YA AKTIR, YA KARA!

Prof. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@gmail.com Aldırmıyor aslā ala yâhut da mora, Yalnız iki renk için atar hep nâra. Hiç görmemiş ömründe garîbim ara renk, Her şey onun indinde ya aktır, ya kara!

Continue reading »

EFENDİMİZ DEDİ Kİ

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com “Gözümün gördüğünü kalbim yalanlamadı.” Töredeki hikmete gülce işaretmiş bu! Hızır’la kırk bir saat yaşanır yücelerde, Erenler meclisinde sırlı meşveretmiş bu! Sulu sepken duygular ıslatırken özümü, Gül kokulu yârimin elinden rahmetmiş bu! Kevser serinliğinde balla kesip sözümü, Aydınlık yarınlara kutlu bir davetmiş bu! Savrulan insanlığı çağırıp menziline, Mutlu kâinât için her dem kefâretmiş bu! Üç günlük dünya […]

Continue reading »

YETİŞ YÂ RAB!

FECRÎ (İbrahim BAZ) ibrahim.baz@hotmail.com Yalan dünya yaktı beni, İmdadıma yetiş yâ Rab! Yılan oldu soktu beni, İmdadıma yetiş yâ Rab! Kaybeyledim ben râhımı, Dağ eyledim günahımı, Sen duyarsın tek âhımı; İmdadıma yetiş yâ Rab! Günlerimin adı gaflet, Kat kat oldu kalpte kasvet, Sen Rahîm’sin eyle rahmet! İmdadıma yetiş yâ Rab! Gençlik geçti isyan ile, Gece-gündüz nisyân ile, Göçür beni îmân […]

Continue reading »

GURBET-SILA

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com   Bir masala dönmüş mâzî, Burçlar, kal‘ada kaybolmuş… Talan edilmiş arazi, Harçlar malada kaybolmuş… Emeklerken, süt emerken, Yuvamızdan koptuk erken! Anne-baba hakkı derken, Teyze, halada kaybolmuş… Hicret rûhu kaldı akîm, Nefret dili oldu hâkim, Muhâciri anlayan kim; Evlât, balada kaybolmuş… Tarih yazdık perde perde, Ensar olduk birçok yerde, Gerçek alın teri nerde; İşler, molada kaybolmuş… Türk […]

Continue reading »

DÜNYA

Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com Yalancısın sen ey dünya! Yalan, iyi günün yalan. Mâhiyetin sanki rüya, Yalan sonun, önün yalan. Hak katında yok kıymetin, Sihrin ve efsûnun çetin, Hata başı muhabbetin; Yalan şöhret, ünün yalan. Aldatırsın sevenini, Yıpratıp da bedenini, Giydirirsin kefenini; Yalan olur, dünün yalan. Hayat oyun dünya sahne, Eskilerden kalma köhne, Oyunda ki köle, şah ne; Yalan üstün, düşkün […]

Continue reading »

DOST OLALIM!

Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Eğlenme boşa gönül, Gel dosta dost olalım! Dönmeden taşa gönül, Gel dosta dost olalım! Dünyanın derdi çoktur, Kimi aç kimi toktur, Kimseden fayda yoktur; Gel dosta dost olalım! Misafir geldik hana, Pâye yük olur, câna, Gidelim yana yana; Gel dosta dost olalım! Akıl olsun ko ırak, Ulu dîvâna varak, Hakkımız haktan sorak; Gel dosta dost olalım! […]

Continue reading »

MÂZÎYE HASRET

Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com   Hakk’a eğilirdi boyun, Bu ülkede bir zamanlar… Kurt ile gezerdi koyun, Bu ülkede bir zamanlar… Sütlere su katılmazdı, Namus, vicdan satılmazdı, Aç varken tok yatılmazdı; Bu ülkede bir zamanlar… Râzı olurdu Yaradan, Gemi yürürdü karadan, Benlik kalkmıştı aradan; Bu ülkede bir zamanlar… Dört mevsim her yer bahardı, Demet demet nur yağardı, Hukukun kuvveti vardı; Bu ülkede […]

Continue reading »

NE YAZAR!?.

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com   Gönlünde îmânın katresi yoksa, Her mevsim yeniden açsan ne yazar!?. Bir nefes, ansızın ölümü yaksa, Sonsuzluk suyundan içsen ne yazar!?. Dalgalar kabarır düş denizinde, Savrulur hayaller Mart ayazında, Yıldızlar yatağı o gökyüzünde; Güneş olsan, ışık saçsan ne yazar!?. Feryatlar dökülür dudaklarından, Sükûtun renginde konaklarından, Ağlayan bu şehrin sokaklarından; Bir başka diyara kaçsan ne yazar!?. Kilimleri kıskandırsa […]

Continue reading »

HAK RENGİ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Uyan yolcu, ruhsuz beden dayanmaz, Nefsi tuş olmayan bir can, kazanmaz! Şu imtihan yurdu, fânî çarşıda, Hayrı dileyenler şerre dadanmaz! Dillerin altında hangi bakla var? Yâri anmadıkça, gözler uyanmaz! Kalplerin içinde güller solarsa, Dikenler kalır ki, bülbüller konmaz! Îman ateşiyle, secde hâlinde, Bağrı yanmayanın alnı nurlanmaz! Alnı nurlu Anadolu dervişi, Allah’tan başka bir tanrıyı anmaz! Dünya […]

Continue reading »

ENKAZ

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Dağlarda değil, ey baba, evlerde erozyon, Bâzen çocuğun rûhuna hortum, televizyon! Kör felsefenin zelzelesinden nice hâne, Dün sırça sarayken, bugün enkaz! Ne hazin son! mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

Continue reading »
1 113 114 115 116 117 460