Feryat

EDÎBÎ (Recep YILDIZ) Aksâ duvarlarında Filistinli bir kadın, Yıldızların günâhına girmiş de titriyor. Sahrânın avlusunda kızıl renkli bir sükût, Boşlukta dalga dalga; «Aman yâ medet!» diyor. Aksâ duvarlarında Filistinli bir kadın, Gark etti gözyaşıyla bütün kutlu mâbedi. Feryâdı parçalandı karanlıkta her gece; Feryâdı parça parça dağılmıştı, görmedi… Aksâ duvarlarında Filistinli bir kadın, Masmâvi gözlerinde yaş olmuş bütün hayat. Hummâlı, kuşku […]

Continue reading »

Güne Doğru

Dinçer ARIKLI Bu karanlık içinden çıkmak istersen güne, Uyan artık gafletten, zaman âhirzamandır… Geldiğin gibi inan bir günde öldüğüne, Dünya direksiz yapı, çift kapılı bir handır… Birinden gelen yolcu, diğerine ulaşır, Kötülük ve pislikler günahkâra bulaşır, Bir tekne ki dört kollu, durmadan yolcu taşır, İçindeki her şeyi bırakan bir insandır!.. Rûhunda şaklayınca o nedâmet kırbacı, Sana yardım edemez orada kardeş, […]

Continue reading »

Servi Ağacı

CELİL (Halil GÖKKAYA) Elif derken dönmüşsünüz elife, Rahmet-i Rahmân’a erin serviler. Ağaç âleminde varsa halîfe, Bulunmaz eşiniz narin serviler… Çeliği kararmış kılıç hâlleri, Türeyiş Destanı okur dilleri, Topraktan zirveye uzar elleri, Lâvanta kaynağı serin serviler… Heybetinde vahdet, kokusunda nur, Kirliliğe kalkan, yangınlara sur! Rüzgârlara meydan okurken mağrur, Fânî duruşuyla derin serviler… Bizden sonra bize hep kulak verin, O çağlara bizden […]

Continue reading »

Bayram

Ahmet ARSLAN Seninle buluşmak öyle güzel ki; Herkesin en güzel sözüsün bayram… Kalplerdeki yerin öyle özel ki; Sevincin, neşenin özüsün bayram… Özlemdir, içlerde sana duyulan, Gönül şöleninde sevip sayılan, Bir bayram sabahı rûha yayılan Mutluluk nûrunun hazısın bayram… Garibin gönlünü alıvermişsen, Hâlini-hatrını soruvermişsen, Bir lokma, bir hırka oluvermişsen, Sevinen yoksulun yüzüsün bayram… Gülmeyi unutmuş yüzlerle dolan, Daha açılmadan gül benzi […]

Continue reading »

Hazret-i Bilâl’in Ezânı

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Ümeyye bin Halef’in vardı zenci bir kölesi, Bilâl’di ismi, sulardan güzeldi, gürdü sesi. Rasûl’ün aşk ile cân attı Hakk’a dâvetine, Ümeyye, kızdı bu parlak gönül hidâyetine. «Ne hakla eyledin îman?» deyip de etti cefâ, Bilâl’se her şeye rağmen özünde Hakk’a vefâ, «Ehad, ehad» dedi şirkin alev alev közüne, «O bir, O bir!» diye haykırdı müşriğin yüzüne! […]

Continue reading »

Kurusun!

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Arzı nefret ve zulümlerle karanlar kurusun! Hep husûmet hamurundan yoğuranlar kurusun! Gâvurun zulmüne rahmet okuturmuşçasına, İçimizden şu mazarrat çıkaranlar kurusun! Batıdan, bâtıl akımlardan alıp pis virüsü, Çıldıranlar, azıtanlar, kuduranlar kurusun! Bilmez erkekçe dövüşmek nedir, alçak sırtlan! Kuytudan patlatılan bomba kuranlar kurusun! Güçlü bir Türkiye’nin sırtına kambur kesilen, Şanlı aslanları fâreyle yoranlar kurusun! Gencecik canlara kalleşçe tuzaklar […]

Continue reading »

Bu Vatan Bölünmez, Bu Bayrak İnmez!

Yusuf DURSUN «Son ocak sönmeden» yurdumda benim, Bu vatan bölünmez, bu bayrak inmez! Bin yıllık tarih var ardımda benim, Bu vatan bölünmez, bu bayrak inmez! Gökyüzünde son güneşler batmadan, Yeryüzünde son şafaklar atmadan, İsrafil’in «kalk» borusu ötmeden, Bu vatan bölünmez, bu bayrak inmez! Birlikte dolaştık yaylada, kırda; Birlikte can verdik bu cennet yurda. Unuttuysan öğren, tarihe sor da; Bu vatan […]

Continue reading »

Gazel

SEFERÎ (M. Nejat SEFERCİOĞLU) Cânânı diler cânını vermez nice iştir? Dünyâyı diler gülleri dermez nice iştir? Vuslat diye âfâkı tutar nâlesi amma; Allâh’a giden yollara girmez nice iştir? Dünyâya verir her gece bin türlü nizâmı; Bir taş koyabilmez eli ermez nice iştir? Yüz türlü hatâ bulmada mâhir geçinir de, Çeşmindeki mertekleri görmez nice iştir? Kervan yola düşmüş seferîdir bütün âlem, […]

Continue reading »

Firakın Yaktı Beni

Salih Zeki MERİÇ Sen geldin ya Efendim, bu âleme can geldi… Güzellik ülkesinden ülkeme canan geldi, Dirildi en ümitsiz hasta bedenler bile; Sen’inle bu gönlüme inci ve mercan geldi, Sen geldin ya Efendim, bu âleme can geldi… Gönüller iklimine düşürdüğün o mânâ… Hikmetinden içelim ne olur kana kana! Çöller bize bir damla suyu vermese bile, Seninle sanki düştük sonsuzluk ummânına! […]

Continue reading »

Yabanda Bir Nesil

Servet YÜKSEL Ayrıldılar gözlerinde yaşlarla, Bir zamanlar kara trenler vardı. Deli çağlarında pembe düşlerle, Gurbetin koynuna girenler vardı. Boylarını aştı zevk u safâlar, Memlekette kaldı ahde vefâlar, Kara gözlü Fadimeler, Leylâlar… Hasret yumağına çile sarardı. Gönüller incitti gül sandıkları, Gaflete götürdü yol sandıkları, Meğer bir saatmiş yıl sandıkları, Yarım asrın çoğu ziyan, zarardı. Sanki güneşini yitirmiş yüzün, Sabahı kasavet, akşamı […]

Continue reading »
1 419 420 421 422 423 460