İKİ KAPI ARASINDA

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com Sonsuzluk sevdasıyla özde kulluk ne şeref! En yüce pâye kulluk, sakın pâyesiz kalma!.. Yaratılış gayesi hayatın gayesidir, Bunu idrak etmeyip bir an gayesiz kalma!.. Hayatın akışına alnından ter damlasın, Sa‘ye sarıl ömrünce, sonra çaresiz kalma!.. İçten yakarışlarla gönül Hakk’ı anlasın, Rahmet deryalarıyla çağla, deresiz kalma… Sevda yokuşlarını çıkarken has niyetle, Sözde mânâyı ara, aşkta müjdesiz kalma… […]

Continue reading »

EN ÖNEMLİSİ…

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com Besmeleyle kovan dolsun, Besmeleyle gelsin geri. Her tercihin helâl olsun, Hem kıvrak ol, hem de serî, Taçlandırır her eseri, Helâl yolda alın teri… Kalem kırık, kılıç kında, Düş bir yanda, iş bir yanda, Yedi düvel arasında, Tembelliğin yoktur yeri, Taçlandırır her eseri, Helâl yolda alın teri… Gücün varken haram niye, Arılardan alsak pâye! Helâlinden olsun diye, […]

Continue reading »

VARLIK

Bilâl COŞKUN Geçtik hayat yolundan arzda izimiz vardır. Zamana not düşürdük, bizden, mâzîmiz vardır. Aşkın dervişleriyiz yandıkça ah eyledik, Gök kubbede sesimiz, yerde sözümüz vardır. Gönül aydınlığımız dolunay utandırır, Sevdâ külhanlarını yakar közümüz vardır. Tevâzu bahçemizde açılmış bir gülümüz, Bir de cânan yurduna dönük yüzümüz vardır. Bâbil’in bahçesinden, Kārun hazinesine, Ne gönlümüzde ukde ne de gözümüz vardır. Gāile-yi dünyadan bağrımız […]

Continue reading »

GIYÂBÎ MUHABBET RÂBITA…

Bekir ÇİÇEK Kesret âleminin vahdet bağında, Güle doğru temâyüldür râbıta… Serapların, hulyâların ağında; En hakikî tahayyüldür râbıta… Ashab candan fazla sevip Cânân’ı, Öyle elde etmiş kâmil îmânı, Habib hiç hatırdan çıkmazmış hani, Gönüller fetheden güldür râbıta… Hani kavak yeli başlarda eser, Süflî bir meşhura meftûn olur ser, Taklit ile olur ondan bir eser, Süflîye olursa züldür râbıta… Hani genç âşıklar […]

Continue reading »

ÜÇ BÜYÜK NİMET

Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com El emeği, alın teri, göz nûru; Ne kadar mübârek, kitabına bak. Allâh’ın kuluna hitabına bak; «Leyse li’l-insâni illâ mâ seâ»* Öyleyse yok artık ne gam ne tasa… El emeği, alın teri, göz nûru; Olursa, insanın yüzü ak olur… Çalışanın yardımcısı Hak olur… Olmazsa el açar, boynunu büker! Muhannet bâbına yüzsuyu döker… El emeği, alın teri, göz nûru; […]

Continue reading »

NEYLEYİM!..

Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com Terör ocağımı yıktı… Bu zalim ânı neyleyim!.. Ateş her yanımı yaktı… Acıyan canı neyleyim!.. Yağlı kurşun delip geçti, Masum insanları seçti, Vampir yürek kanlar içti, Ben bu nişanı neyleyim!.. Cânîler pusu peşinde, Kaldık onun ateşinde, Döneklik vardır işinde, Zalim cihanı neyleyim!.. Acı duyulur yerinde, Yaralarım çok derinde… Zalim oturur serinde!.. Ben böyle şânı neyleyim!.. Arslan Ahmet; Allah […]

Continue reading »

ARINMIŞ CAN GÖTÜR!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) “Melekler onların canını temizlenmiş olarak alırken; «Selâm size; yaptıklarınıza karşılık haydi girin cennete!..» derler.” (en-Nahl, 32) Hakk’a lâyık bir şeyin yok, bâri gel, Tertemiz ol, tam arınmış can götür! Tâ sekiz cennette cânından güzel, «Es-selâm» imzâlı bir îman götür! Ey gönül, mahşerde pek çoktur çile, Bin günahtan kirlenen ruh, gāile, Gel diyor Hak; tam selîm bir […]

Continue reading »

AFRİKA!..

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) tali@yuzaki.com Kararmış gönül gözleri, Seni kara görenlerin… Kan kokuyor, ağızları, Günahına girenlerin… Afrika, bir açık yara… Kopup düşüyor mezara… Neticesi, bu manzara, Vicdanda kangrenlerin… Sen aç bir insan türüsün! Sen gazete kupürüsün, Sadece bir figürüsün, Sergilerin, törenlerin… Tükür garbın riyâsına, Tükür şarkın hayâsına… Girmez misin rüyâsına, Zevk u safâ sürenlerin… Şahit ol son bir kez bak […]

Continue reading »

KENDİNİ TEMİZLE!..

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Nedir hayat ve ölüm, perde perde seyrân et, Yoğun dikenlere aldırmadan gülistân et! Şu çöllerin çilesinden sakın kaçıp kuruma, Sabırla gönlünü sen damla damla ummân et! Katıl cihânı yeşerten büyük akarsulara, En önce kendini lâkin, temizle, insân et! Vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / feilün (fa’lün)

Continue reading »
1 337 338 339 340 341 485