BEN BENDEYİM / BENDE BENİM…

Sadettin KAPLAN Bir yolun ortasındayım, Yolcu da ben yol da benim… Sebil çeşme tasındayım, Akan sudan budur payım, Sahip de ben mal da benim… Derdi yeten Bir cana ten Dalda biten Gül de benim… Diken çakır ayak yalın, Tül de benim şal da benim… Yükü değilsem hamalın, Çekmem özlemini yalın, Arı da ben bal da benim… Hep inleyen Ha ben […]

Continue reading »

KUL EYLE…

Rıfat ARAZ Kadir Mevlâ’m günahım var, âhım var; Al bu canı, dört kapında kul eyle!.. Her bir günüm gâhi kıştır, gâh bahar; Gafil ömrü, bir tutacak dal eyle!.. Aşk elinden bir takvâya büründüm; Nefsi bildim, şirk kirinden arındım!.. Oda düştüm, gül içinde göründüm; Her zerremi, tesbih eden dil eyle!.. Hicret verdin, menzilinde gülüm var; Bedelinde hasret, hüzün, ölüm var!.. Kırk […]

Continue reading »

DEDİN… DEDİM…

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) «Kalbindeki kim?» dedin… «Gir kalbime gör!» dedim… «Candan aziz mi?» dedin… «Bir gönlüme sor!» dedim… «Var mı emsali?» dedin… «O âlemde BİR!» dedim… «Aşkın nicedir?» dedin… «Kor ateşten kor!» dedim… «Seni sever mi?» dedin… «Bilmem o bir sır!» dedim… «Vuslat yakın mı?» dedin… «Şu hâlimle zor!» dedim… «Yok mu kolayı?» dedin… «Affederse var!» dedim… «Kabul etmezse?» dedin… […]

Continue reading »

PENÇGÂH KÂR-I NÂTIK

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) -Sayın Gönül PAÇACI’ya- Söylenip yıllarca âhengi gülün dilden dile, Seyre çıkmış yâr ilinde bülbülü PENÇGÂH ile, Öyle nâdîde, PESENDÎDE imiş ki şîvesi Mutrıbân seyrin edermiş perde perde âh ile… Ne olur, susma sakın, seyrine TEBRÎZ açıver, Nicedir duymadı dil nağmeni bir bir saçıver, Tutup alkışları sazlar güzelim seyrine hep, Şu REHÂVÎ ile bezm-i dile bir dem kaçıver… […]

Continue reading »

MAZLUMUN ÂHI

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN) Dinle zâlim, varsa zulmün; mazlumun bir âhı var!.. Varsa zulmün; zor hesâbın, âhı var, eyvâhı var!.. Mazlumun bir âhı var, hem müntakim bir şâhı var!.. Âhı var, eyvâhı var, bir şâhı var, Allâh’ı var!.. Vezni: fâilâtün / fâilâtün / fâilâtün / fâilün

Continue reading »

SELÂM SANA EY NEBÎ!

Mustafa Necati BURSALI “Şüphesiz ki Allah ve melekleri Peygamber’e çok salât (ve tekrîm) ederler. Ey îman edenler! Siz de O’na salât edin ve tam bir teslîmiyetle selâm verin.” (el-Ahzâb, 56) Zerreler adedince, Selâm Sana ey Nebî! Her lâhza; gündüz-gece, Selâm Sana ey Nebî! Nice bin âşıkın var, Sen’sin âleme medar, Yağmur damlası kadar, Selâm Sana ey Nebî! Gönüller sevdana kap, […]

Continue reading »

BİZ O SIRRI YOL EYLEDİK

Muhsin İlyas SUBAŞI Düştü rûhumuza ismi, Sevgisini hâl eyledik… Baktık kâinatta resmi, Dilimizi lâl eyledik… Bu bir aşktır gönle gider, «Aşk, nefiste ölmektir» der, Ölmeyenler neler öder, Biz o nefsi kul eyledik… Her rengin ayrı dili var, Her renk aynı sırra çıkar, Sır insanı nurla yıkar, Biz o sırrı yol eyledik… Gönül kendince bir dildir, Çilesiz aşk, aşk değildir, Bu […]

Continue reading »

TEZ OL EVLÂDIM!

M. Faik GÜNGÖR Gündüz gökyüzünde dolanan ‘ay’ı, Açık-seçik gören, göz ol evlâdım! Sırtında zaferler getiren tayı, Gecikme seçmeye, tez ol evlâdım! Geçici hevesti dağladıklarım. Cüruf çıktı ümit bağladıklarım. Yanlışlaradır hep ağladıklarım. Doğrulara talip, söz ol evlâdım! Alırlar Mecnûn’u, çöle verirler. Buğdayda samanı yele verirler. İçi boş cevizi küle verirler. Kabukta değer yok, öz ol evlâdım! Karanlığa doğan ışık emsali. Sabırda […]

Continue reading »

RUBÂÎ

Memduh CUMHUR Buldun mu bir âşinâ gönül, gezdin de? Hasret çekilen nerde, kimin nezdinde? Sessizliği mûsıkîye tercîh ederiz; Aşk ehline bîgânelerin bezminde.

Continue reading »

ŞAŞKIN

Lâtif MAHMAT Yönümü şaşırdım sağ-sol nerede? Parçalandım; gövde, baş, kol nerede? Kimi dağa düştü, kimi de çöle, Sana gelen kestirme yol nerede? KİTÂBE Mezarlığa uğrarsın güçlü, zayıf yatıyor, Karışmış birbirine nâdan, ârif yatıyor. Münasip görürseniz bir Fâtiha lutfedin, Şu tümseğin altında şair Lâtif yatıyor.

Continue reading »
1 370 371 372 373 374 456