BAYRAM, O’NUNLA BAYRAM
BENEKÇE SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) O öyle bir yüce kuldur ki oldu başlara tâc, O öyle Şâh-ı Rusül’dür ki eylemiş mîrâc. Buyurdu Hak, bize; İslâm, O’nunla İslâm’dır, Bütün gönüllere bayram, O’nunla bayramdır…
Continue reading »Muhteşem Bir Mâzîden İhtişamlı Yarınlara…
BENEKÇE SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) O öyle bir yüce kuldur ki oldu başlara tâc, O öyle Şâh-ı Rusül’dür ki eylemiş mîrâc. Buyurdu Hak, bize; İslâm, O’nunla İslâm’dır, Bütün gönüllere bayram, O’nunla bayramdır…
Continue reading »Bestami YAZGAN Güneş bir başka doğuyor, Bugün bayram sabahıdır. Gökten mutluluk yağıyor, Bugün bayram sabahıdır. El öpünce gül dudaklar, Açılır dostça kucaklar, Sevgiye doyar yürekler, Bugün bayram sabahıdır. Tatlı diller şekerleşir, Mutluluk kalbe yerleşir, Eller, gönüller birleşir, Bugün bayram sabahıdır.
Continue reading »Kıymetli Okuyucularımız, Gökteki ayın devamlı bir sefer hâlinde akıp gidişi gibi, takvimlerdeki ay da gün gün yaprak yaprak dökülüp gidiyor, hazan yaprakları gibi… Sadece hakkı verilen aylardan geriye elde avuçta bir şeyler kalıyor. Sadece hakkı verilen demlerden gönülde ve ruhta hasletler kalıyor. Ramazân-ı şerif hilâlinin her yıl semamıza doğması, bir başka ifadeyle, her sene «Rahmet, Mağfiret ve Kurtuluş Eşiği»ne kabul […]
Continue reading »İbrahim Hakkı UZUN ibrahimhakki@gmail.com Gaflet terzisi, ömrün kıymetli kumaşını aralıksız bir sûrette ayların makası ile parça parça kesip bitirirken; insana gereken, ihsan edilmiş olan sayılı nefeslerini tüketmeden evvel kendisine «sâdık bir dost» bulabilmesidir. Belki de bu dostu bulabilmek umuduyla insan, küçük yaştan itibaren hep kendine bir dost edinme arayışı içinde olmuştur. Bu sebeple yaşı ve aklı kemale erme yolunda ilerledikçe, […]
Continue reading »H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Kur’ân-ı Kerim kavramlarından Türkçemize geçmiş bazı kelimeler vardır ki, Arapçadaki asıl mânâsına nazaran biraz anlam daralmasına uğramıştır. Meselâ «sadakat» kelimesi, Arapçada daha geniş mânâları ihata etmesine karşılık; dilimizde «bağlılığını muhafaza etmek» mânâsını ifade eder olmuştur. Sadakat kelimesinin kökü olan sıdk; Arapçada esasen «doğruluk, dürüstlük» mânâsına gelir. Dürüst insanlar; aynı zamanda verdiği sözde duran kişiler olduğu için […]
Continue reading »Asım UÇAROK Çehâr-Yâr-ı Güzîn, yani Fahr-i Kâinat Efendimiz’in dört güzel dostu… Vermez çehâr-yâr-ı güzînin misâlini Beyhûdedir ki devr ede devrân, Efendimiz Onlardı dört esâsı şerîat binâsının Sıddîk ile Alî, Ömer, Osmân Efendimiz (Faruk Kadri TİMURTAŞ) Varlığın Nûru’nun dört cihetine konmuş daha doğrusu o âteş-i aşkın çevresinde pervane olmuş dört dönen dört mir’ât-ı safâ, dört mücellâ ayna… Onlardan akseden yine O’nun […]
Continue reading »Aynur TUTKUN aytutkun@gmail.com Tarihin ilk zamanlarından bu yana erdemli insanlar ve adaleti üstün tutan toplumlar adaletin tecellîsi için yalancıyı ortaya çıkarmak maksadıyla çeşitli usûller kullanmışlardır. Meselâ, Hindistan’da yalan söyleyen kişiyi belirlemenin gözde usûllerinden biri «eşek kuyruğu» yöntemiymiş. Şüpheliler karanlık bir kulübeye gönderilir ve kendilerinden içeride bulunan eşeğin kuyruğunu tutmaları istenirmiş. Hayvanın kuyruğunun isle kaplandığını ise söylemezlermiş. İçeriden çıktığında elinde is […]
Continue reading »M. Ali EŞMELİ seyri@yuzaki.com Hicaz’ın kavurucu sıcağı altında oruçlu geçen bir gün. İftar saati yaklaşmaktaydı. Fakat; Yiyecek namına sofralarına koyabilecekleri öyle dolu dolu tabaklar yoktu. Sadece arpa unundan yapılmış bir kap yemek vardı. O da doyumluk düşünüldüğünde ancak bir kişiye yetecek miktarda. Yine de; Onlar ki Hazret-i Ali ve Hazret-i Fâtıma’ydı, zengin gönülleri elbette kanaat içindeydi. Çünkü onların önemsediği asıl […]
Continue reading »Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Kelimeler ve kavramların bir dile mal oluşunun ardında güçlü bir tarih ve telmihler ağı saklıdır. Zaman içinde o kelime ve kavramların mânâlarını ifade edişlerinde, mânâya delâletlerinde kaymalar olsa da, onları dile kazandıran tarihî köklere inerek, kaymaları düzeltebiliriz. Türkçemizde itaat, teslimiyet, sadakat, ittibâ, hürmet, rızâ gibi pek çok kavram güçlü dinî ve tasavvufî arka plâna sahip. Bu […]
Continue reading »Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Dil-besteyiz ahbâbe, esîriz yâre, Onlardır açan gönülde bin bir yâre… Bîgânelerin kahrını görmüş değiliz; Ta’n ettiğimiz nâfiledir ağyâre… Sevdiklerine gönülden bağlı ve yâre esir olduğundan, onların ise gönülde bin bir yâre açtığından, hiçbir zarar görmediği ellerden boş yere yakındığından böyle dert yanar, büyük üstat Yahya Kemal… Ancak dert yanıyor olsa da, dostlarının olması bakımından talihli sayılır […]
Continue reading »