RASÛLULLAH (S.a.S.)’İN HİCRETİ -8-

Âdem SARAÇ vardisarac@yahoo.com.tr Osmanlıca hâlini okumak için tıklayınız… İslâm ile şereflenip müslüman olacakları yerde, İslâm’ı ve O’nun Rasûlü’nü ortadan kaldırmak için seferber olan müşrikler Sevr Mağarası’nın önüne kadar geldiler. İki mahir izci de aynı yeri tespit ettiklerine göre, kesin burada olmalıydılar. Kılıçlarını daha bir öfkeyle kavrayarak, mağaranın önüne kadar geldiler. Buraya kadar geldiler, ama önlerine çelikten daha güçlü öyle bir […]

Continue reading »

O DENLİ SEVDİ HUDÂ!

ŞAİR : SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Sen’in ki ömrün için Var Eden yemîn etti, Seçip de, en yüce ahlâkta el-Emîn etti! O denli sevdi Hudâ, sevdi yâ Rasûlâllah, Bütün semâları şânın için zemîn etti. Yegânesin, Yaratan Rabbimin murâdınca, Ne muhteşem yaşadın, Fahr-i Âlemîn etti. Buyurdu Hak; Sana uysun sevenler Allâh’ı, O, Sen Rasûlü, şehâdette şart-ı dîn etti. Fedâdır uğruna Seyrî, […]

Continue reading »

ŞEYTAN BAZEN SAĞDAN GELİR

Gülşen-i Efkâr YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İnternette bir kayıt var. Dînî cemaat lideri rolünü üstlenmiş bir kişi, takipçilerini şevklendirmek için meâlen şöyle diyor: “Peygamber bana gelse, -öyle rüyamda falan değil, şemâiliyle hiç şüphe duymaksızın tanıyacağım şekilde açıktan açığa gelse- ve; «Ey falanca! Artık yeter, sen bu hizmetleri bırak, arkadaşlarınla birlikte bir mağarada inzivâya çekil!» dese; «Olmaz yâ […]

Continue reading »

HUZURU DEMLEMEK

ŞAİR : M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com Mahrum olmaz ışığına, Girenler yâ Rasûlâllah! Ellerini eşiğine, Sürenler yâ Rasûlâllah! Tepeden tırnağa vefâ, İlmek ilmek dokur sefâ, Dünya gözüyle bir defa, Görenler yâ Rasûlâllah! Aldırmaz kışın karına, Yazına hem baharına, Ümmet olmanın sırrına, Erenler yâ Rasûlâllah! Seninle söz; taşar hazla, Huzuru demliyor azla, Alanlardan daha fazla, Verenler yâ Rasûlâllah! Kardeşindeki zahmeti, Sahiplerinden himmeti, […]

Continue reading »

ÖZLEDİK YÂ RASÛLÂLLAH!

ŞAİR : M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com Yıllar yılı yollarını, Gözledik yâ Rasûlâllah! O mübârek dîdârını, Özledik yâ Rasûlâllah! Şib vadisi kuşlarını, Sevr’in yanık taşlarını, Dâvâ arkadaşlarını; Özledik yâ Rasûlâllah! Vahyi beklediğin dağı, Küfre serptiğin toprağı, Merhamet ektiğin çağı; Özledik yâ Rasûlâllah! Yer şahit olsun, gök şahid. Sana ayândır el-Vâhid, Uğruna olmayı şehid; Özledik yâ Rasûlâllah! Bir hurmalık öğünleri, Yarım kalmış […]

Continue reading »

AYIRMASIN!

ŞAİR : SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Yetiş bu ümmete imdâda yâ Habîballah, Şefâat et, iki dünyada yâ Rasûlâllah!.. Kapındayız; gözümüz nemli, gönlümüz gamlı, Bu canımız, tenimiz, hasretinle ihramlı. Kapındayız Sana pervâne, ey Gönül Nûru, Ayırmasın bizi Sen’den, kıyâmetin buhuru… vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün (fa’lün)

Continue reading »

Harem-i Şerif’ten Hâtıralar -5- GELİYORUZ YÂ RASÛLÂLLAH!..

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Gönüldaşımız Vehbi kardeşimizin ibretli bir Harem-i şerif ziyaretini onun lisanından okuyalım: Yıl 1977 idi. Hacca gitmek üzere, Adapazarı Arafat hac kervanı ile görüşüp kaydımızı yaptırdık. Kafilemiz tek otobüs ve 33 kişiden ibaretti. O sene döviz darlığı sebebiyle hacca gidişimiz gecikmişti. Ertesi gün yola çıkacaktık. Çok sevdiğimiz ve saygıda kusur etmemeye çalıştığımız, zaman zaman kendilerini ziyaret edip […]

Continue reading »

İslâm’ın Var Oluş Savaşı BÜYÜK BEDİR GAZVESİ

ŞAİR : SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Büyük, birinci gazâ, hicretin ikinci yılı, Bedir cihâdı ki, Allah katında en şanlı! Zaman o dem, Ramazan günlerinde ukde idi, Medîne nurlu, henüz Mekke şirk içinde idi. Elinde bin deve, emrinde yüklü bir kervan, Gidip ticârete Şam’dan dönen Ebû Süfyan; «Yasakladık!» dedi; «Biz haccı, ehl-i îmâna, Yapar misilleme onlar da şimdi kervâna.” Haber uçurdu […]

Continue reading »

BİR MÜSLÜMANIN FİRÂSETİ

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi MÜCEVHERİN KIYMETİNİ SARRAF BİLİR Hazret-i Mevlânâ; Hazret-i Ebûbekir Efendimiz’in, fazîletlerinden biri olan Bilâl-i Habeşî’yi zâlim müşriklerin elinde kölelikten kurtarışını, gönül lisânıyla şöyle anlatır: Bilâl-i Habeşî’nin müslüman olduğu için zâlimâne bir işkenceye tâbî tutulduğunu işiten Hazret-i Sıddîk -radıyallâhu anh-, Hazret-i Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzûruna çıktı ve vefâlı Bilâl’in hâlini arz etti. Dedi ki: […]

Continue reading »

Tarihimize Şan Katan MUHABBET ÖLÇÜSÜ

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Bedir’de 313 kişilik sahâbe ordusu, 1000 kişilik müşrik ordusuyla karşı karşıya gelmişti. Zâhiren müşrikler güçlü görünüyordu. Fakat asıl güçlü olan taraf, İslâm ordusuydu. Çünkü onların muhabbeti, îmanlarının ve kahramanlıklarının harcı olmuştu. Destânî bir bağlılıkla Hazret-i Peygamber’e şöyle dediler: Biz eyledik sana îman ki, yâ Rasûlâllah, Getirdiğin yüce Kur’ân’a hak dedik billâh! Kabul buyur […]

Continue reading »
1 2