Tevekkülün Hakikisi

YAZAR : Sami GÖKSÜN Müslümanın vasıflarından biri de Allâh’a güvenip dayanmasıdır. Buna tevekkül diyoruz. Bu inanç; insana güç verir, kuvvet verir. Böyle güzel bir vasfı hakkıyla yerine getiren mü’minleri Cenâb-ı Hak Kur’ân-ı Kerîm’inde övmüş ve şöyle buyurmuştur: “Mü’minler, ancak o kimselerdir ki; Allah zikredilince yürekleri titrer, onlara Allâh’ın âyetleri okununca, o âyetler onların îmanlarını artırır ve onlar yalnız Rablerine dayanıp […]

Continue reading »

Daima Şükür Hâlinde Olmak

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK  Çölde yaşayan bir bedevî vardı. Bu adamın bir merkebi, bir köpeği, bir de horozu vardı. Horoz kendilerini sabah namazı için uyandırırdı. Köpek bekçilik yapardı. Merkep de su ve çadırlarını taşırdı. Bu bedevî bunca fakirliğine rağmen son derece şükür ve tevekkül sahibi bir kimseydi. Başına gelen her şeyi hayra yorardı. Bir gün bir tilki geldi horozunu kapıp […]

Continue reading »

HİCRET

ŞAİR : Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com Hâlis olduğunda gönülde niyet; Allâh’a, Rasûl’e göçmektir hicret. Rızâsını bilip en üstün kıymet; Rabbin rızâsını seçmektir hicret. Aziz olsun diye îmân ile din, Ümmetle buluşup güç olmak için, Îman birliğine vurarak perçin; Zaferin yolunu açmaktır hicret. Mahrum olmayalım diye didardan, Eş-dosttan, evlâttan, anadan, yârdan, Vatandan, servetten, evden, diyardan; Hak için her şeyden geçmektir hicret. […]

Continue reading »

EY İNSANOĞLU!

ŞAİR : Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com Ey insanoğlu! Şüphe bitmeli, İnsana, Hakk’ın payı yetmeli… Eller, ayaklar O’na çalışsın, Kalpler de Rabbi hep zikretmeli… Kula, kul olma! Allâh’ın varken, Hak aşkıyla yan, yüreğin harken… Olacak olup aslına varır, Korkun olmasın cânı verirken… Dünya kokusu üstünde kalır, Suçlar bu zâtı arayıp bulur. Hak taksimine râzı olmayan Kula vahşîlik musallat olur. Yarattıkları; O’na bağlansın, […]

Continue reading »

ÜMMÎ AMA VEHBÎ ÖRNEK BİR ANNE

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com Vefatından yaklaşık on gün önce kızına telefon açıp gördüğü rüyayı anlatır. Rüya sırlıdır, müjdelidir. Ömrü boyunca muhabbetle tâbî olduğu büyük zâtları kendisini âdeta karşılar ve davet eder vaziyette görmüştür. Artık öte âlemden haber gelmiştir. O, bunun farkındadır. Mecâli olmadığı hâlde hasta olan yakınlarını ziyaret eder, helâlleşir. Bir yakınına; «Vasiyetimdir…» deyip bazı şeyler […]

Continue reading »

GELİN CANLAR BİR OLALIM!

ŞAİR : NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) niyazkar@gmail.com Rabbim birliğine zeval vermesin! Ne dil kalır, ne din kalır bölende… Düşmanların hiç gün yüzü görmesin! Fırsat verme bağrımızı delende… Bizi sevmiş, kul eylemiş Yaradan, Habîbi’ne teslim etmiş sıradan. Hikmet ile ayır akı, karadan! Tefekkürle deryâlara dalanda… Kur’ân ve Sünnet’in hâdimi ceddin, Alperenleriydi nice serhaddin. Aş nice surları, aşmadan haddin! Bir gün sana cenkte […]

Continue reading »

Fetih Rüyası

ŞAİR : M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com Deli gönül, hayıflanma boş yere, Peygamberim söylediyse, alınır. Ateşlenir toplar, düşer kefere, Delinmez denilen surlar, delinir. Bakmadan yaşına, giyip beyazdan, Çekinmeden çölden, ne de ayazdan, Eyyûb el-Ensârî koşar Hicaz’dan, Değil kavga, bu davete ölünür. Olsa da çelikten küfrün kal‘ası, Değince toz olur mü’min palası. Sıyrılır zamandan ecdat duâsı, Gecikmez, niyetle anda gelinir. Isınsın Marmara, […]

Continue reading »

YARA, YARA, YARA…

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com “Namaz kıldırma işini deruhte eden kişiye ücret verilmesi câiz midir?” “Ücret karşılığında Kur’ân okunur mu? Ya okutulur mu? Yani öğretilir mi?” Bunlar tarihimizde tartışılmış meseleler. Bir caminin imam hatibinin; namaz kıldırmak karşılığında değil, o caminin faaliyetlerini yürütme, camiyi vaktinde açma, muhafaza vb. vazifeleri karşılığında bir ücret alabileceğine hükmedilmiş. Kur’ân öğretmek ve benzeri ilmî faaliyetlerde […]

Continue reading »

O’nun Muhteşem Ahlakı -18

Ebedî Fecre YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi (Kanaat, Tevekkül ve İstiğnâsı) YALNIZ ALLAH’TAN İSTE! İnsanoğlunu yaratan, rızıklandıran, ona ihtiyaç duyduğu maddî-mânevî türlü nimetleri bahşeden; Cenâb-ı Hak’tır. Rabbi; bütün yarattıkları gibi, insanın da rızkını tekeffül etmiştir. Âyet-i kerîmede buyurulur: “Nice canlı var ki, rızkını (yanında) taşımıyor. (Rızkını kendisi temin edemiyor.) Onlara da size de rızık veren Allah’tır. O, her şeyi […]

Continue reading »

Yol Üçlemesi YOL, YOLCU, YOLDAŞ…

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com 1… YOL Tarîk, yol demek. Yol var yol var tabiî. Yol var adamı yola getirir, yol var doğru yoldan ayrı koyup yoldan çıkarır. Çünkü yolsuz olmaz. Yola girmeyen, yolun sonundakine ulaşamaz. Yolun O’na çıksın istiyorsan, yola çıkmalısın! Yol ikidir. Ama doğru yol bir. Derler ya; yolumuz diken doludur, ayağını seven gelmesin! Doğrudur. O’nun yolu […]

Continue reading »
1 2 3 4