GÖNÜL İNSANI

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Hâce Musa TOPBAŞ -rahmetullâhi aleyh-, 1917’de Konya/Kadınhanı’da dünyaya geldi. Ailesiyle birlikte İstanbul’a taşındı. Mektep tahsilinden sonra dînî sahadaki tahsiline ağırlık verdi. Elmalılı Hamdi YAZIR’dan Kur’ân-ı Kerim, M. Âsım YÖRÜK’ten Arapça ve dînî bilgiler, hattat Hâmid AYTAÇ’tan hüsn-i hat dersleri aldı. Pederinin mesleği olan ticaretle iştigal etti. Bunun yanında eğitim ve hayır hizmetlerine öncülük ederek, müstesnâ bir […]

Continue reading »

SARAYHAN

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Zâhid, sûfî ve muhaddis İbrahim bin Edhem bin Mansûr Hazretleri, Belh’te doğdu. Ömer -radıyallâhu anh-’ın soyundan gelmektedir. Hayatının ilk döneminde geniş bir imkânı, emrinde hizmetçileri ve yardımcıları vardı. Fakat yaşadığı hâdiseler üzerine; huzur ve ebedî saâdet için zühd ve takvâ hayatını tercih etti. Memleketini terk ederek önce Mekke’ye gitti. -Kendi ifadesiyle- nefsiyle en çetin savaşı, vatanını […]

Continue reading »

ASLANI UYSALLAŞTIRDI!?.

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Suffe ashâbından Sefîne -radıyallâhu anh- aslen İranlıdır. Asıl adının Kays olduğu rivâyet edilir. Lakâbının hikâyesi şöyledir: Bir seferde yorulan bazı sahâbîler Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in emri üzerine birtakım eşyalarını ona yüklemişti. Onun çok miktarda eşyayı rahatlıkla taşıyabildiğini gören Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- kendisine latîfe olarak «sefine» yani gemi diye hitap etmişti. O günden […]

Continue reading »

VUSLATTAN HASRETE DÖNÜŞ…

Sami GÖKSÜN Yüce Rabbimiz nasip etti bu yıl da Ramazan umresini yapıp döndük. Evet; bir umre mevsiminin tamamlandığı şu günlerde, hem Mekke hem Medine Allah ve Rasûlü’nün misafirleriyle doldu taştı. Ülkemize, yuvamıza dönmüş olsak bile gönüllerimiz ve ruhlarımız hâlen oradadır. Bu umreden sonra bazı sığ düşünen insanlar için bu dönüş, bir vedâ olabilir. Ama gönüllerini ve ruhlarını orada bırakanlar için; […]

Continue reading »

KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -1-

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi İSLÂM’DA CİHAD KUR’ÂN NURDUR Kur’ân-ı Kerim, Cenâb-ı Hakk’ın insanlığa gönderdiği son ilâhî mesajıdır. Hakk’ın bize mektubudur. Kur’ân-ı Kerim, şifâ ve rahmet menbaıdır. Müttakîlere hidâyet rehberidir. Mü’minlere hikmet dolu öğüt, hatırlatma ve nasihattir. Kalp ve rûha basîret nurlarıyla imdâd eden ebedî hidâyet mûcizesidir. İki cihânı feyizlendiren sonsuz berekettir. Ebedî saâdetin reçetesi ve müjdesidir. Kur’ân-ı Kerim; […]

Continue reading »

Şanlı Mâzîmizden Seçme Nükteler – ZİKRİ KESİLMİŞ

Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Yûsuf Sinan, nâm-ı diğer Sümbül Efendi, Merzifon’da doğdu. İlk tahsilini burada aldıktan sonra İstanbul’a giderek medrese okudu. Devrin meşhur âlimlerinden ders aldı. Medrese tahsilini ikmal ettikten sonra Cemâl-i Halvetî’ye intisâb ederek tasavvuf yoluna girdi. Seyr u sülûkunu tamamladıktan sonra Mısır’a gitti, irşad faaliyetlerinde bulundu. Şeyhinin vefatının ardından tekrar İstanbul’a avdet ederek Koca Mustafa Paşa Dergâhı’na geldi. […]

Continue reading »

HAK YOL İSLÂM’DIR!

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Hıristiyanlığa reddiye yazan ilahiyatçı mühtedî David Benjamin Keldânî, 1866’da İran/Urmiye’de doğdu. 1895’te Süryânî rahibi oldu. 1904’te İstanbul’a geldi. Şeyhülislâm Cemâleddin Efendi ve II. Abdülhamid Han’la görüştü. Daha sonra kelime-i şahâdet getirerek müslüman oldu ve «Abdülehad Dâvûd» adını aldı. Padişah tarafından Dâru’ş-Şafaka ve Dâru’l-Fünûn’da muallimliğe tayin edildi. Bilinen en meşhur kitabı İncil ve Salîbdir.* İstanbul’da […]

Continue reading »

Terbiye ve İrşâdın Sırrı : Muhabbet, Sabır ve Tahamm..

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi MUHTEŞEM CENNET İÇİN… Cenâb-ı Hak, kullarını muhteşem cennetine davet eder. Lâkin, Rabbimiz; cennete, ancak kalb-i selîme erişmiş, mükerrem vasıflar kazanmış kullarını kabul eder. İnsanoğlu dünyaya terbiyeye muhtaç ham bir nefs ile gelir. İmtihanın îcâbı olarak; nefse, fücur da yerleştirilmiştir, o kötülükten kurtulmak için gereken takvâ duygusu da ilhâm edilmiştir. Merhameti sonsuz Rabbimiz; kullarının mükerrem […]

Continue reading »

ASGARÎ KÂR

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Seriyy-i Sakatî -kuddîse sirruhû- 772’de Bağdat’ta doğdu. Baba mesleği olan hurdacılıktan (sakatî) geçimini sağladığı için bu nisbeyi aldı. Hadis öğrenmek için Mekke’ye kadar gitti. Mârûf-i Kerhî ve Bişr-i Hafî gibi sûfîlerin sohbetinde bulunan Seriyy-i Sakatî -kuddîse sirruhû-, zühd ve takvâya ehemmiyet verirdi. «Keşke herkesin üzüntüsünü ben çeksem de onlar rahatlasa!» diyerek başkalarını kendine tercih […]

Continue reading »

Mü’mine Yakışmayan Vasıf: Cimrilik

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi Cenâb-ı Hak buyurur: وَذَرُوا ظَاهِرَ الْاِثْمِ وَبَاطِنَهُۜ “Günahın zâhirini de bâtınını da bırakın! …” (el-En‘âm, 120) Müfessir Fahruddin Râzî -rahmetullâhi aleyh-, bu âyetin tefsirinde şöyle der: “Günahın zâhiri, uzuvların fiilleridir. Bâtını ise, kalbin fiilleridir ki, bunlar, kibir, hased, ucub (kendini beğenme), müslümanlara (karşı da çekememezlik vesaire sebebiyle) kötülük düşünme gibi günahlardır. Bu kısma, kötü […]

Continue reading »
1 7 8 9 10 11 12