ALPARSLAN’IN RÛHUNA GAZEL

Yahya Kemal BEYATLI İklîm-i Rûm’u tuttu cihangîr savleti, Târîh o işde gördü nedir şîr savleti… “Anadolu’yu, dünyayı fetheden büyük bir hükümdarın şiddetli hücumu tuttu, zaptetti. Tarih bu zaptedişte aslan hücumu ne imiş gördü.” Titretti Arş ü ferşi Malazgird önündeki Çûş u hurûş-ı rahş ile şemşîr savleti… “Malazgirt önündeki gösterişli atların ve kılıçların coşkulu hücumu, Arş’ı ve ferşi yani tüm âlemi […]

Continue reading »

BİR UZUN HAVADIR YOZGAT

Yusuf DURSUN Durup durup Yozgat seni anarım, Kartal olup Beş Çamlar’a konarım, Anam ağlar, ben anama yanarım; «Çektiklerim yetmedi mi oğul?» der; «Bu hasretlik bitmedi mi oğul?» der. Ziya’mın atını sürdüm bir zaman, Cehrilik’te lâle derdim bir zaman, Anamı rüyamda gördüm bir zaman; «Allı turnam ötmedi mi oğul?» der; «Bu hasretlik bitmedi mi oğul?» der. Çamlığın başında bir duman oldum, […]

Continue reading »

CEMO

VAROĞLU (M. Ali VAR) Gelir herkesin soyu, Âdem ile Havvâ’dan Tarihe imzamızı beraber attık, Cemo!.. Rabbimiz, dinimiz bir, sen-ben aynı deryâdan, Büyük mefkûreleri senle yaşattık Cemo!.. Fırat’ta abdest aldık, Tuna’da safa girdik, Yavuz’la birlik olduk, vahdet gülleri derdik, Ahmed Yesevî okur, Battal Gazi dinlerdik, Aynı kubbe altında, huzuru tattık Cemo!.. Muzaffer günlerde de, zor anda da ortaktık, Saldırdı yedi düvel […]

Continue reading »

ÖLÜM

SEFERÎ (Nejat SEFERCİOĞLU) Şu soluk resme bakıp geçmişi anmak da ölüm… Sıladan gönderilen mektuba kanmak da ölüm… Uzayan yollara bakmak yaşaran gözle her an, Adı gurbet konulan odlara yanmak da ölüm… Unutulmuşluğa rağmen duyulan çan sesini, Çalınan bir kapının zil sesi sanmak da ölüm… Gece yorgun başının yastığa râm olduğu dem, Görülen bir sürü kâbusla uyanmak da ölüm… Sılanın yolları […]

Continue reading »

GÖNLÜMÜN ATEŞİ YANGINA DÖNDÜ

Salih Zeki MERİÇ Gönlümün ateşi yangına döndü, Bozuldu rûhumun âhengi benim… Ümidim tükendi ışığım söndü, Sensin hayatımın mihengi benim, Gönlümün ateşi yangına döndü… Kurumuş toprağım çorak mı çorak… Suları akmıyor pınarlarımın. Vuslatın en güzel, kutlu bir durak… Gölgesi altında çınarlarımın, Kurumuş toprağım çorak mı çorak… Rûhumda inleyen sızılarımı, Ah nasıl dindirsem, unutabilsem. Satırlara vuran âh u zârımı, Nasıl etsem sana […]

Continue reading »

YÂ İLÂHÎ!..

Servet YÜKSEL Müşkülümü çözemedi bu akıl, Âcizleri darda koyma İlâhî!.. Ne olur hep rahmetinle nazar kıl, Derman Sen’sin derde koyma İlâhî!.. Yana yana arar bulur dost dostu, Öteler sevdası gönül bir kuştu, Gitti ayrılıklar yurduna düştü, Bizi gurbetlerde koyma İlâhî!.. Mahşerde dizlerin bağı çözülür, Boyunlar bükülür, yaşlar süzülür, Ol Habîb’in, ümmetine üzülür, Bir an bile narda koyma İlâhî!.. Biz ki […]

Continue reading »

ONLAR Kİ…

Sadettin KAPLAN Onlar ki, sûruydular o küheylan atların, Kaç kez geçip gittiler üstünden sıratların!.. Onlar ki, can börküne takılı tuğ idiler, Bazı birer sergerde, bazı başbuğ idiler… Onlar ki, uçurumdan uçmağa geçerlerdi, Bir günün kırbasından bin ömrü içerlerdi… Onlar ki, cihad üzre zulümü öldürdüler, Ecelin can burcunda ölümü öldürdüler… Onlar ki, kanat kanat bir ovaya indiler, Tevhîd ile yıkanıp, tekbîri […]

Continue reading »

ÜÇ AYLAR

Ramazan YENİDEDE Bâğ-ı cennettir Regāib, elvan elvan gülleri, Rahmetini müjdeler kandillerin dilleri… Göklerden inen nûra bîgâne kalma gönül; Şimdi tam zamanıdır, haydi kaldır elleri!.. Mevsim hasat mevsimi, kaçırma bu fırsatı, Dert edinme bu gece; atı, avratı, yatı, İşte çok yakınlaştı ele almak berâtı; Dinle bak öyle diyor, esen seher yelleri!.. Herkes nefis peşinde yanıyor koca dünya, İnsanlık dibe vurdu, yok […]

Continue reading »

BALI BULDUM BALDAN OLDUM…

Rıfat ARAZ Mevlâ’m bir aşk verdi bana; Hâl içinde hâlden oldum!.. Düştüm özge bir mekâna; Yolu buldum yoldan oldum!.. Nefs elinden bî-kararım; «Vuslât» diyor intizârım!.. Akıp gitsin söz pınarım; Dili buldum dilden oldum!.. Söktüm benlik dâvâsını; Çektim ömrün cefâsını!.. Kim sürmüş ki sefâsını? Tahtı buldum, yelden oldum!.. Ne direk var ne bir yama; İki büklüm olmuş semâ!.. Beni alan her […]

Continue reading »

SONSUZLUK YANKISI

O. Olcay YAZICI Muhteşem bir şehrâyin, dervîşânın meseli, Yakamozlu sularda titreşen ışık seli… Diriltiyor zamanı, mehterânın gülbankı, Uğulduyor kubbede; esrarlı, derin yankı… Kutsî mâbed içinde, eşyanın mecaz hâli, Gülün sûfî kokusu: sanki cennet misâli… Kıyâmete dek kāim, kelâm/kılıç/Süleyman Adalet sarsılınca, sarsılır bütün cihan!.. Şerh ediyor sessizce, âyetler bilinmezi, Hüsn-i hat çizgisinde, ezel-ebed sentezi… Mermerler bulut gibi, gökyüzüne ağıyor, Semâdan kalbimize […]

Continue reading »
1 422 423 424 425 426 483