Kategori: ŞİİR

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) Asırlardır kıymık kıymık doğrandık. Yok mu bu vahşete, zulme; «Dur!» diyen? Hak ararken haksızlığa uğradık, Yok mu bu vahşete, zulme; «Dur!» diyen? Yetmedi mi? Yüzyılların uykusu, Bitmedi mi sübyanların korkusu, Kanlı gözyaşıdır şimdi bengisu, Yok mu bu vahşete, zulme; «Dur!» diyen? Nerde kaldı özündeki feraset? Sinmek midir ceddinizden veraset? Yapılır mı canavarla siyaset? Yok mu bu vahşete, […]

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) -İlhan’a- Gözlerini kaldır göğe, İncecikten rahmet yağar. Hak varlığın bildirmeye, İncecikten rahmet yağar. Aç sîneni rahmetine, Koy kendini hizmetine, Ulaştırır devletine, İncecikten rahmet yağar. Bildin ise yüzün kara, Düştün ise bugün dara, Deme beni kim kurtara, İncecikten rahmet yağar. Ölüm-doğum elindedir, Hepsi rahmet içindedir, Her zerreye hayat verir, İncecikten rahmet yağar. Şimşek misal celâline, Rahmet delil cemâline, […]

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN) Âh Filistin, kanayan bağrına suskun kalınır, Mazlumun hakkı alınmaz mı ki, elbet alınır! Akıyor gözyaşımız, dinmedi mazlûma zulüm, Haftalardır sürüyor, kol geziyor orda ölüm! Yapılan zulmü ne vicdan ne de idrâk alıyor? Nasıl anlatmalı bilmem, bunu nakletmesi zor! Önce bir gerçeği serdetmeli insaflı göze, Gazze, Sultan Hamid’in nazlı yetîmiydi bize… O Yahûdî ise tehcîr edilir, hor […]

Mustafa Necati BURSALI Bu müthiş felâkete hangi göz baksa ağlar, Ey rahmet Nebî, medet, Mescid-i Aksâ ağlar! Nice zamanlar var ki ümmetin kanı heder, Gecesi ve gündüzü, artık her ânı heder! Artık eski günler yok, cihanın yüzü kara, Sabahı ve akşamı, gece-gündüzü kara!.. Mazlumu kan götürür, koca dünya ses etmez, Allâh’ın rızâsına hiç kimse heves etmez! Dinime kini vardır, bir […]

M. Faik GÜNGÖR Kendini tanırsan küçük değilsin, Âlemler dürülü senin içinde. Her göze, görünen açık değilsin, Gizli hazinesin tenin içinde. Sen ki meleklerin secde ettiği, Tek nutfeden renk, renk çiçek bittiği, İlmin çözemeyip çekip gittiği, Sırlı muammâsın genin içinde. Bezm-i Elest’teki sözün adına, Yaratılıştaki özün adına, Dünyaya sevdalı gözün adına, Damladan deryaydın cenin içinde. Gün doğar güzele hem de çirkine, […]

Memduh CUMHUR Devrân içinde Hakk’ı biz insanda bulmuşuz, Her zerresiyle âlemin esrârı bizdedir Bir gün cihâd-ı ekberi gösterdi son Nebî; Artık lütuf gönülde, savaş nefsimizdedir. Vezni: mef’ûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün

Mehmed ASLAN Görüm bakım görmüş her yeri Hak’tan Dünyanın incisi, gözü Erzurum! Türlü ıtır saçar taştan-topraktan; Cennet-i Âlâ’nın özü Erzurum! Zirveler bekçidir solu-sağına; Emniyet hâkimdir her bucağına; Döndürdü düşmanı çakıl çığına; Palandöken gibi gazi Erzurum! Türlü cümbüş verir her manzaraya; Renk renk atlas biçer dağa-dereye. Nurlu nakış vurur Hak’tan yöreye: Semâlardan inmiş terzi Erzurum! Erzurum’da gelir damağım tada, Nimeti şirindir […]

KÂFÎ (Ekrem KAFTAN) Battığın ufuklardan parlıyorsun sultanım, Okunuyor tarihin; ben Devlet-i Osman’ım! Kolunun uzandığı arza adalet verdin, Bir ulu çınardın ki beşere kanat gerdin! Batırmazdı denizler sana sormadan gemi, Yaşatmazdın beşere asla ölüm matemi! Saadet habercisi oldu ezan seslerin, Şifa verdi kalplere aşk kokan nefeslerin! Sînende toplandılar darmadağın kıtalar, Kesildi âsumanla arzdaki inkıtâlar! Sen öğrettin yeniden Allâh’a kulluk nedir, Gönüllere […]

İhsan KARİP Dört bir yanda oluk oluk akan kan, Müslüman kanıdır, uyan Müslüman! Yok mu dizlerinde birazcık derman? Mazlumlara zulüm kusarken vahşet, Nedir bu aymazlık, nedir bu gaflet? Eğlenceyi, oyun-oynaşı bırak Silkin de şöyle bir etrafına bak. Afganistan, Bosna, Filistin, Irak… Mü’minlere ölüm kusarken vahşet, Nedir bu aymazlık, nedir bu gaflet? Kan ağlıyor nice İslâm beldesi. Boğuyor ezanı şimdi çan […]

Hadi ÖNAL Ölçü para varlık bey, zorbalar zorlu sefir. Cem; faiz çemberinde, insan sıfırlı kesir! Ekmek arslan ağzında, dansa zorlanır fakir. Yılan siyon, enflasyon; cebir üstüne cebir. Gülen göbekler elips, oynak ense silindir. Göz mahkûm dikdörtgene, ekranda süslü Bekir. Dar açılı dik üçgen, ucu korkulu demir, Kurtulmak mı? Ne mümkün! Ensemizde bin vampir. Avuç, şak şaktan yorgun; alında ter değil; […]