CANLAR CANINA KURBAN

Yusuf DURSUN Canlar canı cânânıma hayrân olayım, Şol sevgili sultânıma mihmân olayım, Yıllar yılı yâr aşkına süslendi gönül; Bayram günü; «yâ Hak!» diye kurbân olayım. Vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûl

Continue reading »

NE GÜZEL ŞEY!.. -Fâik Âlî OZANSOY’a nazîre-

SEFERÎ (M. Nejat SEFERCİOĞLU) Sevdâlı gönüllerdeki hasret ne güzel şey!.. Cânâna dönüş vâr ise gurbet ne güzel şey!.. Bir ân o güzel gözleri karşında sanıp da, Camlardaki yağmur ile sohbet ne güzel şey!.. Binlerce kızıl gonca açan sînede her gün, Bülbül gibi güllerle muhabbet ne güzel şey!.. Bayram diye kurban dilemiş sevgili duydum; Bin cân ile fermâna icâbet ne güzel […]

Continue reading »

VATAN!

Servet YÜKSEL Gurbet eller, içimize sinmiyor. Her yere vatanım, sılam denmiyor. Kalbinin attığı toprakmış vatan. Sanki kırık gibi kolun, kanadın. Kapansam kabrine şanlı ecdadın. Koynunda yattığı toprakmış vatan. Can dayanmaz evlâtların derdine. «Ana» diye ufukların ardına Bakıp ah ettiği toprakmış vatan. Doğudan, batıya sel gibi akıp, Tarihin uğruna türküler yakıp, Destan söylettiği toprakmış vatan. Balı bile yenmez oldu yabanın, Kaygıdan […]

Continue reading »

DIŞARIDAN GAZEL

Sadettin KAPLAN Sokma el heybesine, elin kalır içinde, El unutmaz; ün ve kin elin kalır içinde… Tarar zülfünü meltem vefasız sevgilinin; Yâr gider, yâr kokusu yelin kalır içinde… Açmayan her gelincik haclegâhıdır aşkın; Nice murat almayan gelin kalır içinde… Gönül sazı bir sada sarnıcıdır zamanın; Bin türkü bir incecik telin kalır içinde… Öyle bir çağlayan ki gamzedenin gözyaşı; Yerle gök […]

Continue reading »

SARSA BENİ…

Rıfat ARAZ Yâ Rab, gönlüm bu âlemde; Aşk yoluna serse beni!.. Halil gibi bir hoş demde; Sana kurban verse beni!.. Şahit olsun her bir âzam Seni söyler ölçü, nizam!.. Bu ördüğüm ömür kozam; Sen’den Sana sürse beni!.. İki cihan verdin bana; Gönül yaptım Sen’den yana!.. Ecel gelmiş gülistâna; Gül misali derse beni!.. Secde gülüm, güle durdu; Edep rengi cana vurdu!.. […]

Continue reading »

DEĞER

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) Söz olur, söze değer, Göz kalır, göze değer, Gizli sevda çekenin, Gözyaşı dize değer… Âşıklar saza değer, Māşuklar naza değer, Aşk acısı çekenin, Ateşi köze değer… Kış geçer yaza değer, Kuş uçar düze değer, Sıla derdi çekenin, Yâresi öze değer… Sır vardır gize değer, Bir vardır yüze değer, Dünya kahrı çekenin, Baharı güze değer… Niyazkâr bize değer, […]

Continue reading »

AYNI YOLUN YOLCUSUYUZ

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) Cümle yollar Hakk’a gider, Aynı yolun yolcusuyuz. Sanma yolun başka gider, Aynı yolun yolcusuyuz. Bir varlıktan çıktık yola, Şimdi ola, sonra ola, Er geç yokluk gelir kula, Aynı yolun yolcusuyuz. Mal onunmuş, yok seninmiş, Sen fakirsin, o zenginmiş, Bil cümlesi gökten inmiş, Aynı yolun yolcusuyuz. Kimi tahtında muktedir, Kimi olmuş âciz, hakir, Kamu kuldur, Hak’tır kadîr, Aynı […]

Continue reading »

YÂ RASÛLÂLLAH! -sallâllâhu aleyhi ve sellem-

Mustafa Necati BURSALI Cemâl-i yâre âşık, Benim, yâ Rasûlâllah! Ahmed Muhtâr’e âşık, Benim, yâ Rasûlâllah! Bakma yüzde karama, Benim, yâ Rasûlâllah! Derman Sen’de yarama, Benim, yâ Rasûlâllah! Zaif, muhtâc-ı himmet, Benim, yâ Rasûlâllah! İşte bîçare ümmet, Benim, yâ Rasûlâllah! Bülbül gibi zârım var, Benim, yâ Rasûlâllah! Nice intizârım var, Benim, yâ Rasûlâllah! Sanki bir kırık testi, Benim, yâ Rasûlâllah! Çöller […]

Continue reading »

MAHZUN ŞEHİR

Memduh CUMHUR Bosna’da bayram sabahı, rüzgâr amansız bugün, Gün ağarırken güneşin rengi değil, kan gelir. Göklere dek her yeri baştanbaşa kaplar hüzün. Eski şadırvanda sular gitgide sessizleşir. Rüzgâra bîgâneleşir yaşlı çınarlar bile, Gölgesi kaybolmaya yüz tutmuş ağaçlar ile, Hayli zamandan beri gönlüm gibi mahzun şehir. Sonsuza dek senden uzaklaştığı gün, kaç erin, Gözlerinin nûru söner sönmesin îman diye. Son ışık […]

Continue reading »

YETMİŞ YAŞIN DEDİRTTİKLERİ!

Memmed ASLAN Sağımdan-solumdan çarpıyor ölüm, Yaş yetmiş, iş bitmiş, daha ne kaldı?!. Elekten geçenim, hayır amelim, Üstünde kalanım, bahane kaldı!. Hâlâ çözülmemiş gör düğün derdim; Kök atıp sînemde gördüğün derdim, Ben zillet çektikçe gördü gün derdim; Zulmet bana düştü, nur ona kaldı… Üç nefes, beş nefes… kala-kalmaya, Üzükmek istemir ilme-ilmeye. Arzular çin olsa, ne var ölmeye?!. Bilesen bu dünya şâhâne […]

Continue reading »
1 386 387 388 389 390 456