ELİM, NİYE TAVUK ETİ KOKUYOR?

Fahri SARRAFOĞLU sarrafoglufahri@gmail.com Mükremin Bey; düzenli olarak, sabah kalktığında, İstanbul Vatan Caddesi’nde yürürdü. Ramazan dolayısıyla, yürüyüşlerini sabah namazı sonrası yapmaya başlamıştı. Sulukule surlarına doğru geldiğinde; surların iç kısmında, kenarda, daha üç-dört günlük olan yavru köpekleri gördü. Aç oldukları belliydi. Anneleri de biraz ileride âdeta yalvaran gözlerle bakıyordu. Hiç vakit kaybetmedi, yürüyerek geri döndü ve Malta Çarşısı’na çıktı. Vakit erken olduğu […]

Continue reading »

EĞİTİM, AİLEDE BAŞLAR!

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com ÎMAN-İMTİHAN İnsan hayatı, imtihanlarla iç içedir. Yaşanan her an, başa gelen her durum farklı bir imtihandır. Şükredilecek nimetler de sabredilecek belâlar da imtihanların bir parçasıdır. Allah -celle celâlühû-, insanların mutlaka ve çeşitli sebeplerle sınanacaklarını şu âyetlerde belirtmiştir: “Andolsun ki mallarınız ve canlarınız hususunda sınanacaksınız…” (Âl-i İmrân, 186) “Yoksa insanlar; «Îmân ettik!» dedikten sonra, imtihana tâbî tutulmadan bırakılacaklarını […]

Continue reading »

ASIL HÜNER

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Tartışılmaz bile tıbbın ve ilâcın değeri, Çünkü Hak vergisi dermanla buluşmak hüneri. Ey tabip, işte sebep! Söyle, şifâ Allah’tan, Madde-mânâ yaşatan sır, yaratandır beşeri. 29 Mayıs 2020 Cuma feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün) (fa’lün)

Continue reading »

DERMAN VER

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Gam yüklü sevincin dili, mâtem dolu dünyâ, Yâ Rab, ediver boynu bükük kulları ihyâ! Mahrumları, nezdindeki bayram ile şâd et, Her hastaya derman veriver, her çöle deryâ!.. vezin: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

Continue reading »

DERİN UYKU…

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Leylâ diye bir sevgili varmış, Mecnunları sahrâya salarmış… Sevdâ denilen cism-i latif ki, Gözden süzülüp gönle dolarmış… Hasretle yanan kalp için insan, «Deryâlara dal!» dense dalarmış… Fânîdeki her sevgili fânî, Bülbül de susar, gül de solarmış… Beş vakt ile âşık yetinir mi? Hiç bitmeyecek vakti kılarmış… Hak; «Âmiletün nâsıbetün» der, Dünyâya kanan, hârı sularmış… Ey zirvelerin […]

Continue reading »

GÖNÜL

Zahit GENÇ zahitgenc80@gmail.com   Ne yapsak ne etsek bilemiyoruz, Karışma kimsenin işine gönül! Bir türlü bir adam olamıyoruz, Düştükçe bu nefsin peşine gönül! Mahşerde kurulur hassas terazi, Hesaplar çetindir, sorulur mâzî, Kaytarmak nasılmış, neymiş arazi? Gelecek bu işler başına gönül! Bir daldan bir dala konan kuş musun? «Doluyum» diyorsun içi boş musun? Hayal mi, gerçek mi, yoksa düş müsün? Yorma […]

Continue reading »

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) varoglu5@gmail.com   Tutuşup sönüyor her gün bir ocak, İnsanlar, bir türlü aymıyor kardeş! Kıyâmet koparır yuvada talâk, Ayakta öldürür, baymıyor kardeş! İstanbul ahdine bağlandı hayat, Şuursuz arsıza sunuldu fırsat, Mağdurlar hüzünle etse de feryat; Sağırdır, kulaklar duymuyor kardeş! Zor sevmez, kolaya alışmış nesil, Cehli gidermiyor verilen tahsil, Dağılan yuvalar artıyor her yıl; Eşler kör inattan caymıyor […]

Continue reading »

«ÖF» BİLE DEME!

SÜKÛTÎ (Hızır İrfan ÖNDER) onderirfan@gmail.com   Anne hakkı, baba hakkı, ödenmez, Annene, babana «öf» bile deme! Ana yüreğidir kırsan gücenmez; Annene, babana «öf» bile deme! Sen doğunca anan-baban pervâne, Hastalandın, onlar oldu dîvâne! Şeyâtîne olma sakın avene! Annene, babana «öf» bile deme! Ceddine yaptığın her yanlış, cinnet! Cürmüne de kalkan olur, et minnet! Ebeveynin rızâsında «şol cennet»; Annene, babana «öf» […]

Continue reading »

BİZİM İSTANBUL!..

Servet YÜKSEL servety@t-online.de Eyüp’te sürur kaplar, sevdiğin gönülleri, Üsküdar zikre dalmış, ötüşür bülbülleri, Erenköy’de koklarsın; lâleleri, gülleri; Boğaz’ın sularında saçını çözen şehir… Yıldızlarla el ele mehtapta gezen şehir… Bizim İstanbul… Bizim İstanbul… Hayalin en güzeli gözlerinde Fatih’in, Zulmün çağı kapanmış, sözlerinde Fatih’in, Adım adım atının izlerinde Fatih’in; Efendim’in müjdesi yedi tepeli şehir… Kubbeleri kondursun Sinan’ın eli şehir… Bizim İstanbul… Bizim […]

Continue reading »

ZİKREYLEYEN HER ÂZAMDA, VAHDETİM «SEN’İ» SÖYLER!..

Rıfat ARAZ rifat_araz@yahoo.com Yâ Rab; yakın Sen’sin câna, candadır bu iştiyak; Aşkla çarpan yüreğimde, hasretim «Sen’i» söyler!.. Kavlimiz var; derin, duru, nefes kadar sımsıcak; «Belâ!..» dedim; her tebliğim, davetim «Sen’i» söyler!.. Sen yoğurdun, şekil verdin, dile geldi toprağım; Gören gözüm, nasıl görür?.. Nasıl duyar kulağım?.. Kerem eyle, aşkla yanar «gönül» denen ocağım; Her an hâlden hâle giren, sûretim «Sen’i» söyler!.. […]

Continue reading »
1 261 262 263 264 265 1.015