamlarına baktığımızda, insanı âdeta küçük bir âlem olarak nitelediklerini görüyoruz. Kâinâtın yapısında; hem madde, hem de mânâ olduğu gibi, küçük âlem olan insanın da […]

Continue reading »

HAZRET-İ EBÛBEKİR -radıyallâhu anh-

ŞAİR : Ali AĞIR aliagir70@gmail.com Sahâbenin incisi, Hazret-i Ebûbekir… İkinin ikincisi, Hazret-i Ebûbekir… Gökte Kureyş halîmi, Yerde dürüst, samimî, Yetimlerin hâdimi, Hazret-i Ebûbekir… Takvâsı dağlar gibi, Güzel ahlâk sahibi, İslâm’ın ilk hatibi, Hazret-i Ebûbekir… İlk yetişkin müslüman, Cömertlikte bir umman, Ateşten âzâd olan, Hazret-i Ebûbekir… Rasûl’ün can yoldaşı, En üstün gönüldaşı, Mağara arkadaşı, Hazret-i Ebûbekir… Gönlü nurdan bir gülşen, Daim […]

Continue reading »

113. SAYI TAKDİM

  Kıymetli Okuyucularımız, Hazret-i Ali buyurmuş: “Dünyanın; helâline hesap var, haramına azap var, şüphelisine ikab (ceza) var.” Tam da dünyevîleşen, dünya malı için, makam için, servet için, petrol için; birbirinin boğazına çöken biz müslümanlara lâzım olan bir hatırlatma. Ramazân-ı şerif de; yememize, içmemize, hattâ öfkelenmemize, düşüncesizce konuşmalarımıza koyduğu sınırlamalarla bu ikaz mânâsını derinden taşıyor. Esas hayatın âhiret olduğunu Ramazan’dan daha […]

Continue reading »
1 2