CEMAAT RAHMETTİR

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Kurt dumanlı havayı sever. Çünkü puslu, dumanlı havalarda, yani ortalığın karışık olduğu, görüş mesafesinin kısaldığı, ufkun daraldığı anlarda avlanmak kolaydır. Kafa karışıklığı içindeki avlarına çok kolay pusu kurar. İnsan kuzularının; can düşmanı kurt şeytan da kafaların karışık olduğu, kargaşaya müsait zamanları iyi kollar. 15 Temmuz; halkımızın iradesinden yana, vatanından, milletinden, bayrağından yana net bir […]

Continue reading »

GENÇLERİMİZİ EĞİTMEK

YAZAR : H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com İnsanı bir damla sudan yaratan Rabbi; ona yaşamayı isteyen bir nefis, düşünmeyi isteyen bir akıl, hissetmeyi isteyen bir kalp ve idrak etmek isteyen bir ruh vermiştir. Elbette keremi bol Mevlâ’mız insana bu mânevî ihtiyaçlarına uygun mânevî gıdalar da var etmiştir. Nefsine tecrübe edeceği çeşitli hâdiseler, aklına düşünüp fehmedecek ilimler, kalbine çeşitli hisleri tanıyacağı hâller, […]

Continue reading »

Liyakatin Göz Ardı Edilmesinde MESELENİN DÜĞÜMLENDİĞİ YER ve HÂL ÇARESİ

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ Türkiye’de ideolojik kamplaşmanın tarihi batılılaşma tarihiyle birlikte başlar. XIX. asrın ikinci çeyreğinden başlayarak XX. asrın ikinci çeyreğine kadar giderek artan bir hızla; Batıcılık, Osmanlıcılık, İslâmcılık ve Türkçülük gibi cereyanlar ortaya çıkıp gelişir. Bunlar kısmen tedâhul eden yönlere sahipse de umumiyetle rekabet içindedir. Bu cereyanları destekleyenlerin her birinin memleketin kurtuluşu ve «hasta adam»ın ayağa kaldırılışı […]

Continue reading »

EMÂNETLER, LİYAKATLİ ve ADÂLETLİ İNSANLAR TARAFINDAN KORUNUR

YAZAR : Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com Kâinatta her şey yerli yerinde, belli bir düzen ve intizam içerisinde deveran ediyor. Kâinatta bulunan her zerrenin, her bir kürenin kendisine göre belirlenmiş bir görevi bulunmaktadır. Yaratılmış her mahlûk, kendisine verilen bu vazifeyi lâyığı ile yerine getirmek için çabalayıp durmaktadır. Gözümüzle gördüğümüz veya göremediğimiz, hattâ farkına bile varamadığımız ve isimlerine cemâdat dediğimiz bu varlıkların bile, […]

Continue reading »

İNSANLIK ŞAHSİYETE HAYRAN

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Yüce Allah; ‒İnsan, ahsen-i takvimdir, ‒Yeryüzünde benim vezirimdir, dedi. Tahtını kaybeden şeytan, dudak büktü; ‒En büyük düşmanımdır, ‒İntikam alacağım, dedi. İki kutup oluştu: Hak ve bâtıl. Derin ve bitmez bir mücadele başladı bu imtihan dünyasında hakkı temsil eden tarafla batılı temsil eden taraf arasında. Daha gözünü açar açmaz insanlar, fânî âlemde; ‒Ya aldanış, ‒Ya […]

Continue reading »

ÖMRÜMÜN DERSİ

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com –Yıllardır kahvaltısını yapmadan çıkmışlığı yoktur, bu babanızda bir değişiklik var; ama hayırlısı bakalım. –Evet anne, babam son zamanlarda pek bir değişti. –Aynen abla. Yatsıyı kılar kılmaz yatmaya başladı. –Oğlum babanı bir takip ediversen… İş yerine gidip gitmediğine bir bakıversen ha! –O da nereden çıktı annem yahu? Adam yirmi iki yılını gömdü o fabrikaya… Gitmez mi […]

Continue reading »

Adâletin Kuvvetli Mührü HIZIR BEY

YAZAR : Mücahit BULUT “Fatih Sultan Mehmed Han’ın padişahlığının ilk senelerinde, bir Arap âlimi Edirne’ye gelir. İlminin derinliğini göstermek için Sultan’ın huzûrunda zamâne Osmanlı âlimlerine sualler yöneltir. Lâkin âlimler tatmin edici cevaplar veremezler. Vaziyetten memnun kalmayan Fâtih vezirlerine; «Ülkemde bu adama cevap verecek bir ilim adamımız yok mudur? Çabuk olun, araştırın ve bana derhâl müsbet bir cevap getirin!» diye emir […]

Continue reading »

Şanlı Mâzimizden Seçme Nükteler ÂH EFENDİM…

YAZAR : Abdullah Mesud HIDIR ÂH EFENDİM… Hazret-i Hüseyin -radıyallâhu anh-, 10 Ocak 626’da Medine’de doğdu. Ağabeyi Hasan ile birlikte tâbiînden Ebû Abdurrahman es-Sülemî’den kıraat öğrendi. Hazret-i Osman ve babası Hazret-i Ali -radıyallâhu anhümâ- zamanında yapılan seferlere ağabeyi ile birlikte iştirak etti. Muâviye’nin vefatından sonra Şamlılar Muâviye’nin oğlu Yezid’e bey‘at ettiler. Yezid’in iktidarı ele almasından sonra Kûfeliler Hazret-i Hüseyin -radıyallahu […]

Continue reading »

O’nun Muhteşem Ahlâkı -15-

Ebedî Fecre YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerim’de «müslüman ve mü’min» tabirleri yanında başka sıfatlar zikretmiştir. Müttakî (takvâya eren), muhsin (ihsan şuuruyla yani ilâhî kameranın altında olduğunun idrâki içinde yaşayan), muhlâs (ihlâsa erdirilmiş), mukarreb (Cenâb-ı Hakk’a kalben yakınlaşmış), sâbikûn bi’l-hayrât (hayırlarda yarışarak öne geçen) ve benzeri bu sıfatlar, mü’minlere bir ufuk verir. Mânevî terakkî sonsuzdur. Zirvesi, […]

Continue reading »

Suya Yansıyan Tefekkürler

Hazret-i Mevlânâ’nın Gönül Deryâsında Sır ve Hikmet İncileri YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi SUYUN AKIŞINA BİR BAK İnsanoğlu dâimâ su kenarını sever. Nehir ve deniz kenarlarına iştiyak duyar. Derin mavilikleri seyretmenin ona huzur verdiğini düşünür. Suyun insana düşündürdüğü bin bir hakikat vardır. Bilhassa Hak dostlarında bu tefekkür çok daha derindir. Şeyh Sâdî Hazretleri der ki: “Akıp giden bir derenin […]

Continue reading »
1 445 446 447 448 449 1.015