YAŞ

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)   Hadîs-i şerifte buyurulur: “Âdemoğlu ihtiyarladıkça onda iki şey gençleşir:   •Mala karşı hırs ve •Hayata karşı hırs.”       (Buhârî, Rikāk, 5; Müslim, Zekât, 115)    “Âdemoğlu yaşlanır,  Çifte hırsı canlanır,  Ölmek istemez de hiç,  Servet aşkı şahlanır.”   Beklenir yavaşlasın,  Pek garip ki hızlanır. Böyle puslu vâdide, Şeytan elbet avlanır.   Gün gelir ömür […]

Continue reading »

ÇIKARIR

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)     Anadolu irfânını hor görme, Bilgiçleri ön cebinden çıkarır. Firâset ve hikmet, gözünde sürme, Şerri tanır ve kalbinden çıkarır.   «Ben burdayım!» diye bağırmaz güher, Arz-ı endâm edenlerde yok hüner, Dalgıç, inci için derine iner; Denizlerin tâ dibinden çıkarır.   Yanardağlar patlar, gafil bu, aymaz, İşine gelmeyen sözleri duymaz, Hakkı söyleyeni adamdan saymaz; Engeller de […]

Continue reading »

MÜHÜR

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)     Yaşamak, ecel okundan, Kaçabildiğin kadardır… Ebedî hayâtı bulsan, İçebildiğin kadardır…   Yağıyor semâdan ikram, Kapalıysa kalbe yok kâm, Eli, gönlü aç ki bayram; Açabildiğin kadardır…   Depolarda saklamak ar, Ne yazık çürür tohumlar, Yedi yüz başak doğumlar; Saçabildiğin kadardır…   Ne verirsen artar ihsan, Ne alırsan, orda noksan, Ebedî hayat, canından; Geçebildiğin kadardır…   […]

Continue reading »

ASRIN FELÂKETİNE TARİH

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)    Maraş’tan bir haber geldi ah, Bütün ülke kara bağladık.  İki büyük deprem ki eyvah, Yıkıldık, döküldük, çatladık…    Urfa, Antep, Kilis, Malatya… Adıyaman ve Osmaniye,  Diyarbekir’den Adana’ya…  Hatay’da şu gönlü dağladık…   Kalpler kıyıldı lime lime, Noktayı koyup da dilime, Tarihe geldi üç kelime:  «Sarsıldık, titredik, ağladık…»    صارصيلدق تيترەدك اغلادق   Madem çivisi çıkmış bu […]

Continue reading »

İSVEÇ’TE KUR’ÂN-I KERÎM’İ YAKMAYA KALKAN BEDBAHTA TARİH

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)      “(Rasûlüm!) İnkârda yarışanlar Sana kaygı vermesin.  Çünkü onlar, Allâh’a hiçbir zarar veremezler.  Allah onlara, âhiretten yana bir nasip vermemek istiyor.  Onlar için çok büyük bir azap vardır.” (Âl-i İmrân, 176) اسلام حضور ‏سبیلی ،  قرآن عدنــڭ ‏دلــیــلی ،  جنــت ‏خریـطـەســنی ،  ‏یاقدی ‏ایسوچ ‏سفیـلی ،  بیلسـە او ‏یاقدیغی ‏شى ،  هـلاكیــنـــڭ ‏فــتیــلی…   İslâm huzur […]

Continue reading »

ASALAK!

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)   Gönlü Kur’ân’la dolan kul, olamaz hiç asalak. Hâfızın topluma bin faydası vardır a salak!   İki-üç yıl yüce Kur’ân’a adansın da ömür, Seyret, en az bire on kat bereketler görülür. İki-üç yıl ara vermiş nice hâfızlara bak, Kapatır farkı, geçer en öne, dâim yüzü ak. Hâfızın öyle parıldar ki zihin dünyâsı, Başka uğraşlara meyletmesin ister […]

Continue reading »

PROF. DR. RAŞİT KÜÇÜK HOCAMIZ’IN İRTİHÂLİNE TARİH

TÂZİYE TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)   Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi dekanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu ve Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM) başkanlığı yapan ve birçok hayrî hizmetlerde öncülük eden, kıymetli hadis âlimi Prof. Dr. Raşit KÜÇÜK, 22 Kasım 2022 günü Rahmet-i Rahmân’a irtihal etti. Kıymetli Hocamız’a Cenâb-ı Hak’tan rahmet ve mağfiret diler, ailesine, talebelerine ve sevenlerine sabr-ı cemil niyaz […]

Continue reading »

TEBESSÜMLE!..

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)   Gönül aynan cilâ bulsun, Nigâr ol sen tebessümle! Güzel çehrenle güller sun: Ve yâr ol sen tebessümle!   Hüzün elbet var insanda, Düşün temsîli nîsanda; İçinden ağlıyorsan da, Bahâr ol sen tebessümle!   Nedir kasvet, asık yüzler? Düşün bir, taş mıyız bizler? Su ol, incel, latîf özler; Buhâr ol sen tebessümle!   Gönül kırmak bir […]

Continue reading »

YANIK GÖNÜL MUZAFFER YÜREK

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)   İmbat veren güneş, kavurur çöl alanları, Nûruyla kör eder ona dik dik bakanları…   Güller ve lâlelerle müzeyyen şu bahçenin, Ardında bin mücâdele, ıslāh olan zemin…   Putlar kırıp da tevhidi inşâ eden Rasûl… Mâhî’dir ismi, zâlimi imhâ eden Rasûl…   Mağdurların yanında, ümitler kesilse de; Hılfu’l-fudûle verdi omuz câhiliyyede…   Bir aynadır o yüz, […]

Continue reading »

NEFSİN DÂVÂSI

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)    İflâhı kesilmiş şu nefis, yok gibi derdi, Islāh edecekmiş koca cem‘iyyeti, ferdi!   Görseydi bu dâvâsını irfanla bakan göz; «İmdâda koşan çok daha muhtâc ona!» derdi!   Ey nefsim, aman va‘zına kendin ile başla! Bilsen nice vâizleri şeytan yere serdi!   Ahbâra; «Kitap yüklü eşekler» dedi Mevlâ, Kendin unutup, halka kızan hamları yerdi.   Etrâfı […]

Continue reading »
1 2 3 4 32