RUBÂÎ
Ârif Nihad ASYA Yer yoktur kayda, şarta, istisnâya… Gönlüyle gelen, Hazret-i Mevlânâ’ya, Geçtiğini duyar yavaş yavaş varlığının, Bir tatlı akışıyla maddeden mânâya.
Continue reading »YÜZAKI DERGİSİ – YÜZAKI YAYINCILIK
Muhteşem Bir Mâzîden İhtişamlı Yarınlara…
Ârif Nihad ASYA Yer yoktur kayda, şarta, istisnâya… Gönlüyle gelen, Hazret-i Mevlânâ’ya, Geçtiğini duyar yavaş yavaş varlığının, Bir tatlı akışıyla maddeden mânâya.
Continue reading »Harun ÖĞMÜŞ Angeh ki nihâl-i ömr-i men kende şeved, Eczâm zi-yekdiğer perâkende şeved. Ger z’anki sorâhiî konend ez gil-i men, Angeh ki zi-bâde pür şeved zinde şeved. Bir gün gelip elbet bu vücûdum solacak, Her zerresi ayrılıp da toprak olacak. Bir kâse yaparlarsa fakat ondan eğer, Bâdeyle dolunca silkinip can bulacak. (Ömer Hayyam Rubâîleri, 2013, s. 250)
Continue reading »Harun ÖĞMÜŞ Men mey horem û muhâlifân ez çep ü râst, Gûyend: «Mehor tu mey ki din-râ a’dâst!» Çün dânistem ki mey adû-yi dînest, Vallah be-horem hûn-i adû-râ ki revâst! Rind içti mi zâhidler alıp her yanını, Derler ki: «Sakın içme o din düşmanını!» Din düşmanı mâdem ki mey içsin, zîrâ, Din düşmanının revâdır içmek kanını! (Ömer Hayyam Rubâîleri, 2013, […]
Continue reading »ŞAİR : Harun ÖĞMÜŞ DÖRT UNSUR MEVZÛU Tâ çend hadîs-i penc u çâr ey sâkî? Müşkil çi yegî, çi sad hezâr ey sâkî! Hâkîm heme, çeng feşâr ey sâkî! Bâdîm heme, bâde biyâr ey sâkî! Dört unsur mevzûu yeter ey sâkî! Beş hâsse ondan da beter ey sâkî! Ölsek de çözülmez bu derin mes’eleler, Sen durma getir şarâbı, ver ey […]
Continue reading »ŞAİR : Harun ÖĞMÜŞ Hürremdil an kesî ki ma’rûf neşod, Der cübbe vü dürrâ‘a vü der sûf neşod, Sîmurg-sıfat be-arş pervâzî kerd, Der künc-i harâbe-i cihan bûf neşod! Âsûde odur ki, kendi hâlinde yaşar, Dünyâda ne şan, ne şöhret ardında koşar, Baykuşlara bahşeder bu vîrân yurdu, Sîmurg misâli yükselir Arş’a kadar! (Ömer Hayyam Rubâîleri, 2013, s. 293)
Continue reading »ŞAİR : Harun ÖĞMÜŞ Der-hikmet eger Aristo vû Cumhûrî, Der-kudret egerçi Kayser û Fağfûrî, Mey nûş zi-câm-ı Cem ki der-âhir-i kâr; Ger Behrâmî, âkıbet ender gûrî! İstersen kayser ol, dilersen fağfûr, Hikmette Aristo ol veyâhut Cumhûr, Bir an bile el çekme kadehten, zîrâ; Behrâm da olsan öleceksin mecbûr! (Ömer Hayyam Rubâîleri, trc. Abdullah Cevdet, nşr. Mehmet KANAR, İst:, Şûle, 2013, […]
Continue reading »Harun ÖĞMÜŞ Ben Âsî Bir Kulum! Men bende-i âsiyem, rızâ-yı tu kocâst? Târîk dilem, nûr u safâ-yı tu kocâst? Mârâ tu behişt eger be-tâat bahşî, İn müzd büved; lutf u atâ-yı tu kocâst? Ben âsî bir kulum, rızâ yok mu bana? Kalbim karadır, nûr u ziyâ yok mu bana? Tâatle verirsen bağış olmaz cennet, Engin kereminden bir atâ yok mu […]
Continue reading »ŞAİR : Memduh CUMHUR memduh47@hotmail.com Kesretteki vahdet görünür böyle bize, Her damla döner nehre giderken denize, Hak’tan gelerek Hakk’a giden yolda isek; Zor gelmeyecektir Ramazan nefsimize… vezni: mef‘ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûl
Continue reading »ŞAİR : Yusuf ÖZBEY y-ozbey@hotmail.com -1437 Berat Kandili’nde kalemime ve gönlüme düşen Rubâî- Sil cümle günâhım beni affet dilerim. Her cürmümü baştan sona setret dilerim. Rahmeyle, İlâhî, çâresiz bir kulunum; Lâyık değilim gerçi berâet dilerim.
Continue reading »ŞAİR : Harun ÖĞMÜŞ GÜNDÜZ-GECE Ez-ömr-i tu çünki mîterâşed şeb ü rûz… Megzâr ki ber-tu hâk pâşed şeb ü rûz! Rûz û şeb-i hîşten be şâdî güzeran, Ey bes ki nebâşî tu vü bâşed şeb ü rûz. Her gün bir yaprak ki düşer ömründen… Gam çekme o hâlde, dâimâ gül-eğlen! Zîrâ gün olup sen öleceksin ammâ, Gündüz-gece çook devredecek sen […]
Continue reading »