CİHAD ve RİBAT YURDUNDAN ÜMMETİN AHVÂLİNE BİR BAKIŞ

Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com       Bir aydır, dünyanın gözleri önünde bir kıyım yaşanıyor. Bir«leş»miş milletler kararı ile kurulan tek devlet olan İsrail; bütün sınır komşuları müslüman ülkeler olduğu hâlde, 1948 yılından beri adım adım yürüttüğü işgal politikasını daha da ileriye taşıyıp, sahil koridoruna sıkıştırdığı Gazze’ye topyekûn bir savaş başlattı.    Dünya haritasını incelediğimizde, İsrail’in bütün sınırlarında bir müslüman ülkenin olduğunu görüyoruz. […]

Continue reading »

Gazze’de Asrın Vicdanı! ZULÜM, GÖZYAŞI, KAN ve VAHŞET…

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com   Zâlimlerin âkıbeti hüsrandır.    Firavun bir rüya gördü. Rüyasını;    “İsrailoğullarından zuhûr edecek biri, tahtının yıkılmasına sebep olacak.” şeklinde tabir ettiler.    Zâlim Firavun, sırf bunun önüne geçmek için, yüz binlerce bebeği katletti. Önce, o sırada doğan bütün erkek çocukları katletti. Daha sonra ise köleleri azalmasın diye bir yıl bırakıp bir yıl katletmeye devam etti.    […]

Continue reading »

BU NEYİN BAYRAMI ANNE?

M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com   Komşuda aç sefil varken, Bu neyin bayramı anne? Gazze, Bağdat, Şam yanarken, Bu neyin bayramı anne? Gül Muhammed’den bu yana, Mü’minleri koy yan yana, Bir güler yüz göster bana; Bu neyin bayramı anne? Zâlimin hükmüyle mazlum, Müslümanlar cümle, umum, Eriyorken sanki bir mum; Bu neyin bayramı anne? Filistin mezar eşiyor, Feryâdı göğü aşıyor. Türkistan can […]

Continue reading »

“LÂ HAVLE!”

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) II. Abdülhamid Han’ın Istırabıyla Filistin, Gazze, Suriye ve zulmün harap ettiği tüm İslâm diyarları için… Merhamet nerde, zulüm can yutuyor, Soykırımlar hele vicdan yutuyor, Katliam timsahı çıldırdı yine; Durmadan mîdesi, insan yutuyor! Yine vahşet, yine dehşet, yine alçakça zulüm, Keyf-i zâlim yine mazlumlara kusmakta ölüm! Ne felâket, yine yağmur gibi kurşun yağıyor, Yine lânetli adamlar, bebeden […]

Continue reading »

BAYRAM; RAMAZÂN’IN BİR İCÂZETNÂMESİDİR!..

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com İnsan aldığı bir eğitimi başarıyla tamamlayınca ona bir icâzetnâme, bir diploma verilir. Eğitim ne kadar zorluklarla dolu ise icâzetnâme o kadar değerlidir. Bu mânâda; Ramazân-ı şerif; Allah için gerek oruç, gerek ibâdetler, gerek içtimâî vazifeler etrafında bir fedâkârlık mevsimi olduğundan dolayı neticesinde Yüce Mevlâ bir bayram takdir buyurmuş. Bir bayram ki; Hazırlığı, madden […]

Continue reading »

ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ…

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com 7-8 yaşlarındaydım. Evlerde, özellikle de köy yerlerinde televizyon olmadığı zamanlardı… Köyümüzde iki kahvehane vardı ve televizyon yalnızca oralarda, bir de çok istisnâî bir durum olarak bazı evlerde bulunurdu. Ve tabiî biz çocuklar kahvehaneye alınmazdık. Ancak bu sihirli âlete karşı yenemediğimiz merakımız sebebiyle; kahvehanenin kapı ve penceresi önünde toplaşır, oradan izlemeye çalışırdık. Kahvehane sahibini […]

Continue reading »

Şânlı Mazimizden Seçme Nükteler – BİN BİR KULAĞIM OLSA!..

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR mahidir@gmail.com Şâfiî Mezhebi’nin kurucusu, büyük âlim ve müctehid İmam Şâfiî; 767 yılında Gazze’de doğdu. Baba tarafından soyu Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in büyük dedesi Abdimenâf ile birleşir. Yetim büyüdü. İlk tahsilini; ibtidâî imkânlarla, etraftan topladığı kemikleri kalem yaparak ve bir devlet dairesinin atık kâğıtlarını kullanarak tamamladı. Dokuz yaşında hâfız oldu. On üç yaşında Mescid-i […]

Continue reading »

İBRET OLA

YAZAR : Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Balkan ülkelerini dolaşırken rahmetli Nihat Sami BANARLI Hocamız’ın «Minaresiz Camiler» makalesini hatırlıyorum. Lise yıllarımızda Banarlı Hoca’nın yazdığı, edebiyat kitaplarını okumuştuk. Bir ders kitabı olmanın ötesinde, kitapta sorulan sorularla dersimizin dışında edebiyat öğretmenimiz olmuştu. Hep; «Öğretmenlerimizin üzerimizde emeği büyüktür.» deriz. Ders kitaplarının da öğretmenimiz olduğunu, edebiyat öğretmeni olduğum zaman anlamıştım. Kitapları, öğretmenlerin seçtiği devirlerde; ben de […]

Continue reading »

Nimetlerin Tefekkürü ve ŞÜKRETME MES’ÛLİYETİ

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi SORGU-SUAL VAR! Âyet-i kerîmede buyurulur: ثُمَّ لَتُسْـئَلُنَّ يَوْمَئِذٍ عَنِ النَّعٖ۪يمِ “Sonra o gün (kıyâmet günü), nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz?” (et-Tekâsür, 8) Elmalılı Muhammed Hamdi Efendi, bu âyet-i kerîmenin tefsîrinde şu ibretli kıssaya yer verir: Bu âyet-i kerîme nâzil olduğunda hiçbir şeyi olmayan muhtaç bir sahâbî ayağa kalkarak; “‒(Yâ Rasûlâllah!) Benim üzerimde (hesabı verilecek) nimetlerden […]

Continue reading »
1 2