HAZRET-İ ÖMER’İN HASSÂSİYETİ

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Abdullah bin Abbas Hazretleri anlatıyor: Soğuk bir kış gecesiydi. Halîfe Hazret-i Ömer’i görüp onunla biraz konuşmak üzere evden çıkmıştım. Şehir uykudaydı. Sokaklarda hiç kimse yoktu. Birazdan önümde bir karaltı belirdi. Biraz yaklaşınca bir insan olduğunu anladım. Selâm verdim. Verdiğim selâmı almak üzere başını kaldırdı. Sîmâyı görünce rahatladım, o Halîfe idi. Gecenin bu saatinde herkes sıcak yatağında […]

Continue reading »

HAZRET-İ TULEYB -4-

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Doğuşundan itibaren İslâm güneşi ile aydınlık ufuklara yürüyen Hazret-i Tuleyb -radıyallâhu anh-, sevgili annesi Hazret-i Ervâ’nın da müslüman olmasına vesile olmuştu. Dâru’l-Erkam’ın müdâvimlerinden biri olan Hazret-i Tuleyb -radıyallâhu anh-, orada görüp öğrendiklerini gelip evde sevgili annesine anlatıyordu. Yeni nâzil olan âyet ve sûreler, aynı gün Hazret-i Tuleyb ile Hazret-i Ervâ’nın ders ve sohbet konusu oluyordu. […]

Continue reading »

ASHÂB-I KİRÂMIN ÖRNEK HASLETLERİ

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi İlâhî Hoşnutluk ve Methe Nâil Olan CENÂB-I HAK İLE DOSTLUK Cenâb-ı Hak, bu cihan dershânesini insan için yarattı. İnsanı da Zâtına muhabbet duyması, kulluk etmesi, yani dost olması için yarattı. Zira buyuruyor: “Nerede olursanız olun, Allah sizinle beraberdir.” (el-Hadîd, 4) Biz ne kadar O’nunla beraberiz? O’nunla ne kadar dostluğumuz var? O’nunla dostluk, elbette ki […]

Continue reading »

İKİ AYRI ÂLEM

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi AHIRDAKİ CEYLÂN! “Avcının biri, avladığı ceylânı öküz ve eşeklerle dolu bir ahıra hapsetmişti. Ceylân, ahırda şaşkınlık ve korku içinde bir taraftan diğer tarafa kaçıyordu. Avcı, akşamüstü gelerek hayvanların önüne saman döktü. Eşekler ve öküzler büyük bir iştahla kapışarak yemeye başladılar. Ceylân ise; kâh ürktü, kâh bu samanlardan çıkan toz ve topraktan acıyan gözlerini ovaladı. […]

Continue reading »

KALPTEN BİR BESMELE

YAZAR : Sami GÖKSÜN İnsanın maddî olarak da mânevî olarak da en mühim uzvu kalptir. Sevgili Peygamberimiz, şöyle buyurur: “İnsanın vücudunda bir et parçası vardır ki; o et parçası sâlih olursa bütün vücut sâlih olur, o et parçası bozuk olursa bütün vücut bozuk olur. Dikkat edin o et parçası kalptir.” (Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Musâkât, 107) Kalbin çalışmasındaki maddî bozukluk, […]

Continue reading »

ALLÂH’IN SEVDİĞİ İKİ KELİME

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Sahîh-i Müslim’de Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh- rivâyetiyle, Server-i Âlem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyuruyorlar: “İki kelime vardır ki; lisanda hafif, terazide ağır, Allah Teâlâ’nın yanında çok sevgilidir. Bu iki kelime; «Sübhânallâhi ve bi-hamdihî, Sübhânallâhi’l-azîm»dir.” Bu iki kelimeyi her mü’min her zaman söylemeli ve mânâlarını kalbinde saklamalıdır. Çünkü bu iki kelimenin içinde mübârek ilimler ve […]

Continue reading »

PEYGAMBERİMİZ’İ LÂYIKI İLE TANIYOR MUYUZ?

YAZAR : Aydın TALAY aydintalay@gmail.com Misyonerler ve batılı ülkeler; saâdet ve selâmete ulaştıracak bir sistem ve rehberden mahrum olmalarına rağmen, sömürü üzerine kurulu hayat tarzları için harıl harıl çalışmakta ve hattâ bizim mukaddes dâvâmıza karşı gençlerimizin şevkini yok edecek her türlü gizli plân ve projeyi sergilemektedirler. İşin en acı yanı; çağdaş, demokrasi ve benzeri süslü ve ambalâjlı kelimelerin arkasına sığınan […]

Continue reading »

HAZRET-İ TULEYB -3-

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr İslâm ile şereflenen küçük sahâbîlerden Hazret-i Tuleyb -radıyallâhu anh-, sevgili annesinin de İslâm safların girmesi için çok gayret gösterdi. Birçok konuda olduğu gibi, bir anneye nasıl davranılacağı konusunda da çok güzel örnek olan Hazret-i Tuleyb; sevgili annesini hiç üzmemişti. Müslüman olması için gayret gösterirken asla haddi aşmamıştı. Sevgili annesini; üzmeden, kırmadan, kızdırıp incitmeden sürekli İslâm’a […]

Continue reading »

Rahmânî ve Nebevî Beyanlarla; ALLAH TEÂLÂ HANGİ KULLARINI SEVMEZ? -3-

YAZAR Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi BÂTININDAN DA… İÇ ÂLEMİMİZDEKİ DİKENLERDEN DE… Cenâb-ı Hak buyurur: وَذَرُوا ظَاهِرَ الْاِثْمِ وَبَاطِنَهُ اِنَّ الَّذ۪ينَ يَكْسِبُونَ الْاِثْمَ سَيُجْزَوْنَ بِمَا كَانُوا يَقْتَرِفُونَ “Günahın açığını da gizlisini de bırakın! …” (el-En‘âm, 120) وَلَا تَقْرَبُوا الْفَوَاحِشَ مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَمَا بَطَنَ “(Zinâ ve benzeri) çirkinliklere, bunların açığına da gizlisine de yaklaşmayın.” (el-En‘âm, 151) Günahın açığı ve gizlisi; insanların […]

Continue reading »

HACCIN MEBRÛR OLMASI İÇİN…

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi HACCA HAZIR MISIN? Hazret-i Mevlânâ, hac mevzuunda hikmetli bir kıssa anlatır: “Ümmetin büyüklerinden Bâyezîd-i Bistâmî, hac ve umre için Mekke’ye doğru süratle gidiyordu. Her gittiği şehirde oranın sâlihlerini araştırıyor; «–Bu beldede basîret sahibi, gönül gözü açık kim var?» diye o şehrin ileri gelenlerine soruyordu. Çünkü nereye sefer yaparsa yapsın, evvelâ Hak dostlarını arayıp bulmanın […]

Continue reading »
1 109 110 111 112 113 172