Muhteşem Bir Mâzîden İhtişamlı Yarınlara…
CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com Bir ateş var elimizde, Sosyal medya körüklüyor… Girdap sinsi, sular dizde, Kim nereye sürüklüyor?.. Hayatın körpe çağında, Kaybolduk ekran ağında, Le ge be te batağında; Kaç kurbağa vıraklıyor?.. Hep tahrik edici hâller, Abuk subuk kirli diller, Gençliğe yön veren eller; Bizi bizden araklıyor… Servet, şöhrete tapanlar, Şımarıp kökten kopanlar, Cildini tuval yapanlar; […]
Continue reading »Bestami YAZGAN bestamiyazgan@hotmail.com Poyraz gibi esiyorsun, Kendine gel insanoğlu! Kılıç gibi kesiyorsun, Kendine gel insanoğlu! Anlasana behey şaşkın, Sallanıyor sırça köşkün! Nedir yalan dünya aşkın? Kendine gel insanoğlu! Deli dolu yaşıyorsun, Sınırları aşıyorsun, Elinde kor taşıyorsun; Kendine gel insanoğlu! Güneşin rengi solmadan, Tövbe zamanı dolmadan, Uyan artık geç olmadan; Kendine gel insanoğlu! Can alıcı yaman […]
Continue reading »Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com Bir gün filiz, bir gün sürgün, Toprağa düşen damlalar… Düştüğü yerlere vurgun, Toprağa düşen damlalar… Âyet âyet, sûre sûre, Damlalar dönüşür nûra… Elif gibi iner yere, Toprağa düşen damlalar… Hakikat yolunda sabır, Yoktur zerresinde kibir, İnerken getirir tekbir; Toprağa düşen damlalar… Kurak sîneye bahardır, Nemin bir hikmeti vardır… Hurma, zeytin, üzüm, nardır, Toprağa […]
Continue reading »Ali AĞIR aliagir70@gmail.com Seninle sevdalı iki goncayız, Zamanın durduğu yerde açalım. Umuda tutunmuş gül çocukların, Hayaller kurduğu yerde açalım. Ateşi dokunur esen samların, Elbet hitâmı var tüm kıyamların, Başları semâya değen çamların; Secdeye vardığı yerde açalım. Rûha gizi düşer yağan renklerin, Kokusu cennetten o çiçeklerin, İhânet etmemiş saf yüreklerin; Aşk ile vurduğu yerde açalım. Hisler, coşkun çağlayandır […]
Continue reading »
Uzm. Dr. Abdurrahman SARMIŞ asarmis@gmail.com Sonbaharın gelmesiyle birlikte, bazı gribal hastalıklara yakalanma ihtimali de artış göstermekle beraber; korunmak için Cenâb-ı Hakk’ın ikramlarındaki çeşitlilik de artmaktadır. Bunlar arasında en önemlilerden biri de omega 3 açısından zengin balık nimetidir. Bu ay; –Omega 3 nedir? –Nelerde bulunur? –Ne kadar alınmalıdır? –Takviye gıdâ olarak almak gerekli midir? sorularına cevap aramaya çalışacağız. […]
Continue reading »
Fahri SARRAFOĞLU sarrafoglufahri@gmail.com Yıllar önce Ankara’ya okumaya giderken, babamın bana ve ağabeyime söylediği bir söz vardı, bize bir ömür boyu yol haritası olan sözlerini sizlerle paylaşmak istiyorum: “–Çocuklar, ben Aksaray’ın Ulukışla köyünde doğdum. Çocukluğum o köyde geçti. Yaşım 12 civarında idi galiba; köyde yaşarken, anam bir gün akşam vakti, beni dışarıya ahırdan tezek almaya yolladı. Gece vakti; zaten elektrik yok, […]
Continue reading »
Dr. Halis Ç. DEMİRCAN cetindemircan2@hotmail.com.tr Susuz kalsam, yanan çöllerde can versem elem duymam, Yanardağlar yanar bağrımda, ummânlarda nem duymam, Alevler yağsa göklerden ve ben masseylesem duymam, Cemâlinle ferâh-nâk et ki yandım yâ Rasûlâllah! Ne devlettir yumup aşkınla göz, râhında can vermek! Nasîb olmaz mı sultânım haremgâhında can vermek?. Sönerken gözlerim âsân olur âhında can vermek; Cemâlinle […]
Continue reading »
Mehmet MENCET Aile mahkemesinde birlikte çalıştığımız kâtibe bir hanım anlattı: İlkokula giden oğlunun aynı sırayı paylaştığı arkadaşı, sınıfta sürekli ağlıyor. Arkadaşı ona neden ağladığını sorunca; “–Annemi çok özlüyorum, onlar bensiz ne yapıyorlar?” diyor. Çocuk gelip annesine anlatınca; İlkay Hanım dayanamıyor, okula gidip çocuk hakkında bilgi edinmek istiyor, öğretmen de onları kardeş yapıyor… Gerisini İlkay Hanımdan dinleyelim: […]
Continue reading »
Ömer Sâmi HIDIR samihidir@gmail.com Atomlar tek tek tartılamaz, ölçülemez ve doğrudan incelenemez. Bu sebeple atomun yapısı ile alâkalı mâlûmat, dolaylı yollardan elde edilmektedir. Bu iş; kapalı bir kutunun içindeki cismi, kutuyu açmadan tahmin etmeye benzetilebilir. Atomun yapısı ile ilgili fikirler, 200 yıl önce şekillendi. Fakat 1800’lerin sonunda dahî bazı bilim adamları, atomun varlığına inanmıyordu. Bazıları ise tereddütte idi. Daha […]
Continue reading »
Zahit GENÇ genczahit@gmail.com Bir eğitim ve öğretim yılını daha yarılamıştık. Birinci dönemin son haftasındaydık. Her sınıfta üç-beş öğrenci vardı. Öğrenciler de öğretmenler de tatil havasına girmişti. Sınıflarda ders işleyen yoktu. Dönem sonları, haftalar böyle boş geçerek hebâ oluyordu. Bizim talebelik yıllarımızda ise, her iki dönemin son haftası son günü son derse kadar ders işlenirdi. Bir dersin bile boş geçmesine öğretmenlerimizin gönlü […]
Continue reading »