GÜNBATIMI
Sadettin KAPLAN Dizginsiz bir at gibi koşuyor içimde güz… Boz cepkenli sepkenler bağrıma diz vuruyor, Şıngırdıyor gönlümde dış kapının mandalı, Nicedir dilimdeki suskunluk ses veriyor; Kimdir o diyen halay, aç diyen harmandalı. Cam güzeli puslanmış o camsız pencereye Ilık bir meltem gibi yeniden ürperiyor. Eğilmiş salkımsöğüt delikanlı dereye, Sarışın saçlarını sürüyor sinesine. Sevdâsı, bakır tasa sabahla sağılan süt. Deliriyor derecik […]
Continue reading »