ÖZGE HÂLLERDE…

Bestami YAZGAN Yanağımda açan dost çiçeğidir, Öyle bir yandım ki gülebilmezem. Ayağım çözülü, yüreğim bağlı, Hak’tan gayrısıyla olabilmezem. Gözlerim süzülür allar içinde, Yüreğim çözülür güller içinde, Sermestim bir özge hâller içinde, Bir daha kendime gelebilmezem. Bir sevgi okuyla canım tutuşur, Sonra alev alev kanım tutuşur, Muhabbetten dört bir yanım tutuşur, Başımı sevdadan alabilmezem…

Continue reading »

Milletimizin Yüzakı: TARİHÎ GENÇLİĞİMİZ…

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Bütün ufukları, «Allah» deyip, bitiştirdik, Cihanda en ideal genci biz yetiştirdik! Semâya dek o yiğit, başka bir değer kattı, Bütün asırlara târîh, o merdi anlattı… Ya yıldırımdı, ya rüzgâr gibiydi her koşuda, Ya gökte dalgalanan bir deniz gibiydi, ya da; Göğüs göğüs o ne yalçın kayaydı tıynetten, Dönerdi fâreye aslan, o güçlü heybetten… Bir eşsiz âbide, […]

Continue reading »

YÜZAKI NESLİ İÇİN

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Yandıkça gönül kandilimiz fer verecek, Gözler ebedî nûruna tekrâr erecek; Tekrâr olacak böyle nesiller yüz akı, Devran nice aylar ve güneşler görecek! Vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûl

Continue reading »

KALMASIN!

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Îmânı kalbe sindir aman lâfta kalmasın!.. Kur’ân’ı gönle indir aman rafta kalmasın!.. Mânâya tâlip olmalı, âlâyı isteyen; Gözler yalan ışıltıda, cafcafta kalmasın!.. Gerçekleşince gerçeğe dönmekte iddian, Efsâne kuş hümâ gibi tâ Kaf’ta kalmasın!.. Kardeşlerinle sımsıkı birlik içinde ol, Şeytânı kov yanından aman safta kalmasın!.. Aslā rehin bırakma bu dünyânı şeytana; Elmas yarınların kara sarrafta kalmasın!.. Yazmakta […]

Continue reading »

HINZIRIN GRİBİ…

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Görülmemiş ne zamandır, maraz, bununki gibi! Vebâlı fârelerin bitti iftihar sebebi… Beşer için ne şenâat tutup domuz yemesi… Domuz değil mi necâsette varlığın da dibi?.. Hayâ ve iffeti yok, pisliğiyle karnı da tok! Adıyla târihi «yüzsüz» çıkar işin garibi… İnip de Hazret-i Îsâ kılıç çekinceye dek; Cihânı dağladı deccalce; «hınzırın gribi» 2109-100=2009   Vezni: mefâilün / […]

Continue reading »

AH İSTANBUL…

VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) Gönlüme taht kurmuş, mübârek adın, Sevdanla gönlüme aktın İstanbul… Titretir kalbimi her dâim yâdın, Hicran acısını ektin İstanbul… Sensiz dünya yaşanmaz bir çöl oldu, Aktı gözyaşlarım sanki göl oldu, Bir gülünü sevdim şimdi el oldu, Ocağıma incir diktin İstanbul… Bulunmaz cihanda daha bir dengin, Cennetten verilmiş, kokun ve rengin, Kutlu bir sevdaydı bendeki sevgin, Sonunda boynumu […]

Continue reading »

ENGELLER VAR

Zahit GENÇ Kimi zâhir, kimi bâtın, Yolumuzda çok engel var. Kimi parça, kimi bütün, Yolumuzda çok engel var. Bu yol Hakk’a vuslat yolu, Götürecek Hakk’a kulu, Sürü sürü, dolu dolu, Yolumuzda çok engel var. Koyma Mevlâ’m bize bizi, Bağışlayın bendenizi, Sıra sıra, dizi dizi, Yolumuzda çok engel var. Büyük engel bize nefis, Yolumuzu kesen bir sis, Kirli kirli, kötü, habis, […]

Continue reading »

GEZERİZ

SEFERÎ (M. Nejat SEFERCİOĞLU) Yine gurbette bugün rûyuna hasret yüzümüz, Gezeriz sâhili baştanbaşa sensiz yine biz… Dökülen gözyaşımız yağmura rahmet okutur, Gezeriz sâhili baştanbaşa sensiz yine biz… Vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün

Continue reading »

YOLLAR

Servet YÜKSEL Bir zamanlar yalınayak koşturdum, Al yeleli küheylânı coşturdum, Derin sular, karlı dağlar aştırdım, Yollar beni benden aldı götürdü. Yollar beni gurbetlerde yitirdi. Deli gönül, bir olmazın derdinde, Bekler, bekler ayrılığın yurdunda, Bir ümit şu dönemecin ardında, Yollar hani nerde kaldı beklenen? Yollar kimdir ufuklarda saklanan? Uzun, ince; kıvrım kıvrım içimde, Gül kokardı yaylalara göçümde, Yollar vardır sevincimde, acımda, […]

Continue reading »
1 400 401 402 403 404 496