HAMZA AMCA -3-

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Yiğitler yiğidi Hamza Amca, Ebû Cehil’e haddini bildirmişti. Elinde yine oku ve yayı vardı. Bir yandan öfkeli, bir yandan kararsız, diğer yandan da karar merhalesinde olduğu hâlde, evine doğru gidiyordu. Evine varınca, kendi kendini sorgulamaya başladı. Müslümanlığını nasıl ve ne zaman açıklamıştı? O; Müslümanlığını hamiyet, kızgınlık ve gücenme anlarından birinde ilân etmişti! Yeğenine kötü davranılması, […]

Continue reading »

O’NUN MUHTEŞEM AHLÂKI -5- (İbâdet, Ahlâk ve Şahsiyeti)

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi İNSANDAKİ İKİ TEMÂYÜL Cenâb-ı Hak; insanı, cennete davet etmekte. Ancak onu cennete ham ve nâdân hâliyle değil, terbiye olmuş bir kıvamda kabul etmekte. Kötülükleri emredip duran bir nefs ile değil, zikrullah ile itmi’nâna kavuşmuş bir gönül ile… Mülevves duygularla dolu bir kalp ile değil, kalb-i selîm ile… Hâsılı; sahih îman, sâlih ameller ve güzel […]

Continue reading »

GÜLÜ GÜZELLEŞTİREN SABIR

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi ŞİFÂ Hem hastalıkların hem de gönüllerin hekimi olan Lokman Hakîm Hazretleri’ne bir gün sormuşlar: “–Efendim, hastalarımıza neler yedirelim? Ne tavsiye buyurursunuz?” Lokman Hakîm şu güzel ve özlü cevabı vermiş: “–Hastalarınıza acı söz ve kalp kırıcı bir ifade yedirmeyin de, ondan başka ne yedirirseniz zararı olmaz inşâallah…” Yani sadece tatlı dil ikrâm edin, şifâ bulur. […]

Continue reading »

ENDİŞELER ARASINDA…

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Yeryüzünde; Bazen bir kasırga esti, onunla birlikte bin bir endişe kasırga oldu: ‒Her şey alt-üst, bu ne böyle! ‒Kasırga bu, perişan etti işte. ‒Ne olacak hâlimiz? ‒Âh kahpe rüzgâr âh! ‒Çabuk ambulâns! Bazen bir deprem meydana geldi, yuvalarda endişeler feryat oldu: ‒Aman yâ Rabbî! Eyvahlar olsun! ‒Hay lânet olası belâ! ‒Dur, belâ okuma, […]

Continue reading »

«RABBİNİ ZİKRET!..»

YAZAR : Sami GÖKSÜN Yaratılan bütün varlıklar Allâh’ı zikir hâlindedirler. Hiçbir varlık boşuna yaratılmamıştır. Her varlık kendi içinde bu zikri gerçekleştirir. Güneş ve Ay kendi etraflarında dönerken, dünya kendi yörüngesinde dönerken, yağmur yağarken, şimşekler çakarken, sular çağlayıp coşkulu bir şekilde akarken, çiçekler renk renk açarken, ağaçların dalları ve yaprakları sallanırken, maddenin en küçük parçası olan atom kendi içinde dönüşler gerçekleştirirken […]

Continue reading »

HAYAT ve TASAVVUF

YAZAR : Nurten Selma ÇEVİKOĞLU nurtencevikoglu@hotmail.com Modernitenin hâkim olduğu global dünyada; insanlara en mükemmel hayat tarzı diye sunulan, dîni hayatın kıyısına iten, ilâhî erdemleri öteleyen sistemler, insanlığı buhrana sürüklemiştir. Daldıkları dünya câzibesi içinde kaybolan insanların, şahsiyet ve kişilikleri bozulmuştur. Bugün insanın gündeminde, maddeyi hedefleyen dünya eksenli bir hayat tarzı mevcuttur. 19. yüzyılın sonlarında başlayıp 20. yüzyılı tamamıyla kuşatan materyalist dünya […]

Continue reading »

ABDEST MÜ’MİNİN NÛRUDUR

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com BİR HADİS: :عَنْ أَب۪ي هُرَيْرَةَ رَضِىَ اللّٰهُ عَنْهُ، قَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللّٰه صلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ: إِنَّ أُمَّت۪ى يُدْعَوْنَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ غُرًّا مُحَجَّل۪ينَ مِنْ آثَارِ الْوُضُوءِ، فَمَنِ اسْتَطَاعَ مِنْكُمْ أَنْ يُط۪يلَ غُرَّتَهُ فَلْيَفْعَلْ. Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh- der ki: Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in şöyle buyurduğunu işittim: “Şüphesiz ki benim ümmetim; […]

Continue reading »

Seher Ehlinin Vazgeçilmez İbâdeti TEHECCÜD NAMAZI ve FAZÎLETLERİ

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Teheccüd namazı; gece uykudan kalkıp kılınan, Efendimiz’in hiç terk etmeden kılmaya devam ettiği ve biz ümmetine de kılınmasını tavsiye ettiği, en az 2 en çok 8 rekât olarak kıldığı namazdır. (İslâm İlmihâli, A. Fikri YAVUZ, s. 171) Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in şükrün fazîleti hakkında derin bilgisi vardı. Bu bakımdan şükür hususunda bir hayli ileri […]

Continue reading »

HAMZA AMCA -2-

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Kendisi gibi nasipsiz kafadarlarıyla beraber, müslümanlar aleyhinde atıp tutarak yürüyen Amr bin Hişâm (Ebû Cehil); Rasûlullah -aleyhisselâm- ile Safâ Tepesi taraflarında ânîden karşı karşıya geldi. İşi gücü sataşmak ve hâdise çıkarmak olan bu hâin adam; Peygamberler Sultanı ile karşılaştığında, selâm verip hâl hatır sormak yerine, sataşmaya başladı. Çok da ileri gitti. Rasûlullâh’ı incitecek sözler söyledi […]

Continue reading »

CAN KULAĞI

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Dilsizler haberini kulaksız dinleyesi, Dilsiz, kulaksız sözün can gerek anlayası. (Yûnus Emre) «Dinle!» diye başlar Mevlânâ Hazretleri Mesnevî’sine. «Dinle!» ile çözülür Mesnevî’nin ilk düğümü. Devamında anlatmaya başlar neyi, niçin, nerede, nasıl dinleyeceğimizi. «Dinle!» der Hazret-i Mevlânâ. Çünkü iki kulağın var, bir ağzın. Önce dinle sonra söylersin derdini. «Dinle!» ama hangi kulakla? «Beni can kulağı […]

Continue reading »
1 89 90 91 92 93 170