122. SAYI TAKDİM

  Kıymetli Okuyucularımız, Kâinâtın Fahr-i Ebedîsi buyurur: “Bizden bir şey işitip, onu aynen işittiği gibi başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü ağartsın, ak eylesin. Kendisine bilgi ulaştırılan nice insan vardır ki, o bilgiyi, bizzat işiten kimseden daha iyi anlar ve korur.” (Tirmizî, İlim, 7) O’nun mesajı; evvelâ sözdür, Kelâmullah’tır, hadîs-i şeriflerdir. Onları aynen aktarmak bu kadar kıymetli. Ancak tebliğ, sözden ziyade […]

Continue reading »

EN MUHTEŞEM HİDÂYET REHBERİ, İNSAN TERBİYESİNİN ZİRVESİ

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi Eğitim bir sanattır. Bu sanatın en zirvesi de peygamberlerdir. Cenâb-ı Hak; peygamberleri, insan terbiyecileri olarak lutfetmiştir. Peygamberler içinde Fahr-i Kâinât Efendimiz’in yeri ise zirvelerin zirvesidir. Çünkü O -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; sadece kendi asrına, kendi kavmine değil, kıyâmete kadar gelecek bütün asırlara, o asırlarda gelecek bütün insanlara en muhteşem hidâyet rehberidir. O’nun terbiye ve […]

Continue reading »

RAHMETE DÖNÜŞTÜRMEK

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi ASIRLAR ÖNCE MISIR’DA Hazret-i Yûsuf kuyudan saraya yükselen hikmetlerle dolu hayat hikâyesinin sonunda, anne-babasını ve kardeşlerini Mısır’a getirmişti. Yakub -aleyhisselâm-’ın evlâtları burada yerleşip bir kavim oluşturdular. Asırlar içerisinde, Mısır’da hükümdar olan firavunlar; ülkelerinde iğreti gördükleri İsrailoğullarına, yani Yakup -aleyhisselâm-’ın torunlarına zulmetmeye başladılar. Mısırlılara «Kıptî»; İsrailoğullarına ise, torun mânâsına «Sıptî» deniliyordu. Cenâb-ı Hak, İsrailoğullarının içinden […]

Continue reading »

İNSANLIĞIN ve ÖTELERİN EFENDİSİ

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Evvelâ; hamd ü senâ, hem de şükür Allâh’a, Hem salât hem de selâm şanlı Rasûlullâh’a! (Seyrî) Bu dünyada; İnsanlığın yegâne meselesi şu: Bütün bir ömrün gerçeği, özü ve neticesi hakkında elzem olan ilâhî rahmetten semâvî bir nasip alabilmek. Zira fânî hayat; Göklerden bir nasip olmadıkça çölden başka bir şey değil. İçini dolduran onca […]

Continue reading »

YANLIŞ DÜZELTME METODU

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Bu dünya, doğruların ve yanlışların harman yeri. Pişmanlık veya pişkinliklerin iç içe estiği ortam. Ancak anlayabilenler için yanlışlıklar, her gönülde bir nedâmet sızısı. Fakat kimilerinde pişmanlık biraz tuhaf yansıyor: ‒Biliyorum, yaptığım hiç hoş olmadı. ‒Ne güzel işte, yanlışının farkına varmışsın, artık düzelmek daha kolay. ‒Sıkıntı burada zaten. ‒Nasıl yani? ‒Düzelmek, ya da düzeltmek, […]

Continue reading »

GÜZEL İNSAN OLABİLMEK

YAZAR : Sami GÖKSÜN Cenâb-ı Hak bütün insanları İslâm fıtratı üzere yaratmıştır. Yani her insan doğuştan müslüman olarak doğar. Sonra içinde bulunduğu; ailesi, çevresi, okulu, medyası onu bir şekle sokar. İnsanın aslî fıtratını kaybetmemesi için, Allâh’ın kendisine gösterdiği hayat tarzını öğrenip yaşaması gerekmektedir. Öyle ise güzel insan olmak için evvelâ Allâh’a îmân etmemiz ve sonra da icaplarını yerine getirebilmek için […]

Continue reading »

HANGİ BAĞIN GÜLÜSÜN?

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Belli ki mânevî bir eğitim almış, yanakları hayâ ve tevâzu ile al al, gözleri seher sürmesiyle sürmeli ve bilhassa yüzü ak mı ak bir sîmâ görünce sorarlarmış: “–Muhterem, siz hangi bağın gülüsünüz?” Bunun mânâsı; “–Hangi tasavvufî yoldan neşve aldınız, hangi mürşid-i kâmile intisaplısınız?” demek imiş. Demek ki; “Üzümünü ye bağını sorma!” sözünün tersi tecellî […]

Continue reading »

ARMUT BAŞKA! ELMA BAŞKA!

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com –Allah kabul etsin hocam! –Allah kabul etsin hacı ağabey! –Hayırdır hocam, eve gitmeyecek misin? Oturmuş kalmışsın. Hocaefendi caminin bahçesinde oturduğu bankın yanını göstererek; –Buyur sen de otur hacı ağabey. –Pek düşünceli gördüm seni hocam. –Şu camimizin hâli beni çok düşündürüyor. Allah râzı olsun yaptıranlardan. Fakat hayli eskimiş ve küçük. Nicedir uykularımı kaçıran bir fikir var; […]

Continue reading »

İHLÂSLA OLURSA, İKİ CÜMLELİK DUÂ YETER!..

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Harem-i Şerif’ten Hâtıralar -3- Sıcak bir cuma günü idi. Cuma sebebiyle camide yer bulunmaz endişesiyle Harem-i Şerîf’e erken gelmiş; Ramazan’da iftar sofrası açtığımız mekâna, tahiyyetü’l-mescid namazımızı kılarak oturmuştuk. Her birimiz; günlerden cuma olması sebebiyle, Kur’ân-ı Kerim’den Kehf Sûresi’ni okumaya başladık. Vakit erken olmasına rağmen, cami tıklım tıklım dolmuştu ve cemaat gelmeye devam ediyordu. Okumamız bitti, namaz […]

Continue reading »

EN GÜZEL YOL O’NUN YOLU

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com BİR HADİS: عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللّٰهِ أَنَّ رَسُولَ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ كَانَ يَقُولُ فِي خُطْبَتِهِ بَعْدَ التَّشَهُّدِ إِنَّ أَحْسَنَ الْحَد۪يثِ كِتَابُ اللّٰهِ عَزَّ وَجَلَّ وَأَحْسَنَ الْهَدْيِ هَدْيُ مُحَمَّدٍ Câbir bin Abdullâh’ın rivâyet ettiğine göre Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hutbesinde şöyle buyururdu: “Sözün en güzeli Allâh’ın Kitâbı’dır. Rehberliğin en […]

Continue reading »
1 530 531 532 533 534 1.023