Hazret-i Yusuf’un Duası

Ali HÜSREVOĞLU

Okunuşu: Bismillâhirrahmânirrahim

Rabbi kad êteytenî mine’l-mülki ve allemtenî min te’vîli’l-ehâdis. Fâtırassemâvâti vel’ardı ente veliyyî fi’d-dünya ve’l-âhirati teveffenî müslimen ve elhıknî bi’s-sâlihıyn. (Yusuf Sûresi, 101)

Anlamı: Rahman, Rahim Allâh’ın adıyla

Ey Rabbim Sen bana mülk ü saltanattan bir nasip verdin. Olayların ve rüyaların yorumunu öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Benim dünyada da âhirette de dostum Sen’sin! Beni Müslüman olarak vefat ettir ve sâlih kulların arasına kat.”

Tasarım: Hâmid AYTAÇ (merhum)

Hat: Ali HÜSREVOĞLU

Açıklama: Katâde demiştir ki:

Yusuf’tan başka hiçbir peygamber ve hiçbir kimse ölümü temenni etmemiştir. Yusuf -aleyhisselâm- Rabbinin nimetinin üzerinde tamamlandığını görünce Rabbini özlemiş ve ölümü temenni etmiştir. Başka bir görüşe göre Yusuf -aleyhisselâm- ölümü temenni etmemiş, vakti geldiğinde Müslüman olarak ölmeyi istemiş ve: «Ecelim geldiği zaman beni Müslüman olarak vefat ettir.» demiştir. Bu cumhurun görüşüdür. Sehl İbn Abdillah et-Tüsterî demiştir ki:

Üç kişiden başkası ölümü temenni etmez:

Birincisi: Ölümden sonra nelerle karşılaşacağını bilmeyen kimse.

İkincisi: Allâh’ın kaderlerinden kaçan kimse.

Üçüncüsü: Allâh’ı özleyen ve bir an önce O’na kavuşmaya sabırsızlanan kimse. Enes’ten gelen sahih bir hadîs-i şerifte Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:

“Sizden hiçbiriniz sakın ölümü temenni etmesin. Eğer muhakkak bir şey istemesi gerekiyorsa «Ey Rabbim, yaşamak benim için hayırlı olduğu müddete kadar beni yaşat, ölüm benim için hayırlı olduğu zaman da beni vefat ettir.» desin.”

Yusuf -aleyhisselâm-: «Beni sâlihlerin arasına kat.» demekle babaları İbrahim, İshak ve Yâkub’u kastetmiştir, denilmektedir.

(Bu bilgiler Kurtubî Tefsiri’nden özetlenmiştir.)