ÖYLE NESLİZ Kİ!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Öyle nesliz ki, ufkumuz sonsuz, Uğrağız yerde, uçmağız gökte. Biz kuluz Hakk’a, hakka meftûnuz, Toprağız yerde, bayrağız gökte. Öyle nesliz ki, öncü Peygamber, Ol ne söylerse, eyleriz ezber, Bizdedir kürsü, bizdedir minber, Ancağız yerde, sancağız gökte. Öyle nesliz ki, dönmeyiz sözden, Emr-i Kur’ân’a bağlıyız özden, Kıt’alar çâre bekliyor bizden, Hür bağız yerde, nur dağız gökte! Öyle […]

Continue reading »

GEÇİLMEZ KALELER

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Canavarlar gibi vahşet saçarak azdı batı, Barışın rûhuna, bombayla çukur kazdı batı… O zaman biz, ne kadar varsa geçilmez kalemiz, Götürüp cân ile diktik sıradağlar gibi tiz! Görünenden öte on misli görünmez kaleyi, Eyledik ruh çeliğinden, çekerek besmeleyi… Vatanın kadrini candan da muazzez gördük, Ölmeyen rûh ile serhadde duvarlar ördük! vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün […]

Continue reading »

ALLÂH’A MÎRÂC

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Tâif’in bağrında hicran dağladı, Ümmetin derdiyle Ahmed, ağladı. Yükselirken Hakk’a kalbinden kelâm, Geldi Cibril verdi Allah’tan selâm. Sonra Refref geldi göklerden Burak, Arş’ının üstünde mîrac sundu Hak: مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰيَاتِنَا Nurlu bir leylinde sır vermek için, Âyet âyet hakkı göstermek için, Şanlı Sübhan, etti ihsân ruh-beden, Mescidü’l-Aksâ’ya […]

Continue reading »

203. Sayı TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız, “Eyne tezhebûn?” “Nereye gidiyorsunuz?” Dev bir okyanusun ortasında, nereye gittiğinizi anlamanızın yolu, bir pusula… Mâneviyat âleminin hidâyet rehberleri; yönümüzü tespit için pusula niyetine, gıdâmızın ve kazancımızın menşeine bakmamızı tavsiye ediyorlar. Paranın ve Gıdânın Kaderi KAZANCIN PUSULASIDIR Haram ve Şüpheli ise İsraf ve Günahlara… Helâl ise İbâdet ve Hasenâta… «Bir türlü dikiş tutmayan tevbelerin oku niye doğrulmuyor?» diye soruyorsak, […]

Continue reading »

TÜKENME!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Gaflet ayrığını kökünden yolsun, Gönül bağı, rahmet gülüyle dolsun, Sarıl besmeleye geçmeden mevsim, Bülbüller şakısın, cennetlik olsun… Tükenme, sönmesin kalbinde azim, Besmele çek; Allah, Rahmân ve Rahîm!

Continue reading »

BİR GARİP HER GARİP

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Yanarsa bir garibin kalbi, bahçeler de yanar, Yanan o zümrüdü her göz, ateş diyârı sanar. Hayırdadır göğe rahmet, bu yer için bereket, Cömert ufuk, bulutun gönlü, her garîbi anar! vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün

Continue reading »

RAHMET DAMLASI

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Topraklar kurumaz, yaprak kurumaz, Gönülden gözlere taşarken şebnem! Güller açar, bülbül öter kış ve yaz, Bahar mevsiminde yaşarken şebnem!.. Bulut bulut gökte rahmet damlası, Irmak ırmak yerde hasret damlası, Ezelî bir feyzin ebet damlası, İnsanın alnında coşarken şebnem!..

Continue reading »

NA‘T-İ HABÎB

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Ağla ey bülbül, bu hicrân, inci eyler şebnemi; Bağda güldür artıran, güldür azaltan, mâtemi. Döktürür bir yanda sel, bir yanda yangın coşturur, Gül bu zîrâ hem cehennem, hem de cennet dirhemi. Öyle fethetmiş ezelden bahçıvânın kalbini, Aşkı cennetten çıkarmış meşk ederken çiğdemi! Gül elinden devşirir gufrânı ancak, tevbekâr, Lutf-i Rahman böyle mağfûr eylemiştir Âdem’i. Türlü mevsim […]

Continue reading »

YÜZAKI

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Yakalım ay gibi göklerde özü, Açalım her gece cânâna gözü, Parlatıp söyletelim, câna, sözü; Yüreğin defteri, mânâ Yüzakı… Öz sedeften açılan sergiyi gez, İnciler; incitemez, incinemez, Şimdi, baş tâcı eden kıymeti sez; Güzelin cevheri, yektâ Yüzakı… vezni: feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)

Continue reading »

HAK BU!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Mârifet ilmi kayıp medresede, Hani hikmet ve gönül hendesede? Sen de hiçlik denilen mektebe koş, «Hak bu» Seyrî, niceler «gak» dese de… vezni: feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün)

Continue reading »
1 2 3 6